porun faydaları ile başladığınız "aktif ve formda bir yaşam" yolculuğunun ikinci durağı "sporu bırakın, egzersize odaklanın" oldu.
Bunun nedeni, spor denince herkesin aklına egzersiz sahalarının, eşofmanların ve daha pek çok zorlukların gelmesiydi. Egzersiz, spordan daha kolay uygulanabilen bir süreçti ve daha az zahmet gerektiriyordu.
Zamanla anlaşıldı ki, egzersiz yapmak da öyle pek kolay bir şey değil! Egzersiz için de biraz zaman ayırmak, en azından rahat bir kıyafet ve ayakkabı gibi ekipmanlar kullanmak gerekiyor. Hastalarıma önerdiğim iyi şeylerden, en az sevileninin egzersiz olduğunu üzülerek görüyorum. Bunda egzersizin kulüpler, salonlar veya sağlık yaşam merkezlerinde uygulanabilecek bir yol olduğunu düşünmeleri önemli bir etken.
Evden veya işten çıkacaksınız, bir spor salonuna veya wellness merkezine uğrayacaksınız... Soyundunuz, giyindiniz, 20-30 dakikalık bir egzersiz için en az 2-3 saat harcayacaksınız. Haklılar! Çünkü çoğunun bunun için yeteri kadar zamanı yok. Haklılar, çünkü bu merkezlere üyelik bir hayli pahalı.
DAHA ÇOK HAREKET EDİN
Bu sorunu son birkaç yılda sağlıklı yaşamla ilgilenen herkes yaşamaya başladı. Biz ne yaparsak yapalım, hayat müthiş ivme kazandı. Öyle görünüyor ki, bu hız daha da artacak ve kendimize ayırdığımız (dolayısıyla egzersize ayırdığımız) zaman iyice kısalacak. İşte bu nedenle, son 1-2 yıldır egzersiz kavramını da biraz geri plana aldık. Şimdi "aktif bir yaşam tarzı"nı tavsiye ediyoruz. Yani evinizde, işinizde, sokakta, nerede fırsat bulursanız orada kaslarınızı, eklemlerinizi çalıştırmak bugünün trendi. Aktif bir yaşam çizgisi bunu emrediyor!
Asansör yerine merdiven kullanmak, işyerinize giderken dolmuştan, otobüsten birkaç sokak önce inip, 300-500 metre yürümek, öğle aralarında elinize bir sandviç alıp parkta ya da çevre sokaklarda dolaşmak, akşamları çıkınca yapabildiğiniz kadar sıkı ve hızlı adımlarla 5-10 dakikalık yürüyüşler yapmak bunlardan bazıları... Eve döndüğünüzde 10-15 dakika da olsa kas güçlendirici, eklem destekleyici bedensel hareketler yapmayı da unutmamanız gerekiyor: İp atlamak, şınav çekmek, eğilip kalkmak, bahçe, araba temizliği yapmak, hatta eşinize yardımcı olmak gibi...
Formda olma ve sağlıklı bir kiloyu korumanın, kendinizi iyi hissedip zinde ve mutlu bir ruh hali içinde yaşamanın başka yolu yok. Hayatınızın ne kadar yoğun olduğu, işlerinizin çokluğu, vaktinizin yokluğu hiç önemli değil! Spor yapamayabilirsiniz. Egzersize zaman bulamayabilirsiniz. Ama aktivite için mutlaka bir şeyler yapabilirsiniz.
Araştırmalar gösteriyor ki, sadece yukarıdaki önlemlerle bile kalp hastalığı riskinizi azaltmanız, eklemlerinizi koruyup kanser olasılığınızı düşürmeniz, denge ve bellek gücünüzü korumanız, kan basıncınızı dengede tutmanız, şeker ve kolesterol kontrolünüzü kolaylaştırmanız mümkün. Sadece sıradan aktivitelerle bile vücut yağ oranınızı azaltıp, kaslarınızı güçlendirebilirsiniz. Bizim önerimiz aktivitelerinizi sabah saatlerinde yoğunlaştırmanız, ama bunları bütün bir güne yaymanızdır. Eğer aktivite planınıza arkadaş, eş ve çocuklarınızı da dahil edebilirseniz, başarı şansınız artacaktır.
Unutmayın; aktif bir yaşam, daha sağlıklı bir hayat ve daha az hastalık demektir.
Kalp krizi ve felcin önünü kesen 10 önlem
+ Sigara içmeyin
+ Kilonuza dikkat edin, fazla kilolarınızı verin
+ Daha fazla posalı besin tüketin
+ Kolesterol ve trigliserit düzeyinizi takip edin
+ Kan basıncınızı sık sık kontrol edin, hipertansiyona izin vermeyin
+ Huzurlu ve dingin yaşayın
+ Stresinizi kontrol edin, stres yönetimini öğrenin
+ Düzenli egzersiz yapın
+ Antioksidan deposu besinler tüketin
+ Uykuyu ve dinlenmeyi önemseyin
ehattat@yasasinhayat.org
Belimiz neden ağrır
Pek çoğumuz hayatımızın belli dönemlerinde bel ağrısından yakınmışızdır. Bu ağrılar bir kısmımızın yaşam kalitesini düşürecek kadar şiddetli olabilmekte, zaman zaman günlük yaşamımızı aktif olarak sürdürmemizi engelleyebilmektedir.
