Genetik falınızda neler var?

Geliştirilen yeni testler sadece genetik hastalıkların tanısında değil, nasıl besleneceğiniz, ne tür egzersiz yapacağınız gibi konularda da yardımcı oluyor. Bütün mesele testlerde ortaya çıkabilecek sonuçlara bakarak “aşırı yorumlamalardan” kaçınmak ve testleri “ticari hedefler” gözeterek kullanmamak!

Haberin Devamı

YAŞAM REÇETELERİ

Genetik, modern tıbbın en hızlı gelişen alanlarından biri. Özellikle genomik araştırmalar modern tıbba teşhiste ve tedavide akla hayale gelmez ufuklar açtı. Geliştirilen yeni testler sadece genetik hastalıkların tanısında değil, yaşamı doğrudan etkileyen günlük bazı süreçlerin yönetiminde de işe yarayabiliyor. Bu testler sayesinde nasıl besleneceğiniz konusunda daha akılcı kararlar verilebiliyor. Yine bu testler sayesinde yapacağınız egzersizin nasıl planlanması gerektiği konusunda da bilgi edinmeniz mümkün. Genomik testler romatizmal hastalık, hatta kemik erimesi riskinizi de söyleyebiliyor. Bu testlerle cilt yaşlanmasını önleyici tedbirlerin nasıl planlanabileceğini anlamak bile mümkün olabiliyor. Bütün mesele testlerde ortaya çıkabilecek sonuçlara bakarak “aşırı yorumlamalardan” kaçınmak ve testleri “ticari hedefler” gözeterek kullanmamak! Zira sadece genetik haritanıza bakarak hangi antrenmanları yapacağınızı (ya da yapmayacağınızı), hangi gıdaları yiyip içeceğinizi (ya da yemeyeceğinizi), eklemlerinizi, kemiklerinizi nasıl koruyacağınızı doğrudan söylemek doğru da değil. Doğrusu şu: Sağlığınıza ilişkin planlamaları yaparken beslenmenizden aktivitenize, belleğinizden eklemlerinize, cilt yaşlanmanızdan depresyon riskinize kadar pek çok riski, genetik incelemelerle anlamak mümkün olabilecek gibi görünüyor. Bu testlerden yararlanmadan önce mutlaka en iyi şekilde bilgilenin. Gaza gelip önerilen her genetik testi hemen yaptırmayın. Size ne fayda verecek yapılan önermeler, ne oranda etik ve güvenli, mutlaka öğrenin.

 

Bir soru

Haberin Devamı

Çarpıntılar ne zaman tehlikeli?

 

Kalbin olağan dışı bir hızla çalışmaya başlaması ya da hissedilecek sertlikte vurular üretmesi hepimizi korkutur ama kalp çarpıntılarının çoğu tehlikesiz ve masumdur. Çoğu sıradan hataların, basit dikkatsizliklerin beklenen sonucudur. Örneğin uykusuzluk! Uykusuz geçen gecelerin ertesi günü çarpıntı ihtimali artar. Örneğin, aşırı kafein yüklemesi yapmak! Bedeninize giren kafein oranı arttıkça kalbinizin hızlanması da, anormal vurular üretme ihtimali de yükselecektir. Yine de siz siz olun çarpıntı sorunuyla karşılaştığınızda sorunun arkasında ne olduğu konusuna biraz kafa yorun. Stres, aşırı yorgunluk, uykusuzluk, çayı, kahveyi fazla kaçırmak gibi bildik bir bahane bulamazsanız doktorunuzla bir konuşun. Şunu da unutmayın: Çarpıntı şikayetiniz sık sık tekrarlıyorsa, uzun sürüyorsa, sizi uykudan uyandırıyorsa önceden belirlenmiş bir sağlık sorununuz, özellikle de hipertansiyon, şeker hastalığı, guatr-tiroit bezi gibi sorunlarınız olmuşsa dikkatli olun. Çarpıntıya baş dönmesi, denge bozukluğu, baygınlık hali ya da bayılmalar eşlik ediyorsa nedenini araştırmada lütfen geç kalmayın.
Hayatın yükü önce sırtımıza biniyorSırtımız da, belimiz de, boynumuz da sık sık ağrır. Bu üçlüden ruhsal durumla en çok ilişkili olanıysa önce sırt, sonra boyun, ardından da bel ağrılarıdır. Tabii ki duruş/oturuş bozukluklarımızdan, hareket yanlışlarımızdan ya da romatizmal hastalıklardan kaynaklanan sırt ağrılarının varlığı da unutulmamalı. Ama stres özellikle genç yaşlarda ortaya çıkan sırt ağrılarının en sık görülen nedenlerinden biri. Ruhsal gerginlik otomatik olarak bedene aktarılıyor, bu aktarımdan da nasibini en çok sırt bölgesi alıyor.

