En iyisi korunmak

Soğuk kış günlerinin en sık görülen problemleri tekrarlayan nezle ve grip atakları. Sağlığınız ne kadar güçlü olursa olsun, basit bazı önlemleri ihmal ettiğinizde hiç beklemediğiniz bir anda “pat” diye ateşinizin çıkması, burnunuzun akıp boğazınızın yanması, yutkunmanızın zorlaşıp öksürük, hapşırık krizlerinin kapınızı çalması mümkün. İşin kötüsü modern tıbbın da bu basit iki soruna ciddi bir çözüm üretebildiğini söylemek bugün zor. İşte bu nedenle “korunmak” hâlâ ilk ve vazgeçilmez kural ve “tedaviden” daha önemli. Ev usulü geleneksel tedavileri bilmek ise vazgeçilmez koşul. Bugün eski yazılarımızı da toparlayarak sayfamızı nezle ve gribe, yani kış keyfini kaçırabilecek iki bildik probleme ayırdık. Hazırsanız buyurun:

İLK 10 TEDBİR NE OLMALI?

1) Çoğumuz bizi “soğuğun hasta ettiğini” zannederiz. Oysa gerçekte durum farklıdır. Bizi hasta eden soğuk değil, hava şartlarındaki ani değişiklikler ve bu değişikliklere ayak uyduramayan bağışıklık sistemimizdir. Soğuktan korunun.

2) Sık yapılan hataların başında hemen bir koruyucu antibiyotik yutmak gelir. Ne var ki antibiyotikler virüsleri etkilemeyen, nezlede ve gripte asla fayda vermeyen, tersine probiyotik gücünüzü azaltarak zararlı bile olabilen ilaçlardır. Antibiyotik yutmayın.

3) En etkili önlem kişisel hijyen, yani temizliktir. Elinizi sık sık ve iyice yıkayın. Lüzumsuz öpüşmeleri, el sıkışmalarını bırakıp sadece selamlaşmakla yetinin. Hastaysanız işe veya komşu ziyaretine gitmeyin. Hasta çocuğunuzu okula göndermeyin. Etrafınızdakilere bulaştırdığınız virüsler bir süre sonra yeniden geri dönecek ve sizi yeniden, tekrar hasta edecektir. El temizliğine özen gösterin.

4) Cep telefonlarının çoğu mikrop yuvasıdır. Onları da temiz tutun. Özellikle aksırıp hapşıranların cep telefonlarını kullanmayın.

5) Ev içi mikrop yayıcılardan biri de uzaktan kumanda cihazlarıdır. TV kumandalarınızı temiz tutmayı ihmal etmeyin.

İKİNCİ 5 

1) Yastık kılıfları, çarşaflar ve havlular mikropların yuvalandığı yerlerdir. Evde nezleli, gripli biri varsa havlularınızı ortak kullanmayın. Nezle, grip sonrasında da yastık kılıfları ve çarşafları hemen değiştirin. Ortak eşyalara dikkat edin.

2) Dişlerinizi günde 3-4 defa fırçalamayı, ağız temizliğini sürekli kılmayı ihmal etmeyin. Unutmayın: Herkesin diş fırçası ayrı olmalı, diş fırçaları ortak kullanılmamalı. Ağız hijyenini ihmal etmeyin.

3) Hapşırırken ve öksürürken dikkat edin. Her hapşırık veya öksürükte etrafa milyonlarca mikrop yayarsınız. İkisinde de tek kullanımlık mendille temizlik yapın ya da kolunuzun ters yüzüyle –avucunuzun içiyle değil- ağzınızı kapatmayı ihmal etmeyin. Hapşırmayı öğrenin!

4) Nezleniz, gribiniz olduğunda mümkünse seyahatlerinizi erteleyin. Değilse de seyahat araçlarında ağzınızı, burnunuzu örten bir maskeden istifade edin. Çünkü enfeksiyonu yüzlerce kişiye yayma, yani “satma” ihtimaliniz var ve unutmayınız ki o enfeksiyonu “sattığınız” kişiler en geç 2-3 hafta içinde dolmuşta, otobüste, metroda, uçakta o virüsleri size geri iade edecekler. Hastalık satıcısı olmayın.

5) Hasta çocuklarınızı okula göndermeyin. Tamamen iyileşmeden okula dönen çocuklar enfeksiyonu arkadaşlarına bulaştırıyor, sonra yeniden onlardan geri alıyor. Yani burada da tipik bir “ver ve geri al” durumu var. Okul ve ev içi virüs gelgitlerine dikkat edin.

ANTİBİYOTİK YUTMAYIN

ÖNCE şunu iyi bilelim: Grip aşısı etkili bir koruyucu. Riski yüksek olanların aşılanması diğer bir yaklaşım. İkinci de şu: Antibiyotik yutmayalım. Viral enfeksiyon olduğundan gripte işe yaramaz. Vücudunuzun enfeksiyonlarla savaşmak ve bağışıklık sistemini güçlendirmek için de enerjisini dikkatli kullanmaya, yani istirahate ihtiyacı var. Yeteri kadar sıvı almayı ihmal etmemelisiniz. Özellikle yüksek ateş ve öksürüğünüz varsa bol ve sık su için. Göğüste tıkanıklık ve balgamlı öksürükten yakınan hastalarda buhar solumak etkili bir önlem. En kolayı bir tas suyu kaynatmak ve başınızın üzerine bir havlu yerleştirerek birkaç dakika boyunca burundan ve büzdüğünüz dudaklarınız arasından derin soluklar almaktır. Soluyacağınız buharlı suya okaliptus ve adaçayı gibi aromatik bitki özleri ekleyebilirsiniz. Gargara yapmak yararlı bir işlem. Bir bardak suya 1/4 çay kaşığı tuz karıştırarak kendi gargarınızı kendiniz yapabilirsiniz. İyi bir uyku düzeni kurmalı, sağlıklı ve dengeli bir beslenme planına uyduğunuzdan emin olmalısınız. Şayet şikâyetleriniz geçmiyor hatta şiddetleniyorsa, ateşiniz düşmüyor, baş ağrılarınız, öksürüğünüz hâlâ sürüyorsa doktorunuzla görüşmeyi de ihmal etmeyin.