Besin destekleri zararsız mı

Türkiye reçetesiz ilaç kullananlar için bir cennet!.. Sağlık Bakanlığı’nca ‘Sadece reçete ile satılabilir’ kısıtlaması konulan herhangi bir ilacı (eğer kırmızı veya yeşil reçete kapsamında değilse) canınızın istediği eczaneden reçeteniz olmadan da satın alabilirsiniz.

Bunun en hafif bedeli, ilaçlara bağlı hastalıkların artışı. Bu hastalıkların bazen hayatı tehdit edici sonuçları olabileceğini bilmelisiniz. ‘zararsız ve doğal’ olduğu öne sürülen besin destekleri de dahil.

GEREKSİZ veya hatalı ilaç kullanımından kaynaklanan sağlık sorunlarında ciddi bir artış var. İlaçların toksik etkisi ile oluşan karaciğer, böbrek ve cilt zararlanmalarını son yıllarda daha sık görüyoruz. İlaç yan etkisi sonucu ortaya çıkan depresyon, cinsel güç azalması, uykusuzluk gibi sorunlarla uğraşan hastaların sayısında endişe verici bir çoğalma mevcut. Bunun başlıca nedenleri, ilaca ulaşmanın kolaylığı, ilaç kullanımındaki bilinçsizlik ve yasalardaki eksikliklerdir.

Kamuoyunu bilinçlendirecek sosyal sorumluluk projelerinin başlatılması, doktorların ilaç yazarken daha dikkatli olması, eczacıların reçetesiz ilaç vermemesi ve reçeteleri ‘ilaç-ilaç geçimsizlikleri’ ve ‘dozlar’ bakımından daha dikkatli değerlendirmesi gerekiyor.

BESİN DESTEĞİNE DİKKAT

Bilinçsiz ilaç kullanımına ilişkin sorunlar sadece reçeteli ilaçlarla sınırlı değil. Besin desteği olarak kullanılan vitamin, mineral veya bitkisel ürünlerden kaynaklanan problemlerle de sık karşılaşılıyor. Besin destekleri ve bitkisel ürünlerin kullanımını belirleyen yasal zorunluluklar pek açık değil. Bu ürünleri ithal edenler ‘sadece destek olarak kullanılmaları’ ve ‘herhangi bir hastalığın tanı veya tedavisi için önerilmemeleri’ gereken besin desteklerini neredeyse ‘tedavi edici mucize moleküller’ gibi pazarlıyor. Market veya dükkanlarda da bu ürünleri bulmanız, alışveriş sepetinizi bunlarla tıka basa doldurmanız mümkün.

Bazı ithalatçı firmalar ise ‘ev ev dolaşıp, kapı kapı pazarlama’ yöntemini kullanarak besin desteklerini ‘İlaçlar kadar etkilidir, doğal ve zararsızdır’ diyerek pazarlıyor! Hipertansiyonu için Coenzim Q10, varisi için Gotu-Kola, kolesterolünü azaltmak için Lesitin, kilo vermek için Lipotrofik Faktörleri boş yere kullananlarla sık karşılaşıyoruz. Bunların bir kısmında karaciğer ve böbrek zararlanmaları, cilt döküntüleri saptıyoruz.

REKLAM EŞİTSİZLİĞİ

Sorunun çözümünü güçleştiren en önemli faktör, Sağlık Bakanlığı’nın ‘reçetesiz satılan ilaçlar’ ile ilişkili politikasının ne olacağına henüz karar vermemiş olması. Mevcut yasal düzenlemelerin reçeteli ilaçlara yasakladığı reklam olanaklarından besin destekleri veya bitkisel ürün satanların şu veya bu şekilde faydalanmaları ise ayrı bir problem.

Bu ürünlerin çoğuna Tarım Bakanlığı’nın sadece evrak kontrolü yaparak (!) izin veriyor olması, zararlı etkilerin ve örtülü reklamların kontrolünü güçleştiriyor. Herhangi bir sağlık yararı olmayan, ama oluşturdukları sağlık zararları dikkati çekici boyutlara ulaşınca fark edilip yasaklanan pek çok besin desteği var. Bunlardan birisinin ancak 2-3 yıl geçtikten sonra yasaklanması 1 ay önce nihayet akıl edildi!..

