Paylaş
1. Sık ve bol sebze yiyin. Sadece salatalara değil, yağsız veya çok az yağ ile hazırlanmış kızartma ya da haşlama, hatta mümkünse buğulama sebzelerden bol bol istifade edin. Ayrıca tek sebze yerine burada da çeşitliliğe önem verin. Çünkü çeşitlilik arttıkça teşvik de artar.
Sık ve bol sebze tüketmenin yolu da muhakkak ki zengin bir salata kültürü edinmektir. Unutmayın sebzelerin hem posa ve sıvı içerikleri yüksek, hem de kalorileri azdır, bu nedenle her türlü sebze sağlıklı ve fit olmanın en güvenilir yol arkadaşıdır.
2. Daha az şeker tüketin. Çayınıza, kahvenize şeker eklemeyi bırakın, şekerli her türlü içecekten, özellikle meşrubatlardan vazgeçin. Tat duyunuzu güzelleştirmek için limondan, baharatlardan ve çok tatlı olmayan meyvelerden faydalanın.
3. Tam tahılı tercih edin. Unlu yiyecekleri minimuma indirin. Beyaz ekmek yerine tam ekmek yiyin. Onun bile bir dilimiyle yetinin. Bulgurun kepeklisini, makarnanın kepeklisini, pirincin kahverengisini tercih edin.
ALKOL MÜTHİŞ BİR KİLO ALDIRICIDIR
4. Yavaş yiyin. Yeme hızını yavaşlatmak fazla gıda tüketimini önlemenin en etkili yoludur. Hiçbir öğününüz 20-30 dakikadan daha kısa sürmesin. Unutmayın ki tokluk hissi sağlayan hormonlar ortalama yirminci dakikadan sonra etkisini göstermeye başlıyor.
5. Düşük kalorili çorbaları seçin. Çorba mükemmel bir ana yemek başlangıcı, hatta harika bir ara yemek tercihidir. İçine krema, fazla yağ ve şımartıcı gıda unsurları -şehriye, pirinç, fasulye, mısır- eklemezseniz hem daha az yemenizi, hem de daha kolay doymanızı sağlayan, ayrıca tokluk sürenizi uzatan mükemmel çorbalar hazırlayabilirsiniz.
Eğer çorba ile daha net bir doygunluk hissetmek istiyorsanız içine protein ekleyin: Tavuk çorba, yoğurtlu çorba, kıymalı çorba gibi.
6. Alkolden uzak durun. Alkol sadece yüksek kalori içeriği nedeniyle değil –alkolün gramında 7 kalori bulunur-, ayrıca daha çok yemeye teşvik ettiği için de müthiş bir kilo aldırıcıdır.
7. Dışarıda değil, evde yiyin. Evde yenilen yemekler sadece daha sağlıklı değil, aynı zamanda daha az kalorilidir. Ayrıca bütün araştırmalar dışarıda yenen yemeklerin evdekilere oranla en az yüzde 30 daha fazla tüketime yol açtığını gösteriyor.
SOFRADAN AÇ KALKMAYA ÖZEN GÖSTERİN
8. Küçük tabaklar kullanın. Tabak boyutu küçüldükçe yiyecek miktarı da azalacaktır. Mesela ana yemeklerinizi salata tabaklarında servis etmeyi deneyebilirsiniz.
9. Porsiyonları küçültün. Kilo sorunu olanların çoğu farkına varmasalar da büyük porsiyonlarla beslenen kişilerdir. Çoğu az yediklerini düşünürler ama genellikle büyük porsiyonlarla beslenirler. Porsiyon kontrolü çok ama çok önemli bir noktadır. Dikkat ediniz.
10. Sofradan aç kalkın. Sofraya doymak için değil beslenmek için oturun. Yükte hafif, pahada ağır şeyler yiyin ve tıka basa değil yüzde 80 doyana kadar gıda tüketin. Yani yemeklerinizin yüzde 20’sini tabağınızda bırakın, daha iyisi tabağınıza almayın.