HANGİ PROBLEMLERDEN KAYNAKLANIR
l Kaslarımız ya da onların bağlantılarından kaynaklanan problemler
l Dejeneratif eklem hastalığı
l Bel fıtıkları
l Omurilik darlıkları
l Osteoporoz yani kemik erimelerine bağlı kırıklar
Bel ağrısından yakınan hastaların yüzde 1’inden daha azında gerçekten yaşamı tehdit edebilecek kanser ya da enfeksiyon gibi nedenler bulunabileceği akılda tutulmalıdır.
ALARMA GEÇİREN BULGULAR
Bel ağrısı olan kişilerde, doktora başvurulmasını gerektiren durumlar şunlar:
- Travma sonrası şikayetlerin başlaması
- Kilo kaybı
- Ateş
- Uyuşukluk, duyu kayıplarının varlığı
- Bacakta güç kaybı
- İdrar ya da büyük abdest kaçırmaya başlama
Reflüden nasıl korunacaksınız
l Kilonuza dikkat edin, fazla kilolarınızı verin
l Az miktarda ve sık sık yiyin
l Yemekten sonra hemen yatmayın; akşam yemeklerinizi erken saatlerde tamamlayın ve azaltın
l Alkol kullanmayın, sigarayı bırakın
l Uzun süre öne eğilmekten kaçının
l Midenizi ekşiten yağlı besinlerden, alkol, çikolata, soğan, sarmısak, baharat, meyve suları ve kafeinden uzak durun
l Başınızı yüksekte tutacak şekilde yatın
l Gazlı içeceklerden kaçının.
Çok düşük kalori alımı kilo vermeyi yavaşlatır
BİR SORU: Diyetimin kalorisinin çok yüksek olduğunu düşünüyorum. 32 yaşındayım, 1,65 boyunda ve 58 kiloyum. 1200 kalori çok değil mi?
CEVAP: Diyet yaparken hedefe en kısa zamanda ulaşma arzusu, "çok düşük kalorili diyet" uygulama isteğini artırıyor. Uygulamalar bir hafta süre ile çok iyi sonuç verebilirken, ilerleyen haftalarda takılma kiloları moral bozmaya başlıyor ve bir dahaki denemeye daha düşük kalori ile başlanıyor. Bu, yaz yaklaşırken çok sık tekrarlanan ancak metabolizmayı da fena halde etkileyen bir süreçtir. Ayrıca düşük kalori, diyetin çeşitliliğini de sınırlayarak motivasyon kaybına neden olacaktır.
Vücudunuza yaşattığınız kıtlık dönemleri nedeni ile o da tasarruflu davranıp kilo vermenizi engelleyecektir! Ayrıca yaşlanmanın doğal bir süreci olan metabolizma hızındaki yavaşlamaları 10 yıl erkene çekmeniz, yaşlı bir şişman olmanızın en önemli nedeni olacaktır. Bu nedenle bugünün zayıf genç ve orta yaşlıları geleceğin şişman yaşlıları olmasın. Kaloriniz size özeldir. 1200 kalorinin çeşitliliğinin tadına varın, kısa süreli uygulamaların verdiği zararı aklınızdan çıkarmayın!
Kilo almak istiyorum
BİR SORU: 1,75 boyunda ve 62 kiloağırlığındayım. Kilo eksikliğim olduğunu düşünüyorum. 70 kg. civarlarına çıkmam için bana neler tavsiye edersiniz?
CEVAP: Kilonuz boyunuza göre olması gereken sağlıklı değerler aralığında, ama alt sınıra yakın. Olması gereken kilonun altında vücut ağırlığına sahip iseniz, yakabileceğiniz kaloriden daha az kalori alıyor veya yediklerinizle aldığı kaloriden daha fazla enerji sarf ediyorsunuz demektir. Bunu netleştirebilmek için gün boyu yediklerinizi ve fiziksel aktivitenizi not almanız gerekir. Gün boyu harcadığınız enerjiyi hesaplayıp bunu besinlerle aldığınız kaloriyle karşılaştırdığınızda arada fark var ise bu farkı yine besinlerle ve içeceklerle karşılamanız gerekir. Eğer yeterli kaloriyi aldığınız halde kiloda artış olmazsa bazı tahliller yapılmalıdır.
İşe şu sorulara cevap vererek başlayın:
n Kahvaltı yapıyor musunuz?
n Aralarda atıştırmalar var mı? Bu atıştırmalar sağlıklı besinler mi yoksa abur-cuburdan mı oluşuyor?
n Öğle ve akşam yemekleri düzenli mi?
n Öğünlerde besin çeşitliliği sağlanıyor mu?
n Her gün süt, yoğurt grubundan tüketiminiz var mı?
n Her gün yeteri kadar et, balık veya tavuk tüketiyor musunuz?
n Her gün yeteri kadar sebze, meyve tüketiyor musunuz?
n Her gün yeteri kadar tahıl grubundan alıyor musunuz?
Bu sorular diyetisyen yardımıyla çoğaltılabilir. Bu sorulardan çıkan cevaplar sizi yönlendirecektir.