İlaç reklamları konusunda biraz mesafe alınması hastaların daha çok bilgi edinmesini sağlayabilir. Reklam yasağı etkili bir reklam denetim süreci oluşturularak en azından reçetesiz satılan ilaçlar için hafifletilebilir.

Yeni ilaç nasıl kullanılmalı

Bazen yaşamsal bir tehdit haline gelebilen ilaç reaksiyonları ve ilaca bağlı hastalıklardan korunmak için:

Doktorunuzun önerdiği yeni bir ilaç için yeteri kadar bilgi edinmeye çalışın: Kullanım süresi, dozu, aç-tok olarak alımı, yan etkileri....

Size yeni bir ilaç yazıldığında halen kullandığınız bütün ilaç ve besin desteklerini, varsa ilaç alerjilerinizi belirtin.

Doktorunuz önermedikçe ‘tavsiye uzmanları’nın önerdiği ilaç ve besin desteklerini kullanmayın. Kullandığınız sürekli ilaçları değiştirmeyin, bırakmayın. Doz değişikliği yapmayın. Bunları sadece doktorunuz yapabilir.

Daha önce sorununuza çözüm sağlayan bir ilaca benzer belirtilerin oluşumu halinde doktorlarınıza sormadan ilaca yeniden başlamayın.

İlaçların ‘iki ucu keskin bıçaklar’ olduğunu unutmayın. Deneyimli bir doktor, dikkatli bir eczacı ve bilinçli bir hasta işbirliği olmazsa bazen fayda değil zarar verebileceklerini unutmayın.

İlaçlarınızla ilişkili olduğunu düşündüğünüz bir belirtiyi en kısa zamanda eczacınıza veya doktorunuza bildirin.

Bir ilacı ilk ve son kullanan hasta olmayın!..

iLACIN KULLANIMINA KiMSE DiKKAT ETMiYOR

Reçeteli ilaçların kullanımında da ciddi eksikliklerimiz var. Hastaların kullandıkları reçeteli ilaçların muhtemel yan etkileri ve toksik reaksiyonları hakkında yeteri kadar bilgilendirilmeleri için gerekli olan çözümlerden yararlandığımızı söylemek oldukça güç. Bu çözümlere ilişkin bilgi eksikliklerimiz var:

Doktorlar yazdıkları ilaçlar hakkında hastalarını bilgilendirmeye yeterli zaman ayırmıyorlar.

Eczacılar reçeteleri hazırlanırken ilaç dozajları, ilaç-ilaç etkileşimlerini dikkate alıp gerektiğinde hastayı da doktoru da uyarmıyorlar. Muhtemel ilaç reaksiyonlarına ilişkin hasta bilgilendirmesini pek yapmıyorlar.

Hastalar ne doktorlarından ne de eczacılarından ilaçlarına ilişkin bilgi edinme ihtiyacı duymuyorlar.

Bitkisel ilaçlara da kimyasal işlem yapılır

Vitamin, mineral ve bitkisel destekleri doktorunuza sormadan kullanmayın. Reçeteli bir ilaç kullanıyorsanız bu hatayı asla yapmayın.

Besin destekleri ‘Doğaldır ve zararsızdır’ diye düşünmeyin. Besin desteği veya bitkisel ürünlerin de pek çok kimyasal işlemden geçtiğinden kuşku duymayın.

Bu desteklerin bazılarını birlikte veya belirli bir süreden daha uzun kullanmak zararlı olabilir. Eczacınıza veya doktorunuza danışın.

Besin destekleri ilaç değildir. Sağlık sorunlarınızı bunlarla tedavi etmeye kalkmayın. Desteklerden ya koruyucu-güçlendirici ya da tedaviye destek olarak faydalanabilirsiniz.

‘Evden eve pazarlama’ yöntemi ile satılan vitamin, mineral veya bitkisel desteklere karşı daha dikkatli davranın.

Bir yan etki oluştuğunda hemen doktorunuzu arayın veya bir acil servise başvurun.
Yazarın Tüm Yazıları