Prof. Dr. Kemal Karpat’a birkaç soru

* * *

Örneğin, Prof. Dr. Karpat, ‘Devleti temsil eden organlar mesela Cumhurbaşkanı, İslam bu ülkenin dinidir, kültürüdür, siyasete karışmadıkça her Müslüman korkuya kapılmadan ibadetini yapar desin, mesele kalmaz’ (Milliyet) diyor. Ve ben, böyle bir cümle Kemal Karpat düzeyindeki bir bilim adamının ağzından nasıl çıkar, diye şaşırıyorum.

Türkiye Cumhuriyeti’nde bireylerin dinsel inançları Anayasa’nın ve yasaların güvencesi altındadır. Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere hiçbir seçilmiş ve atanmışın, dinsel inanç alanında vatandaşa ruhsat vermeye hakkı yoktur.

‘Herkes vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir. 14. madde hükümlerine aykırı olmamak şartıyla ibadet, dini ayin ve törenler serbesttir.’ (Anayasa, Madde: 24).

Türkiye Cumhuriyeti’nde sadece radikal İslamcı vatandaşlar inanç bağlamında kendilerini güvencede hissetmiyorlar. Belki de ‘Laik Cumhuriyet’ değil ‘İslam Cumhuriyeti’ istiyorlardır! Sayın Karpat bu olasılığı düşünse, Laik Cumhuriyetçi kesimin kaygılarını belki biraz olsun anlar.

* * *

Prof. Dr. Karpat’ın, bence, en ilginç düşüncesini sizlerle paylaşmak istiyorum: ‘... AKP, İslam kökenli olmasına karşın ‘laik ve demokratız’ diyor. Siyasal İslamcı olmadıklarını ilan ettiler. Bu bence İslam dünyasında ve Türkiye’de devrimdir. AKP’liler tercihlerini net olarak yaparlarsa, Türkiye’de din ve devlet çekişmesi gibi bir sorunu ortadan kaldırırlar’(Milliyet).

Sayın Karpat, ‘Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz’ özlü sözünü kuşkusuz unutmamıştır. Bu bakımdan, Türkiye’de AKP’nin ‘laik ve demokrat’ olmadığını düşünenlerin sayısı bu partiye oy verenlerden çok fazladır.

Sayın Karpat’a göre henüz ‘net tercih’ yapmamış olan AKP’nin icraatı Türkiye’de ve İslam dünyasında devrim niteliği taşıyormuş. Bir de tam tercih yaparlarsa, kimbilir neler devirir? Belki bakarsınız sıra Cumhuriyet’in ‘devirimi’ne gelir...

* * *

Prof. Dr. Kemal Karpat belki henüz öğrenmemiştir. AKP hükümetinin devrimci eylemlerinden bazılarını yazarak kendisine katkıda bulunmak istiyorum:

1. TC Anayasa Mahkemesi ile AİHM’nin verdiği kararları dinlemeyen bir milletvekili, ‘türban’ gerekçesiyle eğitime engel olanlara hapis cezası verilmesini öngören bir yasa tasarısı verdi; 2. Bir milletvekili de Devrim Yasaları’nın kaldırılmasını önerdi; 3. AKP’nin tamamı Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun kaldırılmasını istiyor; 4. Bir müteahhit, AKP döneminde yaptırdığı daireleri satmak için muhafazakár ve Müslüman müşteri arıyor; 5. Türkiye’de 5 milyon 732 bini kadın olmak üzere 10 milyon kişi okuma yazma bilmiyor, ama Başbakan ve hükümetinin hal ve tavrına bakacak olursak Türk kadınının türbandan, gençliğin de imam hatipten başka derdi yok.