Emina savaş baltalarını çıkardı

Son iddiasına göre “Mustafa Sandal kendini bilerek fakir gösteriyor ve mal varlığını annesinin üzerine yapıyor”MUŞ.
İyi de sen adamın tepesine vergi memuru gibi çöktün.
Evlilik birliğinin sonrasını yürütmek de bir meziyettir, bunu yapamadın.
Ne yapsın adam?
Varını yoğunu sana mı versin?

Seda’ya inanmam Okan’a inandığım kadar

Sosyal medya fenomenlerini beğenmeyebilirsin.
‘Yaptıkları da iş mi’ diye kendi kendine sorabilirsin.
Ama sen benzer hareketleri yapıp, sonra kalkıp onlar laf edersen “bir dakika” derler sana...
Okan Bayülgen’in sosyal medya fenomenleriyle ilgili söylediği sözleri ciddiye alırım, hak da veririm... Çünkü adamın çizgisi yıllardır belli.
Asla girmedi o toplara Bayülgen...
Fakat, Seda Sayan’ın “sosyal medyanın ipi kopmuş gidiyor” açıklamasını ciddiye almam da hak vermem de mümkün değildir.
Neden mi? Benzer hareketleri sosyal medyasından Seda Sayan da yaptı da o yüzden.
Akıma kısa süreliğine de olsa ayak uydurdu.
Şunu demesi lazım Sayan’ın:
“Zamanında yaptık bir hata, biz de katıldık o dünyaya ama pişman oldum.”
O zaman işler değişir işte.

Fakiri zengin, zengini fakir yapar

Çağla Şıkel “Benim her şeyim var, fakir biriyle de birlikte olurum” dedi... Bir dönem Özge Ulusoy “fakir biriyle birlikte olmam” demiş ve çok tartışılmıştı.
Zengin fakir ayrımını çirkin buluyorum. O yüzden kısa ve net...
◊ Çağla Şıkel fakirle birlikte olurum dedi diye kendini fakirleştirecek, Özge Ulusoy fakirlerle birlikte olmam dedi diye para kazanmak için çabalayacak birçok erkek vardır.
Nokta...

Haftanın en haklı “İsyaaaaaan”ı

Nergis Kumbasar’ın “Mehmet Ali ile ilgili soruları “Bana sormayın, ben bu konunun muhatabı değilim” açıklaması, Yasmin Erbil’in “Empati yapın biraz, o benim babam!” isyanı o kadar isabetli ki...
Bizler hatalarıyla, yanlışlarıyla severiz insanları, öyle sırtımızı hemen dönmeyiz bağlandıklarımıza.
O yüzden yüklenmeyin insanlara.
İsyanlarına kulak verin ve “Hakikaten bu insanların ne alakası var olan bitenle” deyin yahu.

Sesimi duygusallaştırayım, iki de ‘of’ çekeyim

Burak Sergen hasta yatağında yaşam mücadelesi verirken, onu aldatan eşi Nihan Ünsal’ın ses kaydını dinledim. Şöyle bir yanlışa düşmüş Nihan Hanım:
“Ben sesimi ağlamaklı yapayım, ara ara derin nefes alayım, bir of çekeyim yalanımı böylece rahatça atabilirim...”
Yani o kadar samimiyetsiz bir kayıttı ki dinlediğim.
◊ “Bir gururum var” diyor.
◊ “Fotoğraflar eski” diyor.
◊ “Ben Burak entübeyken neler çektim bilmiyorsunuz” diyor.
Evet evet, bizler fotoğraflar sayesinde ülkece gördük neler çektiğinizi.
Açık açık yalan söylüyor Nihan Ünsal.
Şimdi de “kanuni yollara başvuracağım” diyor.
Ama kanun aldatan insanların yanında olmuyor maalesef...
Siz bu oyundan çok kötü bir şekilde elendiniz.

Seni mi kıracağız Eyüp başkan

Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu “Taksi plakaları en az 5 milyon lira olmalı” diye bir açıklama yaptı.
5 milyon az, 10 milyon olsun.
İnan gözümüz yok.
Peki oldu diyelim...
◊ Çözülecek mi bu sıkıntılar?
◊ Plaka sahipleri “Bir servete sahibim, heyt be” diye dolaşmayacak mı ortalıkta?
◊ Taksi bolluğu mu yaşanacak?
◊ Müşterilerine kibar mı davranmaya başlayacak şoför arkadaşlar?
Hayır...
Sizler korkuyorsunuz...
◊ Yarın öbür gün İstanbul’daki taksi sayısı artar da plakalarımız değer kaybeder diye...
◊ Uber gelir ve tekrardan ‘VIP’ araçlarla hizmet vermeye başlar diye...
◊ Teknoloji öyle ilerledi ki, biri çıkıp yeni bir sistemle bu düzeni altüst eder diye...
Tir tir titriyorsunuz...