Paylaş
Önce “İncir Reçeli”nin devam filmi geldi.
Şimdi de Çağan Irmak’ın cuma vizyona girecek son filmi “Unutursam Fısılda”.
Filmi izleyen eleştirmenlerin üç cümle-sinden biri şu: Yine ağlatacak.
Malum, Türk Sineması’nın gişeye yönelik filmlerinin ortası pek yok.
Ya şakır şakır ağlatmaya ya da çılgınca güldürmeye odaklanmış durumdalar.
Hâl böyle sıkıcı olunca beyin jimnastiği yapmak için yabancı filme/diziye yönelmemek elde değil.
Misal, yeniden “Kayıp Kız” filmine...
Cumartesi film hakkında uzun uzun yazmıştım.
Sonrasında filmi izleyen okurlardan mail’ler geldi.
İçlerinden biri çok ama çok farklıydı.
Çünkü o bir Amy hayranıydı!
Fazla bekletmeden sözü kendisine bırakıyorum.
İşte, soyadının gizli kalması kaydıyla mail’inin yayınlanmasına izin veren Hatice’nin cümleleri:
“Kayıp Kız’ı hafta sonu seyrettim.
Bitirmeye çalıştığım 8.5 yıllık bir evliliğim var ve Amy’nin evlilikle ilgili söylediği her şeyin altına imzamı atarım!
Tutkulu bir ilişkinin ardından evlendiğim kocam tıpkı filmdeki gibi işini kaybetti, ardından bilgisayar başında yaşayan bir zombiye dönüştü.
Akşam işten eve döndüğümde yemek yapıp etrafı toparlıyor, sonra da kocamla iletişim kurmaya çalışıyordum.
İyi kötü mutsuzluğu kabullendim.
O ateşli sevişmeler yerini pazar sabahı seremonilerine bıraktı.
Her şey onun canının istemesine bağlıydı.
İki yıl önce çalıştığı firma onu başka bir şehre gönderdi. İlk yılı sorunsuz geçirdik.
Hatta araya mesafe girince tutku ve özlem arttı. Her şey daha renkli olmaya başladı.
İkinci yıl sonun başlangıcı oldu. Bırakın gelmeyi, telefon bile etmemeye başladı. Acı çektim, kıvrandım, elimden bir şey gelmedi. Ben bir kadınım. Tekrar tutkuyu yaşamak istedim.
Hayatıma biri girdi, başkasıyla birlikte oldum.
Aynı günün akşamı kocama ayrılmak istediğimi, ona artık aşık olmadığımı söyledim.
Canını nasıl yaktığımı bilerek...
Ve inanın bana canı çok yandı.
Hâlâ telefonda nasıl ağladığını düşünüyorum bazen.
Bu bana keyif mi veriyor?
Hayır, ama üzmüyor da, sonuna kadar hak etti!
İşin tuhafı, o konuşmadan sonra telefonlarıma çıkmadı, mesajlarıma yanıt vermedi.
Adresi belli değil, işinden ayrıldı, yani kayboldu!
Şimdi tek başıma boşanmaya çalışıyorum.
Filmden çıktıktan sonra Amy’nin önünde saygıyla eğilmek istedim.
Belki de yapmam gereken kocamdan önce kaybolmaktı!
Ve kendime bir söz verdim.
Hayatıma bir daha istilacı almayacağım.
Cumartesi gününden beri yeni bir kahramanım var, seni seviyorum Amy!”
Gece gezenler
İlişkisi olmayanlar mı Sertab Erener ve Demir Demirkan ayrıldıktan hemen sonra peş peşe gecelerde görüldü.
Galiba şu bir gerçek:İnsan uzun süren bir ilişki bitince daha çok sosyalleşmek istiyor. Hayır, gidenin yerine bir an önce yenisini bulmak/koymak için değil.
Unutmak için! Her türlü unutmak: Kendini, hayatını, onunla yaşadıklarını, vesaire...
Gece hayatı unutmak için en güzel ilaçtır, antidepresandır...
Buradan yola çıkarak şöyle bir genelleme yapsam, gece sık dışarı çıkmayı sevenler bana bozulur mu acaba:Genelde ciddi bir ilişkisi olmayanlar gece gezmeyi daha çok sever.
İlişkiye girdikleri anda ise durulurlar, eskisi gibi dışarı çıkmazlar.
Ne dersiniz?
Paylaş