Not: Japonlar bu kurala Hara Hachi diyorlar ve bana göre onları kilo sarmalarından koruyan en büyük avantajlardan biri de bu.
11. Daha iyi uyuyun. Araştırmalar uyku sorunu olanların daha kolay kilo aldıklarını gösteriyor. Uyku problemi özellikle gece kaçamaklarına yol açan ve kilo aldıran bir ayrıntı ama önemli.
12. Vejetaryen gibi beslenin. Et ürünü tüketenlere oranla daha çok sebze tüketenler, özellikle kırmızı et ve benzeri proteinli yiyecekler yerine hafif sebze yemekleriyle yetinenler daha az kilolu oluyor. Katı bir vejetaryen olmayın ama yağlı hayvansal yiyeceklerden de uzak durun.
ZAYIFLAMA ÇAYI DİYE BİR ŞEY YOK
13. Daha çok hareket edin. Her gün fazladan 100 kalori tüketmenin bir yolunu bulun. Günlük aktivitenize 100 kalorilik fazlalık eklemeniz ayda en az yarım kilo kaybetmenizi sağlayacaktır.
14. Atıştırma derdine düşmeyin. Eğer hipogliseminiz yoksa mutlaka ara öğün almanız, yani metabolizmamı hızlandıracağım diye sağlığa zararlı diyet bisküvilerden çare bulmanız yanlıştır. Sadece ama sadece acıktıkça yiyin ve böyle bir durumda da diyet bisküvi, grisini veya diğer unlu atıştırmalıklara elinizi bile sürmeyin.
Mesela taze bir elma yiyin, bir portakal tüketin ya da sütlü bir kahve için. Ara öğün tercihiniz bir bardak ayran ya da yoğurt da olabilir ama paketlenmiş diyet atıştırmalıklar olmamalı.
15. Su için. İster çay, ister su şeklinde ama daha fazla sıvı-su kazanın. Zayıflama çayı diye bir çay olmadığını unutmayın. Ne yeşil çayı, siyah çayı, ne mate ve benzeri çayları, kısacası her türlü form çayını zayıflama için değil, sağlık için için.
Bana sorarsanız her gün iki bardak siyah, iki bardak yeşil çay ve en az 8-10 bardak su idealdir.
BİR SORU-BİR CEVAP
Tiroid kanseri nasıl tedavi ediliyor
Tiroid kanserinde temel tedavi cerrahidir. Tartışılması gereken şey, sadece kanserin büyüklüğü ve ilerleme hızına bakarak tiroid bezinin ne kadarlık bir kısmının alınacağı kararı olabilir. Bu kararı da işin uzmanı doktorlar vermelidir. Tiroid ameliyatları sonrasında izlenecek yol da önemlidir.
Bazı hastalarda ameliyattan sonra radyoaktif iyot tedavisi yapmak gereklidir. Bu tedavi bedeninizde hiç tiroid hücresinin kalmamasını garanti altına almak amacıyla bir tedbir olsun diye uygulanır. Eğer tiroid kanseri herhangi bir yere metastaz yapmışsa radyoaktif iyot onu akıllı bir füze duyarlılığıyla mutlaka bulur ve yok eder.
Hastaların ameliyat sonrasında tiroid hormonu kullanıp kullanmayacakları, kullanacaklarsa nasıl bir plan uygulayacakları ise endokronoloji uzmanının vereceği karardır.
BİR UYARI
Diş beyazlatıcılara dikkat
Diş hekimleri diş beyazlatıcı ürünlerin uzun süre ve dikkatsiz kullanılmaması konusunda uyarıyorlar. Hatta bazıları bu ürünleri çamaşır suyuna bile benzetiyor. Bu ürünlerin diş minesine zarar verebileceği diş etlerini tahrip edip dişin yapısını bozabileceğini de ileri sürenler var. Diş hekiminizle konuşmadan bu ürünlerin kullanmamanızı öneriyoruz.
Paylaş