Moda’nın sorunu

Bana kalkıp, “Üç beş kişinin yaptığı terbiyesizlik bölgeyi etkilemez”, “Burada böyle şeyler olmaz bu tamamen tesadüf”, “O insanlar buranın insanı değil” demeyin...
İstanbul’un o güzel semti Moda’ya çok uzun zamandır mesafeliyim ben.
Kabuk değiştiren yerler ‘kendilerini bulana’ kadar güvensizdir, her türlü can sıkıcı olaya, huzursuzluğa açıktır oraların kapıları.
Kontrolü zordur öyle yerlerin.
Bakınız Moda...
Semtte ruhsatlı 470 mekan var.
Ruhsatsız açılan ufak tefek yerleri saymıyorum!
Ve Moda’da yaşanan son can sıkıcı olay Ayhan Sicimoğlu’nun arkadaşlarının başına geldi.
Sicimoğlu’nun yakın bir arkadaşı, karısının yanında 4 kişiden dayak yedi.
Üstelik “öldürün” nidalarıyla, acımasızca, kemikleri kırılana kadar tekme ve yumruklarla.
O kavganın başlama nedeni ise, 4 kişilik grubun Sicimoğlu’nun arkadaşının evinin önüne ‘işemeleri’.
Yeniden hayat bulan, kafeleriyle, restoranlarıyla, sahil hattıyla ilgi odağı olan Moda’ya çok yazık ediliyor.
Geçen bunca zamanın ardından düzelemeyen, müşteri kalitesini oturtamayan yer ‘imdat çığlıkları’ atıyor.
◊ Millet gece yarısına kadar sokaklarda arabalarından gümbür gümbür müzik çalıyor.
◊ Mahalle aralarına yiyip içtiklerinin çöpünü bırakanların sayısı artıyor.
◊ Köşe başlarına kümelenen garip garip tipler yoldan geçenleri rahatsız ediyor.
Ve tüm bu olanlar günün sonunda şu soruları getiriyor akla...
◊ Nasıl bitecek bu mahalle soytarılığı?
◊ Ne zaman efendiliği öğrenecek semtin hoyrat ziyaretçileri?

Ben Superman’im

Mesela geçen akşam Moda civarlarındaki bir kafede ilginç bir olay daha yaşandı. Gece yarısı yani kafeler doluyken adamın biri “ben Superman’im” diyerek kafelerin bulunduğu sokağa daldı ve masaların üzerine atladı. Müşteriler yerde, masalar havalarda, yemekler deseniz ziyan halde...
Hadi buyurun...

Amerikalı’sı Türk’ü hepsi aynı

◊ Evliyken kendimi tuzağa düşürülmüş ve kapana kısılmış hissediyordum...
◊ Her gece alkol alıp kanepede uyuyordum...
◊ “Ayrılamam çünkü çocuklarım var” diye düşünüyordum...
Tüm bu açıklamaları ünlü aktör Ben Affleck yaptı. Hedefinde ise eski eşi Jennifer Garner vardı.
Can acıtıcı sözler bunlar. 13 yıl evli kalan bir çiftin asla kullanmaması gereken sözler. Ama gelin görün ki, dünyanın neresinde olursa olsun bu acımasız sözleri genellikle erkekler söylüyor.
Dil, din, ırk hiç fark etmeden geçmişi anında kötüleme potansiyeli genelde erkeklerde vardır.
◊ Üstelik o sert sözleri kullandığım kişi çocuklarımın annesi mi hiç düşünmeden...
◊ 13 yıl beraber mi yaşadık hiç umursamadan....
Peki bunları nasıl bu kadar rahat söyleyebiliyor Affleck?
Çünkü şu anda Lopez’le yeni bir ilişkisi var. Görünüşe göre hayli mutlu. Kendince “rahatım artık, bana bu saatten sonra bir şey olmaz” diye düşünüyor.
Net bir şey var...
◊ Bu kadar fazla samimiyet...
◊ Bu kadar göze sokarak yaşanan bir ilişki...
◊ Havaalanında, otoparkta, kafede, markette verilen dudak dudağa pozlar...
İlişkiyi yıpratır, nazara getirir...
Eğer olur da ayrılırlarsa herkes şunu merak edecek artık...
‘Acaba Jennifer Lopez’in ardından neler söyleyecek?’

Sürprizlere hazır olun

Berdan Mardini yeni imajıyla Özcan Deniz’e benzetilmişti. Açıklama yaptı ve “En doğal halimdi. Saunadan çıktım, üzerime bir ceket geçirdim ve fotoğraf çektirdim” dedi. Yani demek istiyor ki, kimseye benzemeye çalışmadım, ben bu sauna sonrası ceket ritüelini hep yaparım...
Biz de yedik.
Allah aşkına hangimiz saunadan çıkıp üzerine ceket geçirip fotoğraf çektiriyor?
Asıl kötü haber ise şu...
Bu olan biten her şey bir fragmanmış, Mardini yeni imajıyla haftaya sevenlerinin karşısına çıkacakmış... Bakalım bu gözler önümüzdeki günlerde daha neler görecek.