PROF. Dr. Sina Akşin, Dr. Murat Katoğlu (Kültür Bakanlığı eski Müsteşar Yardımcısı), Prof. Dr. İlber Ortaylı ve Prof. Dr. Mete Tunçay bir araya gelip bir Edebiyat Lisesi kurulmasını tasarladılar. Fen Lisesi’nden esinlenmişlerdi. Amaçları, edebiyat ve sosyal bilimler alanında yetenekli gençlerin dünya ölçeğinde yetiştirilmesini sağlamaktı.
Düşüncelerini yazıya döktüler ve 1970’lerin sonunda dönemin Milli Eğitim Bakanlığı’na verdiler. Dönemin hükümeti iktidardan düşünce öneri unutuldu. Bunun üzerine hazırladıkları dosyanın bir özetini Milliyet Sanat Dergisi’nin Eylül 1980 (Yeni dizi 13) sayısında "Bir Edebiyat Lisesi Kurulması İçin Öneri" adıyla yayınladılar.
* * *
Konu 2003 yılında AKP hükümeti tarafından gündeme getirildi ve 12.09.2003 tarihinde MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı, Sosyal Bilimler Lisesi Hazırlık Sınıfı Haftalık Ders Çizelgesi’ni kabul etti. Bunun üzerine konu Hasan Bülent Kahraman (Radikal, 27 ve 30.06.2003), Hilmi Yavuz (Zaman, 04.07.06), Burhan Günel (Cumhuriyet, 20.01.04) tarafından ele alındı. Yazarlar, Sosyal Bilimler Lisesi’nin Edebiyat Lisesi tasarısından esinlendiğini belirtiyorlardı.
Programın, MEB Tebliğler Dergisi’nin Aralık 2003 tarihinde yayınlanması üzerine Oktay Akbal (Cumhuriyet, 15.01.04) bu girişimin gerçek amacının Harp Okulları’na öğrenci sokmak olduğunu yazdı. AKP hükümeti, adı Sosyal Bilimler Lisesi olan ve imam hatibin ideallerini gerçekleştirmeyi amaçlayan bir lise kuruyordu.
Derken, Milli Eğitim Bakanlığı 25.05.04 tarih ve 25472 sayılı Resmi Gazete’de, Sosyal Bilimler Lisesi’nin müfredat programında yaptığı değişiklikleri yayınladı. MEB, programın 6. maddesinde yazılı "Edebiyat ve Sosyal Bilimler alanlarında ihtiyaç duyulan nitelikli bilim adamlarının yetiştirilmesine kaynaklık eder" amacını değiştirmeksizin, Sosyal Bilimler Lisesi’ni matematik ve fen bilimleri derslerinin yabancı dilde okutulduğu çok özel bir lise haline getiriyordu.
* * *
Bunun üzerine 1 Haziran 2004 tarihli Hürriyet’te "Fen Ağırlıklı Sosyal Bilim Liseleri" başlıklı bir yazı yayınladım. Yazı şöyle bitiyordu:
"Amaç ne? Tümüyle eğitim ve öğretim sistemini Avrupa Birliği standartlarına uygunlaştıracak köklü ve çağdaş reformlar yapılması beklenirken, hokkabazın şapkasından tavşan çıkartması benzeri bu ’Okul Darbesi’nin nedeni ne? Ne dersiniz, AKP’nin geleceğe dönük bir kadro harekátı mı, yani imam hatip liselerinin kendi alanlarına dönmelerinden sonra ortaya çıkacak yüksek öğretim boşluğunu doldurmak mı? Yoksa, kapıları İHL’ye kapalı Harbiyelere bacadan girme taktiği mi?"
* * *
Bu yazının yayınlanmasının ertesi günü MEB Müsteşarı telefonla beni arayıp yemin billah ederek amaçlarının ne denli bilimsel ve eğitsel olduğunu açıkladı. Doğrusunu isterseniz inanmadım. İnanmamakta ne kadar haklı olduğumu Ankara’daki Prof. Dr. Mehmet Kaplan Sosyal Bilimler Lisesi’nden gelen haberler gösteriyor.
Buna göre, Mehmet Kaplan Lisesi Fethullahçıların kalesine dönüşmüş durumda. Haberler, özellikle yatılı öğrencilerin okul ile Armada Alışveriş Merkezi dolaylarına yayılmış evlerde eğitildikleri yolunda. Harp okullarının yolu sosyal bilimler liselerinden geçecek artık!