Paylaş
Koronavirüs önlemleri kapsamında 20 yaş altı çocuklara sokağa çıkma yasağı uygulanırken, icra işlemleri de “acil” yargısal işlemler dışında 15 Haziran’a kadar durduruldu.
Boşanmış veya boşanma davası süren ebeveynlere de icra yoluyla çocuk teslimi yolu kapanınca, teknoloji devreye girdi. Aile mahkemelerince çocukla görüntülü konuşma kararları veriliyor. Ancak bu kararların uygulanmasında ciddi sorunlar yaşanıyor.
300 üyesi ve sosyal medyada binlerce mağdur takipçisi bulunan Babasız Bırakılan Çocuklar ve Çocuksuz Babalar Derneği (BABAC-DER) Başkanı İbrahim Aksoy, artık icra yoluyla da çocuğunu alamayıp çıkardıkları görüntülü görüşme kararlarını uygulatamayan babalar adına isyan ediyor.
HSK’DAN ÇÖZÜM İSTİYORUZ
Nafaka alacakları için icra işlemleri sürerken, babaların çocuklarıyla görüntülü görüşmelerine ilişkin kararların uygulanmadığından yakınan Aksoy, bakın ne dedi: “Biz ziyaretçi değil, babayız. Koronavirüs salgını var. Çocuklarımızın sağlığı için zaten alınmamalarını, evde kalmalarını üyelerimize söylüyoruz. Salgın nedeniyle en doğru yöntem görüntülü görüşme. Ama çocuklarını eski eşlerine karşı silah gibi kullanan birçok kadın buna da özel hayatlarına müdahale olduğu iddiasıyla karşı çıkıyor. Evlerinin içinin görüleceğini söyleyerek izin vermiyorlar.
KARARLAR UYGULANMIYOR
Eski eşleriyle anlaşamayan birçok baba çocuklarıyla görüntülü görüşme kararı aldı. Ancak bu kararların çoğu uygulanmıyor. Üye babalarımızın telefonu, hattı alıp faturayı ödeyelim taleplerine rağmen sonuç alınamıyor. Devlet, mahkemeler etkili bir uygulama sağlayamıyor. Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun konuya çözüm bulmasını, talep edilen tedbir kararlarının verilmesini, verilenlerin de uygulanmasını istiyoruz.
Çocukların ve babaların psikolojisini bozan, travma yaratan, ilkel, icra yoluyla çocuk tesliminin artık kaldırılmasını istiyoruz. Çocuğun mal gibi icraya para yatırılıp polis eşliğinde kavga kıyamet teslimi, çocuklarımıza psikolojik şiddettir. Tek kelimeyle çocuk istismarıdır. Kanunlarımıza göre evcil hayvanlar bile haczedilemiyor. Çocuklarımızın evcil hayvan kadar değeri yok mu?”
88 YILLIK KANUN
Aksoy’un vurgu yaptığı, çocukların icra yoluyla teslimi 1932 tarihli 88 yıllık İcra İflas Kanunu’nun, 55 yıl önce 1965’te değiştirilen 25. maddesinden kaynaklanıyor. Kanunun 25. maddesine göre çocuklar taşınır eşya gibi icraya konulabiliyor. Bu kanunu uygulamakla yükümlü icra memurları ve kolluk görevlileri de çocuğu mal ya da eşya gibi teslim alıyorlar. Alacaklı konumunda olan anne veya baba çocuk teslimi hakkındaki bir ilamı icra dairesine vererek takip talebinde bulunuyor. Daha sonra borçlu olan anneye veya babaya “icra emri” gönderiliyor. Bu “icra emrinde” borçluya 7 gün içinde çocuğu teslim etmesi, aksi halde çocuk nerede bulunursa bulunsun zorla alınacağı ve çocuğu gizlemesi halinde cezalandırılacağı bildiriliyor. Borçlu olan anne veya baba 7 gün içinde çocuğu teslim etmezse icra müdürü, çocuğu nerede bulursa zorla alıp alacaklı olan anneye veya babaya teslim ederek ilam hükmünü zorla yerine getiriyor.
KALDIRILACAKTI SALGINA TAKILDI
Yargı paketiyle bu uygulama kaldırılacaktı. Boşanmış ailelerde, çocuk teslimi bu amaçla özel oluşturulacak ‘çocuk teslim merkezi’nde uzmanlar eşliğinde yapılacak. Böylece, çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulması işlemlerinin icra daireleri aracılığıyla yapılması sona erecek. İşlem nedeniyle ailelerden ücret alınmayacak. Bu çalışma son aşamaya gelmişti. Ancak koronavirüs nedeniyle Meclis’in beklenmedik şekilde kapanmasıyla yasalaştırılamadı. Babalar, salgının bitip Meclis’in açılmasını ve çocuk tesliminin “acil” düzenlenmesini dört gözle bekliyor.
Paylaş