Kilo sorunu çoğumuzun şimdi ilk önceliği. Bu günler kilo fazlalığına çözüm üretme günleri! Nedeni de son derece masum: Yaz yaklaşıyor!
Plaj sohbetlerini, yüzmeyi, yaz eğlencelerini hepimiz çok özledik. Çok iyi biliyoruz, yaz bir şey hariç her şeyle iyi gidiyor: Fazla kilolar... İşte bu nedenle ‘trendy diyetler’, ‘popüler formüller’ yine filizleniverdi baharla birlikte. Kilo sorununa, doğru bir yaklaşım noktası arıyorsanız aşağıdaki soruların yanıtını iyi bilmelisiniz. Oldukça kolay olan kilo kaybı ve koruma yolculuğunuzun neden güçleştiğini bu soruların yanıtlarını görünce anlayacak ve çok şaşıracaksınız.
Kilo fazlalığı ve şişmanlık nedir?
Vücutta yağ dokusu oranının artması sonucu ortaya çıkan bir tablodur. Diğer bir ifadeyle kilo fazlalığı, vücutta aşırı miktarda yağ depolanmasıdır.
Normal bir vücutta ne oranda yağ bulunur?
Erkeklerde yağ miktarı toplam vücut ağırlığının yüzde 12-15’i (yüzde 25’ini aşmamalı), kadınlarda yüzde 20-22’si (%30’u aşmamalı) kadardır.
Kilo fazlalığı ve şişmanlık hangi yaş grubunda daha sık görülür?
Kilo fazlalığı ve şişmanlık her yaşta görülebilir. Şişmanlık yaşla orantılı olarak artar ve orta yaşlarda en üst düzeye ulaşır. 55 yaşından sonra yavaş yavaş azalır. Orta yaşlar yağlanma yaşıdır.
Kilo fazlalığı ve şişmanlığın kadınlarda daha sık görülme sebepleri nelerdir?
Gebelik sırasında alınan kiloların bir kısmının doğumdan sonra vücutta kalması Kadınlık hormonu östrojenin yağ dokusunu arttırıcı özelliği Kadınların ev dışında fazla hareket etmemeleri, egzersiz yapmamaları Kadınların metabolizma hızlarının erkeklere oranla daha düşük olması Kadınlarda atıştırma tüketme eğiliminin fazlalığı ve ruhsal kaynaklı ‘aşırı yeme’nin ve tatlı-unlu tutkusunun daha çok olmasıdır.
Kilo fazlalığı ve şişmanlığın ölçümü yapılabiliyor mu?
Kilo fazlalığı ve şişmanlığın birçok ölçüm metodu mevcuttur. En sık kullanılan ve anlaşılır olanları, Beden Kitle İndeksi (BKİ) ve bel çevresi ölçümüdür.
BKİ şu formülle hesaplanır: BKİ= Vücut ağırlığı (kg) / Boy uzunluğunun karesi (m) Örnek verecek olursak; Ayşe Hanım’ın ağırlığı 70 kg, boyu ise 1.60 m ise BKİ’si, 70/1.60X1.60 = 70/2.56 = 27.34 kg/m’dir.
BKİ ve bel çevresi tüm dünyada aşağıdaki tablolardaki gibi sınıflanır:
BKİ
<18,5 Zayıf
18,5-24,9 Normal
25-29,9 Kilolu
30-39,9 Obez
>40 Aşırı obez
BEL ÇEVRESİ (cm)
Kadın Erkek Tanım
>80 >94 Kilolu
>80 >102 Obez
Bel çevresi niçin önemli?
Hangi kiloda olursanız olun karnınızı çevreleyen yağ birikimi ve göbeklenme sorunu sizi sinsice bekleyen tıkayıcı bir koroner kalp hastalığının ilk habercisi olabilir. Karın çevresinde biriken yağlar kolaylıkla damarlarınızda dolaşan yağlara dönüşebilmekte, koroner damarları daraltmakta-tıkamakta, kalp krizlerine sebep olmaktadır.
Kilo fazlalığı ve şişman olan ailelerin çocuklarının şişman olma olasılığı nedir?
Anne ve babanın sadece biri şişmansa çocukların şişman olma olasılığı yüzde 40’tır. Anne ve babanın her ikisi de şişmansa çocuğun şişman olma olasılığı yüzde 80’dir.
Kilo fazlalığı ve şişmanlığın tedavisi mümkün müdür?
