‘Tesadüf yoktur, bu er ya da geç olacaktı’

Unutulan bir deri eldiven...O eldiveni ulaştırmak için sanki özellikle bırakılmış bir posta adresi...Günler sonra zarif bir buluşma...Ve sonra ulaşamamanın verdiği hazin bir bekleyiş...Günümüz için tuhaf şeyler değil mi?Posta adresleri, zarif buluşmalar, birine hiçbir şekilde ulaşamamak...31.01.2016 15:28

Haberin Devamı

Zaten tüm bunlar 1950’lerde, üstelik New York’ta geçiyor.Todd Haynes’ın filmi Carol’da.Altı dalda Oscar adayı olan Carol, duygusu dantel gibi işlenmiş bir film. Hiçbir anı sırıtmıyor, fazla gelmiyor.Ki aslında film, günümüz sabırsız insanı için yavaş dahi ilerliyor.Ama aslında bu yavaşlık değil, teğet geçtiğimiz başka bir şey: Sindire sindire ilerleme hali...Peki film neyi anlatıyor?Dünyaları tamamen farklı iki kadının beklenmedik aşkını.“Beklenmedik” diyorum ama, filmin egosu yüksek ana karakteri Carol (Cate Blanchett şahane oynuyor) bu durumu bilge bir tavırla şöyle açıklıyor filmde:“Tesadüf diye bir şey yoktur. Bu er ya da geç olacak, yaşanacaktı.”


Ayrı dünyaların aşkı büyük mü olur

Şunu da söylemeli: Carol, iki kadının aşkını anlatmasına rağmen öyle sadece iki kadının aşkına yoğunlaşmış bir film hiç değil.Tam aksine, zıt dünyaların aşkını yücelten bir film.Filmden çıkan esas sonuç bu: Ayrı dünyaların aşkı her zaman daha güçlü ve unutulmaz olur. 

Haberin Devamı


En zarif sigara içen kadın

Carol’da Cate Blanchett o kadar çok ve zarif sigara içiyor ki...Sinirlendiğinde, heyecanını yenmek istediğinde, kısacası neredeyse her anında...Doğruya doğru, insan filmden çıktıktan sonra bir tane tüttürmek istiyor (subliminal etkiye gel!)Bir yandan da sinemanın en iyi sigara içen kadın oyuncularını hatırlıyor.Bu konunun piri elbette Bette Davis.YouTube’da sigara içtiği sahnelerden derlenmiş bir kolaj video var, “Smoke Gets in Your Eyes” diye. Bir göz atın derim...Davis kadar olmasa da sigaraya başka bir seksilik katan diğer kadın oyuncu ise Rita Hayworth. Onu da anmadan olmaz. 


İki mühim nokta

Unutmadan iki noktayı belirteyim:Carol, Patricia Highsmith’in 1952’de Claire Morgan takma adıyla yayınladığı The Price of Salt adlı kitabından uyarlama... Ve bence film, en iyi kadın ya da en iyi yardımcı kadın oyuncu dallarında mutlaka ödül alır. Çünkü Carol’ın aşık olduğu Therese rolündeki Rooney Mara da gerçekten çok iyi.


Nasıl geçti habersiz hafta sonu

* Mitte hem ana mekanı hem de aşağıdaki gizli kulübüyle cuma gecesi çok yoğundu. Eğlenen kişilerden gözüme çarpanlar arasında Metin Hara ve Tuba Ünsal da vardı. 
* Cuma gecesi ise Soho House’un kulübünde Asena Erkin’e rastladım. Aynı gün boşanma davası sonuçlanan ve “Böyle de güzel boşanılabiliyormuş” diye konuşulan Asena, arkadaşlarıyla eğlenmeye çıkmış, gayet mutlu görünüyordu. 

Yazarın Tüm Yazıları