Kırmızı kalp çözümlemesi

Geçtiğimiz akşam Mehmet Germiyanlıgil ile samimi bir fotoğrafını paylaşan Şeyma, o kareye “Benim” notunu düştü ve yanına da kırmızı kalp emojisi kondurdu.
Burada sosyal medya dili üzerine biraz konuşmamız gerekiyor, çünkü sosyal medyaya göre kalp emojileri renklerine göre anlamlara ayrılıyor.

* Kırmız kalp aşkı...
* Turuncu kalp arkadaşlığı...
* Sarı kalp dostluğu...
* Mavi kalp platonik aşkı temsil ediyor...
Şeyma da kırmızı kalp emojisi koyduğu için doğal olarak ortaya “Benim aşkım” anlamı çıkıyor.
Şimdi diyorlar ki, madem 15 yıllık dostun, neden ilişkin varken görüşmüyorsunuz?
Sonra soruyorlar; ilişkiniz varsa yaş farkınız da var, normal mi?
Kime ne kardeşim...
Ben işin eleştirme boyutunda değilim. Sadece size fotoğrafın çözümünü yapmak istedim.
Kimse durduk yere kırmızı kalp koyup “Benim” falan yazmaz çünkü.
Bir işin içinde kırmızı kalp varsa her şey olabilir, hazırlıklı olun.

Nafile çabalar içindesin

Şeyma’nın bir önceki erkek arkadaşı Meedo boş durmuyor.
Muhtemelen Şeyma’yı kıskandırmak için garip eylemler yapıyor.
Mesela 2 gün önce Serenay Sarıkaya’nın fotoğrafını beğendi. Üstelik 7-8 ay önceki bir fotoğrafını.
Bir de fotoğrafa “Harika parça” yorumunu yaptı.
Şimdi ne sanıyor acaba Meedo...
* Serenay’ın bu hareketten etkilenip, kendisine koşacağını falan mı?
Biri şu adama öğretsin...
* ‘Harika parça’ diye iltifat edilmez kadınlara.
Biri desin ki şu adama...
* Yaptığın hareket çok sakil duruyor.
Biri kulağına şöyle fısıldasın...
* Uzak dur kardeşim Serenay’dan, Şeyma’dan!

Bir tutam huzurun yeri

Günümüzde bazı restoranların hikayesi var. İsmini, menüsünü, baştan sona her detayını o hikayeden esinlenerek tasarlıyorlar.
Alaçatı’daki Amavi de hikayesi olan restoranlardan biri. Daha doğrusu biriymiş.
Adı Latince ‘Sevdim’ anlamına geliyor.
Alaçatı’nın meşhur oteli Alavya’nın bahçesine konumlanmış.
Zeytin ağaçlarının tam arasına.
Şef Can Aras, hem restoranın bu ortamından hem de Ege ve Akdeniz’in deniz kültüründen ilham almış.
Farklı bir teknik uyguluyor yemeklerinde. Tamamen özgün menüler çıkarıyor ortaya. Kırmızı etlere uygulanan ‘dry-aged’ yani kuru dinlendirme yöntemini balıklarda kullanıyor. Restorana girince dinlendirme dolabını hemen fark ediyorsunuz zaten.
Çoğu restoranda başlangıç sıradan lezzetlerden oluşur, mezeler ‘eh işte’ tadında olur ama Amavi’nin şefleri, mutfaktan çıkan her ürünün üzerine öyle düşüyor ki, haliyle masanıza gelenlere bayılıyorsunuz.
Baştan sona keyifli bir deneyim bana göre Amavi...
Pişman olmadan sofradan kalkılacak bir restoran...
A’dan z’ye bu işe kafa yormuş, profesyonel çalışanlarla dolu bir mekan...
Belki de restoranın ‘motto’su o yüzden veni-vidi-amavi yani geldim-gördüm-sevdim.

Ünlü psikolog bilmem neye bilmem şöyle cevap verdi

Sosyal medyada karşımıza şöyle yazılar çıkıyor son zamanlarda:
* Ünlü psikolog bilmem kim, takipçilerine verdiği yanıtla gündem oldu!
* Ünlü psikolog bilmem kim, bilmem ne cevabıyla ortalığı sarstı!
* Ünlü psikoloğa gelen soru yok artık dedirtti!
Bu mu yani psikologluk mesleğinin hakkı?
Bir popülerlik özentiliğine, orada meşhur olma telaşına kapılıp gidiyor bu arkadaş belli.
* Jean Piaget gibi çocukların gelişimine...
* Sigmund Freud gibi psikanalize...
* Albert Bandura gibi sosyal öğrenme kuramına falan kafa yorup özeneceğine...
Şeyma’ya, Şevval’e, Kendall Jenner’a, Kim Kardashian’a özeniyor.
Olacak iş değil.
Gerçi sorsan Piaget de bilmez, Freud falan da tanımaz, “Bandura mı, sahi o kimdi?” der.
Yazık...