Paylaş
Şu hayatta en pis şeylerden biri nedir? Biten bir ilişkinin ya da evliliğin arkasından sallamaktır!
Bir diğeri iftira atmak, emek çalmaktır.
Hatta bir diğeri de göz önünde olan birine sırf ses getirsin diye hakaret etmektir.
Bilin bakalım tüm bu şuursuzluklar kimde var?
Adını bile yazmaktan ‘imtina’ ediyorum ama Tuğba Ekinci’de bunların hepsi mevcut.
Olmadık sözler söyleyip rezil oluyor, rezil oldukça yüzü de kızarmıyor olacak ki dozu artırıyor.
Yıllar önce Altın Kelebek Ödül Töreni’nde sahneye atlayıp Tarkan’a “neden okul yaptırmıyorsun?” diye saçma bir soru sormuştu bu Tuğba. Şimdi demiş ki, “o bir şovdu anlaşmalı yaptık.”
Yahu Tuğba’cığım...
Bir sakin kafayla düşünsene, kim sana böyle saçma bir olay için anlaşma teklif etsin? Kim ‘haydi Tuğba çık da bu soruyu sor Tarkan’a” desin? Mümkün mü böyle bir şey?
Doğrusunu söylesene?
Benim ayarsız, şuursuz bir şovumdu desene.
Ya da ben mi anlatayım? Neyse...
Sonra da demiş ki “Tarkan koca kafalı çirkin bir Hobbit’tir. O mega starsa herkes öyledir.”
Biri bana bu terbiyesizliği açıklayabilir mi?
Neden Tarkan’a Hobbit ve koca kafalı der aklı başında biri?
Aklı başında olan demez değil mi?
Yetmemiş yıllar önce ilişki yaşadığı İbrahim Çelikkol’a “Kırodur o. Balıkçıya gitmez, dağa çıkarır sizi orada ateş yakar” demiş.
E bunun adı günümüzde romantizm yahu.
Aman neyse ne...
Bak Tuğba...
Sen yüzde yüz iflah olmaz birisin.
Sen 3 günlük ünlülüğünün tadı damağında kalınca ne yapacağını şaşırmış birisin.
Sen iftira atan ve bundan hiç yüzü kızarmayan bir karaktere sahipsin.
‘Ben atayım yalanı 3 kişi bile inansa lehime’ diye düşünensin.
Ve sana çok ama çok kötü bir haberim var!
Devrin 3 gündü o da biteli 13 sene oldu. Bu saatten sonra bu tür isyanlarını sadece ‘günlüğüne yazmanı’ öneririm.
Bunu yapan taksi bulur
El kaldırmayın!
‘Cafcaflı’ bir semtin ‘janjanlı’ bir mekanının önünde deri mont ya da deri çizmenizle bekleyin.
Gelen taksiye elinizdeki son model telefonu da gösterecek şekilde (arkasında 3 ya da 4 kamera olmalı) ‘cool’ bir bakış atın.
O anda taksici, “Bu 60 lira tutan yere 100 lira bırakır, para üstü de almaz” diye düşünüp duracaktır.
Durduğu anda sakın konuşmayın (kibarlık işe yaramaz) kapıyı açın ve binin. Taksici, “arabama ağır bir şahsiyet bindi” diyecektir.
“Biraz gidelim ben size son adresi söyleyeceğim” deyin.
Taksici o anlarda “Yaşasın, nereye gideceğini bilmiyor kesin dolaşacağız” diyecektir.
Sonuçta taksicinin mutlu olması önemli.
O kendini huzurlu hissettiği sürece büyük bir keyifle sallayacaktır direksiyonu. Kırmayın onun huzurunu.
Yalandan bi telefon görüşmesi yaparak, şirket ihalelerinden, hesabınızdaki dolar euro giriş çıkışından sinirli sinirli bahsedin.
Tam o anda taksici “Ben buna sataşamam, baksana büyük paralarla oynuyor” diyecektir.
İşte tam o anlarda yapıştırın gideceğiniz adresi, kısa mesafede olsa artık hipnoz etmiş olacaksınız çünkü taksiciyi...
Sonrasını o düşünsün.
Paylaş