Paylaş
İltihaplanmanın yalnızca yukarıdaki hastalıklardan değil, romatizmal hastalıklardan obeziteye, bağışıklık problemlerinden böbrek, karaciğer sorunlarına pek çok alanda sağlığı tehdit ettiği bilimsel bir gerçek.
İltihaplanmayı hızlandıran önemli problemlerden birinin de diş ve dişi çevreleyen dokuların iltihabi hastalıkları olduğu da bilinen bir ayıbımız, önemli bir eksiğimiz. Ama gelin görün ki diş sağlığı konusunda hepimizin pek de duyarlı olmadığı kesin. Çoğumuz diş sağlığımızı daha da önemlisi bir bütün olarak ağız sağlığımızı yeteri kadar ciddiye almıyoruz.
Oysa yetersiz ağız bakımı bireylerin hızlı yaşlanmasına ve iltihap ile ilişkili diyabet, koroner kalp hastalığı, kanser gibi rahatsızlıklara daha erken yaşlarda yakalanmasına yol açıyor.
Ağız-diş sağlığının genel sağlığımızı koruma ve sürdürmede çok ama çok büyük bir önemi var.
Bu konuda “iltihaplanma yaşlanmayı hızlandırır” başlıklı yazı üzerine beni bilgilendirme ihtiyacı duyan diş hekimi Gökhan Yüksel’in yazdıklarını aşağıdaki kutularda bulacaksanız.
Beni ve sizleri bilgilendirdiği için sayın Yüksel’e teşekkürler...
Şekeriniz varsa dikkatli olun
DİKKAT!
Özellikle şeker ve kalp rahatsızlığı olanların düzenli olarak diş sağlığı kontrolü yaptırmaları gerekiyor. Diyabetik hastalarda dişeti periodontal hastalıkların yanı sıra mantar enfeksiyonları, çürük ve diş kayıpları, ağız kuruluğu ve ağızda yanma hissi de görülüyor.
Kan şekerinin kontrol altında tutulamaması, var olan dişeti periodontal hastalığın şiddetini artırarak kontrol edilmesini güçleştiriyor.
Diş kaybı, şeker hastalığının bilinen komplikasyonlarından biri olarak ortaya çıkabiliyor. Var olan periodontal hastalığın da şeker hastalığının kontrolünü güçleştirebileceğine dikkat çekiliyor. Şeker düzeyi iyi kontrol altında tutulan diyabet hastalarının periodontal tedavisi ise şeker hastalığı olmayan bireyler kadar rahat yapılabiliyor.
Ciddi bir sorun: Periodontitis
ÖNEMLİ
Dişi çevreleyen dokuların iltihabı ve diş kemiğinin erimesine periodontal rahatsızlıklar adını veriyoruz. Bu rahatsızlıklar dişeti kanaması, ağızda koku ve dişlerde sallanma ile kendini belli ediyor.
Genellikle 30’lu yaşların sonlarında dişler etrafında ilk kemik erimeleri başlayabiliyor. Bu süreç tedavi edilmediği zaman da diş kayıplarına yol açıyor.
Periodontitis tanısı konmadan çok önceleri dişeti kanamaları ile ilk belirtileri veren dişeti iltihabı tedavi edilmediğinde onlarca yıl ağızda süregiden iltihabi bir hastalık tablosu ortaya çıkıyor. Bu tür bir iltihabın koroner rahatsızlıklarda etkili olan ateron plaklarının oluşumuna katkıda bulunabileceği düşünülüyor.
ABD’de yürütülen çeşitli araştırmalar sonucunda şeker hastalarının dişeti rahatsızlıklarına yakalanma riskinin şeker hastası olmayanlara göre dört kat daha fazla olduğu ispatlandı.
Koroner ve romatizmal hastalıkların dişeti rahatsızlıklarıyla ilişkisi de araştırılan konular arasında. Bu araştırmalara göre dişeti hastalıkları başta olmak üzere pek çok ağız ve diş sağlığı sorunu diyabet tarafından tetikleniyor.
Kalp - dişeti ilişkisi
UYARI
Amerikalı kardiyologlar ve dişeti rahatsızlığı uzmanları, 2009 yılında bir araya gelerek kalp hastalığı ile dişeti rahatsızlıkları arasındaki ilişkileri inceledi.
Bu inceleme sonucunda Amerika Periodontoloji Akademisi (AAP) ve Amerikan Kardiyoloji Dergisi (AJD) kalp hastalığı ile dişeti hastalıkları arasındaki ilişkiler hakkında bir konsensüs yayınladı.
Bu konsensüslere göre hastalıklardan birinin doğru yönetilmesi diğeri açısından riski azaltabiliyor. Bu çalışmalardan hareketle hem kalp sağlığı hem de diş sağlığı uzmanlarına hasta yönetiminde kullanabilecekleri klinik tavsiyeler verildi. Bunlar arasında en dikkat çekici olanlar, kardiyologların artık hastalarının ağzını incelemelerinin istenmesi ile periodontologların hastalarına kalp sağlığına yönelik aile geçmişleri hakkında sorular sormalarının önerilmesi oldu.
Paylaş