 

Bana göre

Haberin Devamı

Anti-kramp öneriler

 

Sık tekrarlayan gece kramplarından yakınıyorsanız aşağıdaki önerilerden faydalanabilirsiniz.*Krampların tekrarlandığı kaslara gece yatmadan evvel sıcak uygulaması yapmayı deneyin. Bu uygulamalar kramp olasılığını azaltır. Bunun için termofor, ıslak sıcak havlu, sıcak su şişeleri ya da sıcak taşlardan yararlanabilirsiniz. Aman dikkat edin, cildinizi yakmayın!*Yeteri kadar su içmeye özen gösterin. Özellikle kalsiyum ve magnezyum miktarı yüksek mineral zengini doğal suları tüketmeye çalışın.*Yatmadan önce bacak kaslarınızı gevşetici hareketler yapmayı deneyin.*Akşamları alkol kullanmayı ya tamamen bırakın ya da azaltın.*Yatmadan 2-3 saat önce ağır egzersizler yapmaktan kaçının.*İdrar söktürücü ilaçlar kullanıyorsanız, muz, portakal, ceviz ve fındık gibi besinler içeren potasyum ve magnezyum destekli bir beslenme planı yapmalısınız.*Kullandığınız ilaçlarda krampa neden olan maddeler olup olmadığını araştırın.*Gece krampları süreklilik kazanmışsa ya da sık tekrarlıyorsa sorunu doktorunuza danışın.*Ortopedik ayakkabılar kullanmanın faydasını görebilirsiniz.

 

Haberin Devamı

Aklınızda olsun

Her işin uzmanı var

 

Saç dökülmesinde tedaviye erken başlamak önemlidir. Bu işin uzmanları ise dermatologlardır. Kuaförlerin saç sağlığı ile ilgili önerilerde bulunmalarını kesinlikle doğru bulmuyorum. Saçlardaki bu değişimin ardında hormonal, metabolik, mikrobik pek çok neden yatıyor olabilir. Sorunun kaynağında demir ya da çinko gibi minerallerin eksikliği olması da muhtemeldir. Ayrıca saçların ihtiyaç duyduğu vitamin, mineral ve proteinlerin onlara yalnızca kan dolaşımı ile ulaşabileceğini unutmayın. Yani dolaşım probleminiz varsa siz ne kadar iyi beslenirseniz beslenin saçlarınız bu besinlerden yararlanamaz. (Not: Saçları destekleyen tavsiyeler için yarını bekleyin!)
Kesip saklayınSaçlarınız dökülüyorsaD vitamini: Güçlü saçlar için D vitamini rezervlerinizin dolu olduğundan emin olun. En mükemmel D vitamini kaynağı güneştir. Eğer güneşten yeterince faydalanamıyorsanız mutlaka D vitamini takviyesi alın.B grubu: Sağlıklı saçlar için diyetinizin yeterli miktarda B vitamini içerdiğinden emin olmalısınız. B1 vitamini saçın yapı taşlarından biri olan keratin sentezinde gereklidir. Bu vitamin açısından en zengin kaynaklar et, tam tahıl ürünleri, balık, ceviz ve fındıktır. B5 vitamini, saç köklerindeki hücreleri besler, geliştirir. Bu vitaminin eksikliği saç dökülmesine, tırnakların zayıflamasına neden olur. Saçlarında kepeklenme sorunu olanların B6 eksikliğinden mustarip olma ihtimali yüksektir.Demir: Demir eksikliğine kadınlarda çok sık rastlanır. Eğer saçlarınız dökülüyorsa bir demir eksikliğinin söz konusu olup olmadığını anlamak için bir kan testi yaptırmanız yeterli. Çinko: Gizli çinko eksikliği yaygın bir problemdir. Sorun olup olmadığını teşhis edebilmek için sadece çinko değerini ölçtürmek yetmez. Bunun yanında bazı enzim değerlerini de izlemek gerekebilir.Omega 3: Diyetinizin yeterli miktarda Omega 3 içermemesi saçlarınızın dökülmesine neden olabilir. Biotin: Çalışmalar, bazı erkeklerde günde 100 miligram biotin takviyesinin saç dökülmesini önleyebileceğini gösteriyor.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları