EVET! Brüksel’de ramazan çadırı!Brüksel’e iner inmez aldığım müjdeli haber buydu!
Türkiye’de geleneğe dönüşen, AKP’li belediyelerin halkın parasını parti ve İslamcılık propagandası olarak kullanmalarına olanak sağlayan, her türlü mali ve hukuki denetimden bağışık ortaoyunu!
İslamcı ideoloji ile eğlence camiasını ve jet sosyeteyi bir araya getiren laubalilik!
ŞAŞIRTICI SONUÇ
Brüksel’de ve Türklerin çoğunluğunu oluşturduğu Schaerbeek belediye bölgesinde!
Schaerbeek size hiçbir şey anımsatmıyor mu? Anımsatıyor!
Hani Ermeni soykırımını önce kabul edip belge imzalayan, sonra yaptıklarından utanarak imzalarını geri alan Türk adayların parti listesinden silindikleri seçim bölgesi... MR’li (Mouvement Reformateur) belediye başkanı Bernard Cleryfayt yönetmişti bu operasyonu.
Schaerbeek’li Türkler bu iğrenç operasyona karşın Bernard Cleryfayt’a oy vererek onun yeniden belediye başkanı seçilmesini sağladılar.
Açık söyleyeyim: Nitelikleri ne olursa olsun, Ermeni soykırımı şantajı dolayısıyla Türk adayların liste dışı bırakılmasından sonra seçim bölgesi Türklerinin, Türk kökenlilerin MR partisine oy vereceklerini sanmıyordum. Sonuç benim için çok şaşırtıcı olmuştu. Soydaşlarına Ermeni soykırımını Sırat Köprüsü yapan politikaya Türkler nasıl oy verirlerdi?
Bakın nasıl vermişler?!
PARA VE HİBE
Belediye Başkanı Bernard Cleryfayt’ın MR partisi ile Fethullahçılar el ele verip seçim öncesinde ramazan çadırı kurup oruç bozmuşlar, bozdurmuşlar. Türkler arasında ramazan çadırında karnını doyuracak kadar yoksul, kimsesiz kimse yok. İşsizlerin maaşları var, sosyal güvenceleri var. Oturdukları cadde ve sokakları gördünüz mü? Hepsi Art Nouveau üslubuyla yapılmış görkemli binalar. Öyle bir bölge ki İstanbul’un Cihangir mahallesi yanında gecekondu semti kalır. İstiklal Caddesi’nin lafı bile olmaz. Hepsinin altında son model arabalar!
Schaerbeek Belediyesi ile Fethullahçılar bir araya gelip Schaerbeek sosyetesi için ramazan çadırı kurmuşlar. Bizim ilgilenmemiz üzerine seçimden hemen sonra kaldırılan çadırlarda kullanılan dalavereye bakın:
Her iftar akşamı için değişik kişi ve şirketlerden 2.500 (iki bin beş yüz) avro (euro) almışlar. Ama bu paraları yemek malzemesi için harcadıkları şüpheli. Çünkü yemek ve malzemeler, gıda dükkán ve mağazalarından "hibe" olarak sağlanmış. Paralar nereye gitti?
YENGEÇ SEPETİ!
Benim seçim öncesinde yayınlanan iki yazımdan sonra, Brüksel temsilcimiz Zeynel Lüle’nin yazısının (7 Ekim) yayınlanması üzerine MR partisi Brüksel’de bütün Hürriyet gazetesini satın almış ve internet sitelerine alınan yazılarımız çıkartılmış. Bu operasyonun arkasında ise MR’li Türk siyasetçiler var. Tam bir ıstakoz ya da yengeç sepeti!
Bu yazının kıssa ve hisse yorumunu ben yapmıyorum. Bunu lütfen siz yapın!