Sahnede çevik kuvvet

Kurtuluş Kuş ve Burak Bulut, Afyonkarahisar Emirdağ’daki festivalde sahneye çıktılar...

Haberin Devamı

Sahnede çevik kuvvet

Fakat verdikleri konserden çok sahne ve sahne çevresindeki ‘koruma’ görevini üstlenen polisler dikkat çekti. Şaka değil.
Kurtuluş ile Burak sahnedeyken çevresini saran 3 çevik kuvvet polisi gördüm.
Şarkıcılar sahneden inip halkın arasına karışmak istediğindeyse bu sefer başka polisler koşarak geldiler yanlarına. Panik içinde seyircilerin önüne falan geçtiler.
Çok can sıkıcı görüntülerdi. Kurtuluş ile Burak’ı eleştirmiyorum. Hatayı kimde aramak lazım onu soruyorum sadece...
∆ Belediye mi?
∆ Organizasyon şirketi mi?
∆ Valilik mi?
Kim?
Festival afişinde koca bir ‘Emirdağ Belediyesi’ logosu var. Peki, afişe logosunu bastıran belediye yaşanan bu olaydan haberdar mı?
Onca iş güç arasında, polisin ‘bodyguard’ gibi kullanıldığının farkındalar mı?

Haberin Devamı

Günün sonunda...

Muhtemelen şöyle oldu:
Afişlerde belediyenin logosu vardı olmasına ama festivalin detaylarıyla
ilgilenmez belediye.
Sahne düzeni, etkinlik alanı vesaire gibi işleri mutlaka bir organizasyon şirketine bırakmışlardır.
İşte o organizasyon şirketi de ceplerine üç beş kuruş fazla kalsın diye koruma tutmak istememiştir.
Bir şekilde rica ettiler ve konser alanına polis desteği istediler.
Günün sonunda...
∆ Organizasyonu yapan o ‘uyanık’, bodyguard masrafından gerçekten yırttı...
Günün sonunda...
∆ ‘Koruma’ giderleri adı altında aldığı para gerçekten cebine kaldı.
Günün sonunda...
Olan Emirdağ Belediyesi’nin düşünüp düzenlediği caaanım festivale oldu.

Parende atan baklavalar

Vedat Milor, yemek masalarında yapılan şovları eleştirmiş ve “Baklava yapımındaki ustalığın değil, onun nasıl mahvedileceğini gösteren şovların takdir edildiği bir devirdeyiz” demiş.
Ne de söylemiş.
∆ Sahiden bir baklava siparişi verdiğiniz zaman o baklava neden takla atar?
∆ Neden keskin bir bıçak darbesiyle ortadan ikiye şak diye ayrılır?
∆ Ve neden bir anda içine dondurmalar fırlatır ve Antep fıstıkları serpiştirilir?
Baklava o...
Yemek sonunda masaya gelir, çatalını batırırsın, çayını da içip kalkarsın masadan.
Ben baklavamın parende atıp ortadan ikiye yarılmasını seyretmek istemiyorum ki?
Gerçekten de baklavayı getirenin yaptığı şovu değil baklavanın ardındaki ustalığı alkışlama döneminin gelmesi lazım.

Haberin Devamı

Kalıyor muyuz biz bize?

Söylenen o ki bayram sonrası kapanan mekanların (canlı müzik ağırlıklı) sayısı 40’a yaklaşmış.
Genellikle İstanbul, Çeşme ve Bodrum’dan bahsediliyor.
Bu ‘ben demiştim’ ile geçiştirilecek bir durum değil. Nereden bakarsanız bakın üzücü bir durum bu.
Pandemiden sonra hızlıca koşmamızın sonucu bu.
Kendilerine olan ani talebi görüp de fiyat artıranların ortaya çıkardığı bir durum bu.
∆ 80 bin alan 100 bin...
∆ 100 bin alan 150 bin...
∆ 150 bin alan 200 bin isteyince işler çığırından çıktı ve bu günlere gelindi.
Şimdi yavaş yavaş biz bize kalıyoruz.
Vakit ağır ağır eskiye dönme, biraz vicdanlı olma vaktidir.

Hafta sonu evden çıkmayın

Fransa 45 dereceyi, İngiltere-Londra 40.2 dereceyi, Portekiz ise 47 dereceyi gördü.
Ve şimdi o sıcak hava dalgası Türkiye’ye geliyormuş. İstanbul’da dahil birçok yerde sıcaklıkların 40 dereceyi aşacağı söyleniyor.
Böyle sıcaklığın serinleme yöntemi falan olmaz. Ne yapsan nafile.
O yüzden ‘sahile gideyim, iki suya gireyim’ falan demeyin.
Siz en iyisi evden çıkmamaya bugünden hazırlayın kendinizi.

Haberin Devamı

Ne zaman sıkılsam...

Ne zaman canım sıkılsa hemen TikTok uygulamasını açıyorum artık.
Yavaş yavaş erittik buzları TikTok'la...
∆ Dünyanın en saçma içerikleri var orada.
∆ Dünyanın en özgüvenli insanları bir araya toplanmış sanki.
∆ Rezil olma duygusunu aldırmış insanların bir araya geldiği bir platform orası.
∆ Sesi olmayanın bağıra çağıra şarkı söylediği, yeteneği olmayanın zıplaya zıplaya dans ettiği bir yer.
Vallahi çok eğlenceli.

Yazarın Tüm Yazıları