Beslenme anayasası (2)

Keyifli, huzurlu ve sağlıklı bir hayatı bayramlarla süslemek pek güzel! Keşke her günümüz bayram olsa, coşku ve dostlukla dolsa. Biz bugün de ağız tadınızı bozmamaya, keyfinizi kaçırmamaya çalışarak “beslenme anayasası”nı yayınlamaya devam ediyoruz...

* ŞEKERİ, UNU VE TUZU AZALTIN
şeker içeren yiyeceklerin kalorileri çok yüksektir. Buna karşılık, besleyici değerleri hiç yoktur. Fazla şeker kullanımını kesmeyi deneyin. Size kaloriden başka şey getirmeyeceğini düşünürseniz sandığınızdan çok daha basit ve hızlı bir yoldan fazla şeker kullanımını durdurabilirsiniz.
Fazla miktarda tuz tüketmek başta hipertansiyon olmak üzere birçok sağlık sorununun hazırlayıcısıdır. Tuz ve şeker tüketiminden uzak kalanlar hipertansiyon, kalp damar hastalığı ve kanser gibi sağlık problemleriyle daha az karşılaşmaktadır.

* SIK SIK BALIK YİYİN
Somon balığı, alabalık, levrek ve diğer balıklar omega-3 yağ asitlerini içerir. Omega-3 kandaki trigliserid düzeyini düşürür. Haftada en az bir-iki kez 100-150 gr. balık yemek kalp krizi riskini yarıya indirir. Omega-3 trombositlere etki ederek kanın pıhtılaşma riskini azaltır, damar sertliğini önler.
Balık yalnız güçlü bir omega-3 kaynağı değildir. En kaliteli proteinleri içermesi, kalsiyum, fosfor gibi minerallerden, D vitamini ve diğer bazı önemli vitaminlerden zengin olduğu için de önemli bir besindir.

* GİZLİ KALORİLERE DİKKAT EDİN
Doymuş yağlar ve şekerler diyette gizli halde bulunurlar. Bunların paketteki etiketlerini okumanız size ihtiyacınız olan ipucunu verir. Birçok ticari tahıl ve ekmek ürünü çok fazla yağ ve şeker içerir. Konserve çorbalar ve sebzeler de çok fazla şeker, doymuş yağ içerir. “Light” olarak adlandırılan birçok fat-free (yağsız) yiyecek şişmanlatmaz diye bir kural yoktur. Buna karşılık, birçok fat-free ürünün sizin için iyi olduğu da bir gerçek. Gençleşme diyetinde yardımcı olabilirler.

* DOĞRU TERCİHLER YAPIN
Evde bir diyet programı geliştirip uygulamak kolaydır ama dışarıda sürdürmek çok zordur. Birçok insan yemek için dışarı çıktığında ya da seyahate gittiğinde doğru yemekleri bulmakta zorlanır. Dışarı yemeğe çıktığınızda mönüdeki az yağlı yemekleri tercih edin. Eğer bir partiye davetliyseniz her şeyin kalorili ve ağır olacağını düşünerek, buraya gitmeden önce yemek yiyin ve orada çok az yiyin. Uçak yolculuklarında ise birçok havayolu seçenek olarak vejetaryen yemeği veya kalbe sağlıklı yemekler bulundurur. Size kalan bu mönüleri seçmek olacaktır!

* HER YEMEKTEN KEYİF ALIN
Yemeği eğlence haline dönüştürün. Hayatınız boyunca birçok değişiklik yaparsınız. Daha genç kalmak için böyle bir değişiklik yapmak da çok zor olmamalı. Düşük yağlı yemek tarifleri veren kitaplar alın. Her pazar yeni yemekler yapmayı deneyin. Değişik mutfaklarla ilgilenin. Akdeniz, Tayland, ıtalyan veya vejetaryen iyi fikir olabilir. Değişikliklere uymanız biraz süre alabilir. Eğer porsiyon boyutları, yemeklerin besleyici değerleri veya bunun gibi sorunlarınız varsa beslenme bilgisi kitabı almanızı tavsiye ederiz. Ne yediğiniz hakkında ne kadar çok bilginiz olursa genç kalabilmek için o kadar iyi yemekler seçersiniz.

* SIK VE AZ YİYİN
Sık sık ve az az yiyerek hipoglisemi ve hiperinsülinemi’ye engel olabilir, insülin direncini kırabilir ve ideal kilonuzu koruyabilirsiniz. Bir öğünde asla yoğun kalori tüketmeyin. Herhangi bir öğünde aldığınız toplam kalorinin 750 kaloriyi aşmamasına özen gösterin.

* SU İÇİN
Su hayattır. Hangi yaşta olursanız olun sağlığınızı sürdürmek için su içmeyi unutmayın. Su yerine mineralli sodalardan da faydalanabilirsiniz. Alkollü, kolalı içecekler, enerji içecekleri, meşrubatlar suyun yerini tutmaz. Su yerine ayran, ev yapımı limonatalar, taze sıkılmış meyve sularını da tercih edebilirsiniz.

* PROBİYOTİKLİ BESİNLERE AĞIRLIK VERİN
Bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için daha çok yoğurt yiyin, daha sık ayran için, kefirden faydalanmayı ihmal etmeyin. Seviyorsanız boza iyi bir seçimdir. Sirkeden ev yapımı ekşilerden de faydalanabilirsiniz.
Probiyotik yükü en güçlü yiyeceklerin yoğurt ve kefir olduğunu bir kenara not edin. Daha çok probiyotik tüketmenin daha güçlü bağışıklık sistemi anlamına geldiğini de unutmayın.
Yazarın Tüm Yazıları