2003 yılında ilk kitabımız "Yaşasın Hayat!" ile size dört temel mesajı ulaştırmayı hedeflemiştik.
Bu mesajlarda hayatın ve sağlığın yönetilebilir süreçler olduğunu anlatmaya çalıştık. Genetik mirasın bir kader olmadığını, yiyip içtiklerinize dikkat ederek, iyi uyuyarak, stresinizi iyi yöneterek, hareket ederek ve doğru nefes almayı öğrenerek mükemmel sağlığa ulaşmanın mümkün olduğunu belirttik.
Kitabın tanıtım sürecinde, Doğan Kitap’ın düzenlediği imza günlerinden birinde, sanıyorum Ankara’daydı, genç bir hanımın sorusu beni çok şaşırtmıştı. O soru şuydu: "Hocam, sağlıklı besinler yiyip içmeyi, egzersiz yapmayı, stresimizi yönetmeyi ve kaliteli bir uyku uyumayı anladık ama bir şeyi çok iyi kavrayamadık! Doğru nefes almayı öğrenmek ne anlama geliyor?" Bu yazıda biraz geç de olsa o soruyu yanıtlamaya çalışacağız.
NEDEN ÖNEMLİ
Hepimiz nefes alıp veriyoruz! Nefes almadan en çok 3 dakika kadar yaşayabiliriz. Nefes alıp vermek kendi kendine oluşan, bizim arzumuza göre derinliği ve sıklığı değişebilen yaşamsal bir fonksiyon. "Nefes alıp verme biçiminin ne önemi var?" demeyin. Aldığımız her nefes hayat kalitemizi belirleyen önemli bir faktör işlevi görüyor. Eğer doğru nefes alıp vermeyi becerebiliyorsanız, vücudunuz daha çok oksijen kazanıyor, daha kolay temizleniyor. Doğru nefes alışverişler bağışıklığınızı güçlendiriyor, detoks süreçlerinizi hızlandırıyor. Nefes alıp vermeyi bilmeyenlerde strese, yorgunluk, halsizlik, uyku sorunlarına hatta solunum ve sindirim sistemi hastalıklarına daha sık rastlanıyor. Doğru nefes alıp verenlerde ise kalbin ve akciğerin işi kolaylaşıyor.
KENDİNİ DAHA İYİ HİSSETMEK...
Kısacası, iyi nefes alıp vermek, iyi yaşamak, kaliteli yaşamak, sağlıklı yaşamak amaçlarına ulaşmanızı kolaylaştırıyor. Kendinizi daha hafif, daha güçlü ve enerjik hissediyorsunuz. Doğru nefes alıp verebilmek için düzenli egzersiz yapmanız, özellikle akciğer, kalp-damar kapasitenizi geliştirici aktivitelerde bulunmanız da önemli. Nefesi yavaş ve derin almalısınız. Alma ve verme arasında boşluk bırakmamalı, yani nefes almadan ve vermeden önce beklememeli, derin nefes almalı ve nefesin içinize yayıldığını hissetmelisiniz. Sakin, aralıksız ve sürekli nefes alışverişlerin sağlığınıza güç katacağını unutmayın. İyi ve doğru nefes almayı becerebilmek, kendinizi iyi hissetmenizi sağlayacak, gücünüzü, enerjinizi arttıracaktır.
7 günlük uzun yaşam diyeti: Beşinci gün
Bir bardak su
Kahvaltı
1 bardak müsli
1/2 bardak az yağlı (ya da yağsız) süt
1 fincan kahve
Ara Öğün
1/2 adet muz
1/2 bardak yarım yağlı (ya da yağsız) yoğurt
Öğle Yemeği
Balık çorba
Haşlanmış sebze, zeytinyağı ve limonla tatlandırılmış.
Bir dilim tam tahıllı ekmek
Limon dilimli soda
Ara Öğün
30 gr. fındık (15 adet), 1 avuç kuru üzüm1 ölçü taze meyve suyu, 2 ölçü sade soda
Akşam Yemeği
30 gr. az yağlı beyaz peynir (1 dilim), 1 avuç zeytin yağında kavrulmuş iç fıstık, bir avuç nar tanesi, domates dilimleri, marul, nane, reyhan otu ve limonla çeşnilendirilmiş salata.
1 dilim tam tahıl ekmeği.
