Paylaş
Sağlık analizleri yaptıran çoğu kişinin içi zaten rahat değildir. Kimse bu analizlere güle oynaya, etekleri zil çala çala (!) gitmez. Zihin bir şekilde hep şu sorularla didiklenir durur: “Ne çıkacak acaba?”, “Ya ciddi bir sorun bulurlarsa?” Bazıları bu işi biraz daha abartıp “kanser falan çıkarsa” korkusuna bile kapılır.
Yıllık düzenli sağlık kontrollerini sırf bu korkularla erteleyen, daha da ilginci yaşı elliyi bulmasına rağmen doğru dürüst bir sağlık kontrolünden geçmeyen birçok insan tanıdım.
Fotoğrafın daha da puslu bir yüzü daha var. Kadınlar da erkekler de bazı testleri yaptırmayı en baştan reddediyorlar. Bu testleri yaptırmak için onlara ciddi şekilde dil dökmeniz, ikna için bir hayli çaba göstermeniz gerekebiliyor. Mesela erkekler “parmakla yapılan prostat muayenelerini” istemiyorlar!
Erkekler de kadınlar da makat bölgesini inceleyen testlerden uzak duruyorlar. Her iki grubun cinsel organlara yönelik incelemelere de pek hoş bakmadıkları da biliniyor. İsterseniz kadınların yaptırmaktan çekindikleri ya da şu veya bu nedenle ürktükleri bazı testlere bir göz atalım...
Eğer şeker hastasıysanız
Düzenli aralıklarla kontrole gittiğiniz bir doktorunuz ve bir diyetisyeniniz olmalı; çünkü şeker hastalığı, yiyip içtiklerinizden bedeninizin yeterince yararlanamadığı, süreğenleşen ve daimi izlem gerektiren bir metabolizma hastalığıdır. Ayrıca;
- Üç-altı ayda bir HbA1c düzeyinizi,
- Yılda bir lipid profilinizi (kan yağları: HDL, LDL, trigliserid),
- Her yıl mikroalbüminüri olup olmadığını,
- En az yılda bir defa kanınızdaki kreatinin miktarını,
- Her yıl tiroid fonksiyonunuzu (TSH ve gerekirse FT4, FT3),
- Yılda bir kez EKG (Elektrokardiyografi)’nizi,
- Her ay tam idrar tahlilinizi yaptırmalı ve sonuçlarınızı doktorunuzla görüşüp onun yorumunu almalısınız.
Dr. Evren ALTINEL
Mamografiden neden korkulur?
Meme kanseri taramaları için mamografi testi vazgeçilmez bir görüntüleme yöntemi haline geldi.
Klasik mamografi yanında dijital mamografi, dört yönlü meme ultrasonografisi, tomosentez ve meme MRİ incelemeleri hastaların da doktorların da elini bir hayli güçlendirdi. Ama yine de çoğu kadın için mamografi yaptırmak korkulu rüya olmaya devam ediyor. Oysa bu test çok ama çok önemli.
Özellikle ailesinde meme kanseri olanların şu veya bu nedenle meme kanseri bakımından risk grubunda yer alanların ve tabii ki genelde kırkını geçen her kadının böyle bir incelemeden geçmesi lazım. Erken teşhisin en güvenli yolu bu inceleme. Sadece bu inceleme nedeniyle İsveç’te yapılan bir çalışma meme kanseriyle yapılan mücadelede eskiye oranla dört kat daha fazla başarı sağlandığını ortaya koymuş.
Pap smear şart...
Daha yirmili yaşlarda başlanması gereken PAP Smear testi de kadınların pek hoşuna gitmeyen testler arasında. Oysa bu test jinekolojik kanserin tanısında hâlâ altın standartlardan biri. Bu nedenle her yıl hiç olmazsa en geç iki yıllık aralıklarla yapılması şart. Özellikle kırkından sonra bu testi ihmal etmek gerçekten de yapılabilecek en önemli tıbbi hatalardan biri olarak gösteriliyor.
MRİ tüneli panikletiyor
Kadınların yaptırmaktan çekindikleri incelemelerden biri de MRİ tetkikleri. İster kafatası ister karın ile ilgili problemlerde olsun bu testin yapılması istenen kadınların çoğu cihazın adeta bir tüneli andırması nedeniyle içine girmekten korkuyor. Birçok kadın bu cihazın içinde kendilerini cenderede gibi hissediyor. “Açık MR” olarak bilinen yöntem hastaları rahatlatsa da bu cihazların görüntü kaliteleri yeteri kadar tatmin edici değil.
Paylaş