Tarkan doğru zaman trenini kaçırıyor

Albümünü hazırlarken kılı kırk yarar, hatta “Olmadı” deyip yeni baştan albüm hazırlayabilir.
O esnada aylar, yıllar geçer tabii.
Bu yüzden Tarkan albümleri hep beklenilen tarihten daha geç yayınlanır.
Meğer Tarkan klip işinde de fazla titizmiş.
Yolla klibinden sonra son iki aydır Beni Çok Sev şarkısına klip çekmeye çalışıyormuş.
Birçok yönetmenle görüşmüş.
Hatta o yönetmenlerden biri Ömer Faruk Sorak.
Ama bir türlü klip için önerilen hikayeleri beğenmiyormuş Tarkan.
Hatta bir yönetmenin klipte kendisini damat olarak gösterme fikrine hiç mi hiç sıcak bakmamış.
Malum, Beni Çok Sev en baştan beri düğün şarkısı kategorisinde değerlendiriliyor...
Tarkan’ın aşırı titizliği iyi hoş, ama bir yandan bu titizlik doğru zaman trenini kaçırmasına da neden oluyor.
Müzik sektörü eskisi gibi değil. Yeni video ya da şarkı için aylarca beklenmiyor.
Herkes daha hızlı hareket ediyor. Tarkan da bu hıza ayak uydurmalı...

Uyurken kimse çekilmemeli

Düşünün, uçaktasınız.
Çok yorulmuşsunuz, uykuya dalmak üzeresiniz.
O esnada ağzınız açık kalabilir...
Kafanız durmadan bir sağa bir sola düşebilir...
Her şey olabilir yani.
Uyurken görüntülenmek ister miydiniz?
Ben istemem, herhalde kimse istemez.
Aras Bulut İynemli de ayaklarını önündeki koltuğa dikmiş bir pozisyonda uyurken ya da uyumaya çalışırken görüntülenmiş.
Evet, pozisyonu hoş değil, abartılı.
Lakin tek bildiğim, uykuya geçme hali mahrem bir an, görüntü almaya lüzum yok.

O konserden geriye kalan

Açıkhava’daki Berkay konserinden sonra çıkan haberlere baktım ve aklımda kalanlar şunlar:
◊ İrem Derici onca gün hastanede kaldıktan sonra herkesin merak ettiği “geri dönüşü” için neden Berkay konserini seçti? Neden biraz daha bekleyemedi ve tek başına bir “geri dönüş” yapmak istemedi?
◊ Sadece birkaç haberde ve küçük detay olarak vardı: Aynı konserde Deniz Seki de özel olarak sahneye çıkmış. Ama “İrem Derici’nin geri dönüşü” doğal olarak ağır bastığı için Seki’nin sahne alışı çoğu haberde es geçildi. Yazık olmadı mı Deniz’e? Neden bunu düşünemedi?

Kulak asma Aleyna

Büyüklere her zaman kulak vermeli mi?
Neyi nasıl söylediklerine bağlı olarak değişir.
Aleyna Tilki ise Zerrin Özer’e kulak vermese de olur.
Çünkü Aleyna’yla ilgili bir soruya direkt, “Ukala ve küstah... Yaşından büyük konuşuyor” diyerek başlamış Özer. Fazla sert ve empatiden yoksun yani.
Neden büyükler başlarında kavak yelleri esen o ilkbahar yaşları unutarak böyle sert konuşmayı seçerler ki?

Koç dolunayı: Yine umut yine umut

Her ne kadar o gezegen şununla şu açıyı yaptı, güneş de artık bilmem ne evinde gibi açıklamalarından bir şey anlamasam da astrolojiyi seviyorum.
Çünkü bazen aşırı umut pompalıyor.
Bakınız perşembe gecesi de Koç dolunayıydı.
Ve okuduğum tüm yorumlarda üç aşağı beş yukarı şu cümleler vardı:
Hayatınızdaki bazı defterler kapanıyor… Yeni sayfalar açılıyor...
Bu dolunay yeniler için cesaretinizi toplamanıza yardımcı oluyor...
Böyle cümleler kulağa hep hoş geliyor kabul, ama bana mı öyle geliyor bilmiyorum:
Astroloji hep aynı cümleyi kuruyor kuzum.
NOT: Perşembe gecesi dolunayının görüntüsü hiç olmadığı kadar enfesti ama.

Sezon hızlı başladı

Yok, hızlı başlayan dizilerin yeni sezonu değil, gece hayatının sonbahar-kış sezonu.
Mekanların yeni sezonu gerçekten hızlı başladı.
Nasıl mı?
◊ Hafta içi Gümüşsuyu’ndaki eski Topaz’ın yerini Rana aldı.
Modern meyhane konseptindeki Rana’dan ilk izlenim: Topaz’a göre daha hafiflemiş daha gençleşmiş ortamı, eski Türkçe pop’lardan ve tatlı alaturkalardan oluşan müzikleri ve tabii klasikleşmiş manzarasına eşlik eden mezeleri mis.
◊ Pazar gecesi özel bir partiyle kapılarını açan La Boucherie salı gecesi bu kez resmi olarak, Murat Dalkılıç performansıyla -radyo dj’i ağzıyla konuşursak- sevenlerine merhaba dedi.
◊ Perşembe gecesi hem Fenix hem de Mitte açılış yaptı. Fenix erken saatlerde dolup taştı, Mitte ise sabah geç saatlere kadar Mikonos’taki Scorpios dj’lerinden Estray ile müdavimlerini coşturdu.
◊ People ise dün gece açıldı, onunla ilgili izlenimler pazartesiye...