1 kadeh şarap, 1 bardak sade serin su
(Bu öğünün yıldızı iç fıstık)
Ara Öğün
1 tatlı kaşığı bal, 1 adet iç ceviz 1/2 elma, 1/2 portakal ile hazırlanmış meyve salatası
Hangi hastalıklar bizi yorar
Yorgunluk yakınmasına neden olan pek çok hastalık var. Bunların büyük bölümü tedavi edilebilir hastalıklar. Bu hastalıkların en önemlileri ve sık görülenleri şunlar:
n Saman nezlesi ya da astıma kadar giden alerjik tablolar
n Kansızlık (anemi), özellikle demir eksikliği anemisi
n Depresyon, çok büyük üzüntü
n Süreğenleşmiş ağrı
n Uyku bozuklukları (uykuda solunum durma atakları, uykuya dalma güçlüğü, gece uyanma, zamansız uyuma nöbetleri)
n Tiroid bezinin normalden az (hipotiroidi) ya da fazla (hipertiroidi) çalışması
n Alkol ya da madde kullanımı
n Addison hastalığı (böbrek üstü bezi yetmezliği nedeniyle kortizol, adrenalin gibi burada yapılan hormonların azalması)
n Yeme bozukluğu (anoreksia)
n Sinir sistemi hastalıkları
n Artrit (eklem hastalığı)
n Lupus ve benzeri bağışıklık sistemi hastalıkları
n Kanser
n Süreğenleşmiş karaciğer veya böbrek hastalığı
n Konjestif kalp yetmezliği (kalbin kan pompalama işlevinde bozukluğa yol açan durumlar)
n Şeker hastalığı (diabetes mellitus)
n Enfeksiyonlar
n Yanlış ve eksik beslenme
n Bazı ilaçlar (alerji, yüksek tansiyon veya uyku ilaçları, kortizon ya da idrar söktürücüler) de yorgunluğa neden olabilir.
(Devam edecek)
Ağlamak sağlığa faydalı olabilir mi
Yukarıdaki başlığı şarkılarda duyarız ama hayatımızda kolay kolay uygulamayız. Ağlamanın bazı insanları güzelleştirdiğine ben de inanırım. Ağlamanın sağlığa iyi geldiğinden ben de hiçbir zaman kuşku duymadım. Ağlamak en az gülmek kadar ruha iyi gelen bir davranıştır. Ağlayınca beyinde "endorfin miktarı artmakta bu da "kendini iyi hissetme" duygusunu çoğaltmaktadır. Ayrıca ağlamanın duygusal dengelemeyi sağladığı da belirtiliyor.
Yeme hızınızı yavaşlatmanın yolları
Hızlı yemek yemek gibi bir sorunum var ve bu durumun beni gittikçe şişmanlattığını hissediyorum. Yaşım 35, kilom 78 ve boyum 1.75 cm. Bir senede altı kilo aldığımı fark ettim.
Hızlı yemek yeme problemi beslenme alışkanlıklarının değişmesi ile orantılı olarak değişkenlik gösterir. Eğer temposu yüksek bir çalışma hayatı söz konusu ise öğle yemekleri yağmurdan kaçar gibi yeniliyorsa akşam yemekleri de vaktiniz olsa bile edinilmiş alışkanlığın devamı gibi hızlı başlayıp hızlı bitecektir. İşte birkaç öneri:
n Yemek çatalı yerine salata çatalı kullanın.
n Tabağınızın büyük bir kısmını çiğ sebze ile doldurun.
n Lokmaları çiğnerken çatal ve bıçağınızı masaya bırakın.
n Yemek yerken zaman zaman ara verin ve su yudumlayın.
n Yemeğe iştahınızı azaltacak düşük kalorili, hacimli yiyeceklerle başlayın: Yağsız sebze, çorbalar ve salatalar...
n Ara öğün yapmayı unutmayın.
n Yemek yerken ayakta durmak yerine oturun.
n Yemek yerken başka bir şeyle (okumak, televizyon izlemek) uğraşmayın.
n Ana öğünleri mutlaka yemek masanızda yiyin. TV karşısında veya yatak odanızda yemek yemeyin.
Ders çalışırken kilo almayın
Sınavlara hazırlanıyorum. Son 5 ayda 6 kg aldım. Bu dönemde sıkı bir diyet yapamıyorum, ne yapabilirim?
n Öncelikle kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeğinin düzenli tüketilmesine ve sağlıklı yiyeceklerden oluşmasına özen gösterin.
n Ders programınızda aralarda 10 dakikalık teneffüsler koymalısınız.
n 10 dakikalık molaları televizyon karşısında değil yürüyüş bandında veya evin içinde yürüyerek, çalıştığınızı masanın etrafından biraz uzaklaşıp gezinerek ya da biraz jimnastik hareketi ile değerlendirin.
n Okuyacaklarınızı odada yürüyerek okuyun. Sesli olarak anlatın!
n 2 saatte bir, bir şeyler atıştırın. (Meyve, bisküvi, süt, meyveli yoğurt).
n Akşam yemekten sonraki atıştırmalara dikkat edin!
n Uyku düzeninizi çok bozmamaya çalışın.
n Gece yatmadan jimnastik yapın ve rahat uyuyun.
n Aralarda salatalık, küçük domates, marul, çiğ karnabahar, havuç atıştırabilirsiniz.