Kilo fazlalığı ve şişmanlığın tedavisi mümkündür. Tedavinin başarısı ise sizin elinizdedir. Bunun için: Tedaviyi kesinlikle istiyor olmalısınız. Sizin durumunuza uygun, özel bir tedavi yürütmelisiniz. Doktorunuzla ve diyetisyeninizle, egzersiz danışmanınızla sürekli iletişim içinde olmalısınız. Doktorunuz tarafından size önerilen ilaç, diyet ve egzersiz programlarına harfiyen uymalısınız. Çözümün uzun süreli bir dikkat ve sabır, eğitim ve samimiyet gerektirdiğini hatırlamalısınız.
Zayıflamak için ne yapmalı?
Kilo fazlalığı ve şişmanlık sorununun yaşam süresini kısaltan ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir sağlıksızlık hali olduğunu bilen biri olarak, size özel, yapınıza, yeteneklerinize ve yaşam biçiminize uygun, rahatlıkla uygulayabileceğiniz, sizi mutsuz değil mutlu edecek bir zayıflama programına katılmak için mutlaka bu konuda uzmanlaşmış bir merkeze müracaat ediniz.
Diyet programları nasıl olmalıdır?
Diyet programları kişiye özel olmalıdır. Hangi diyeti uygularsanız uygulayın, zayıflama diyetlerine başlamadan önce mutlaka bir tıbbi değerlendirmeden geçmenizde yarar var. Dikkatli bir bedensel ve ruhsal değerlendirme, bazı kan analizleri, özellikle hormonal değerlendirmeler, kan şekeriniz, karaciğer testleriniz, böbrek fonksiyonlarınız dikkatle incelenmeden hiçbir programa başlama cesareti göstermemelisiniz. Özellikle mevcut kilonuzdan yüzde 3-5 fazlasını kaybetmeyi düşünüyorsanız bunu yapmalısınız. Diyet programınızı ve bedeninizde meydana gelen olumlu-olumsuz değişmeleri belirli aralıklarla doktorunuzun, diyet uzmanınız ve egzersiz danışmanlarınızın birlikte gözden geçirmesi gereklidir. Örneğin üç aylık bir zayıflama programından geçiyorsanız, birinci ay her hafta, ikinci ay iki haftada bir yeniden değerlendirilmeniz yararlı olur.
NASIL YAŞIYORLAR?
BARBAROS ŞANSAL
(Terzi Yamağı)
46 yaşındayım. Boyum 1.80 m, kilom 72. Sabahları kalkar kalkmaz bir bardak sütle yapılmış kahve içiyorum. Yanında bir Çokoprens ya da 4 çifte kavrulmuş Petit Beure bisküvi yiyorum. Gün içinde de pide, Tofita, Jelibom, makarna, her türlü çikolata, cips, diyet kola, kahve ve pasta yiyorum. Akşam üstü mutlaka simit yiyorum. Akşam evde salata, sebzeli tencere yemeği yiyorum. Yanında pilav ya da fırın makarna mutlaka oluyor. Tuz ve acı sevmem. Balık az yerim genelde tavuk tercihimdir. Günde üç paket sigara içiyorum. Alkol tercihim viskiden yana. İçtim mi tam içerim ama her gece içmem. Vitamin almıyorum. Uykum düzensiz. Lexotanile ile uyuyorum. Ama günde 7-8 saat uyutuyor. Şu anda spor yapmıyorum. Yakında yürümeye ve yüzmeye başlayacağım. İşim çok stresli. Sürekli seyahat ediyorum. Sarıhummaya karşı aşılarımı yaptırdım. Ailemde kalp ve condunama accumunata diye bir hastalık var. 97-98 yıllarında Nemexin ve Prozac kullandım. Daha önce de 17 yaşında tüberküloz ve 7 yaşında mafsal romatizması geçirdim.
PROF. MÜFTÜOĞLU’NUN YORUMU
Barbaros Bey, ‘kötü örnekler müzesi gibi’! Sağlığa zararlı ne ararsanız var! Kötü karbonhidratlar (pasta, petit beure biküviler, jelibom ve çikolatalar), tehlikeli yağlar (cipsler, pideler) daha pek çok şey var: Sigara, sert alkol (viski), uykusuzluk sorunu, stresi yoğun bir yaşam! Yine de birkaç önerim var: Ailesinde kalp damar hastalığı mirası olan biri olarak uyku, stres sorunlarının çözümlenmesi, sigara, alkol, yanlış beslenme gibi tehlikeli yaşam tarzı seçimlerini terk etmesi gerekiyor. Candiloma Accumilata için bir gastroenterolog veya genel cerrah ile görüşmesi şart. Egzersize başlamasında, aktivitesi planlı bir yaşam tarzı oluşturmasında yarar var. Bir beslenme uzmanı desteği alması zorunlu gibi gözüküyor. Sayın Barbaros Şansal’a mutlu, huzurlu, sorunsuz bir hayat diliyorum.