Ayşe Arman bir dönem çok yazmıştı. Taksiye binen kadınların önünde mastürbasyon yapan taksiciyi.
Hatta olaya maruz kalan kadınlardan şikayetçi olmalarını istemişti.
İşte size yeni bir vaka daha.
Olayı yaşayan arkadaşım taksiye Bebek’ten biniyor.
Şoföre, "Ulus’a gideceğiz" diyor. Buraya kadar her şey normal. Bir-iki dakika sonra şoför trafiği bahane gösterip Arnavutköy’den gitmeye başlıyor.
Derken bir yokuş inişinde arabanın hızını azaltıyor.
O sırada tesadüf bu ya, arkadaşım cep telefonundan beni arıyor. Nerede buluşacağımızı filan konuşurken karşı taraftan bir çığlık duyuyorum.
Arkadaşım avazı çıktığı kadar şoföre bağırıyor, "Ne yapıyorsun sen?" diye.
Meğer taksi şoforü arka koltukta oturan arkadaşımın bacaklarına ellemeye başlamış.
Cesarete bakar mısınız?
Neye uğradığını şaşıran arkadaşım da can havliyle kapıyı açıp hemen kendini dışarı atıyor.
Neyse ki gaza basıp hızla uzaklaşan taksinin plakasını almayı unutmuyor: 34 TDS 24.
Arkadaşım bu iğrenç tacizi saklamadı, karakola gidip şikayette bulundu.
Ancak karakolda şöyle bir şey söylediler; "Plaka ikiz olabilir, yani sahte. O zaman bulmak zorlaşabilir".
Keza bu olasılık yüksek, çünkü arabanın üzerinde Etiler Taksi yazıyormuş. Sonradan anlaşıldı ki Etiler Taksi diye bir durak yok!
Kısacası tacizci şoför şimdilik lost oldu.
O yüzden tedbiri elden bırakmayın. Yapacağınız tek şey, bineceğiniz taksinin plakasına bir göz atmanız.
Kate Moss şovunun tıpkısını klibinde yapan kim
En son Gülşen’in yeni albüm fotoğraflarının Mert Alaş&Marcus Piggott ikilisinin bir moda çekimiyle birebir (her şeyiyle ama) aynı olduğunu yazmıştım.
Şimdi bir başka esinlenme daha söz konusu. Gerçi esinlenme diye kibarca yazıyorum ama olay esinlenme sınırını çoktan aşmış.
Sıla’nın "Kenar Süsü" adlı ikinci klibindeki peri kızı hali, ünlü marka Alexander McQueen’in 2006 sonbahar/kış defilesindeki Kate Moss’lu şovun tıpatıp aynısı.
Bu kez aynılığı keşfeden ben değilim, modayı yakından takip eden sevgili Ayşim Özgür.
Benzerliği teyit etmek için önce Sıla’nın klibini, sonra da style.com’dan Alexander McQueen defilesinin videosunu izledim.
Defilenin sonunda Kate Moss’un bir hologramı çıkıyor.
Uçuşan beyaz bir elbiseyle peri kızı gibi arz-ı endam ediyor Kate Moss görüntüde.
Ve bu haliyle aynen Sıla’nın son klibindeki gibi. Saç, elbise, her şey aynı.
Yani aslında Sıla, Kate Moss gibi demeliyiz tabii!
Yine de takdir etmeli. Kimin aklına geldiyse artık ta McQueen defilesindeki Kate Moss’u taklit etmek. Doğrusu sıkı moda takipçisiymiş, kutlamak gerek.
Teoman köye yerleşmiş bile
Açılır açılmaz Cihangir’in en popüler kafesi olan White Mill’de salı gecesi özel bir parti yapıldı.
300’e yakın kişinin tıka basa doldurduğu partinin ünlülerinden biri de Teoman’dı.
Epeydir gecelerde karşılaşmıyorduk Teoman’la, hissetmiştim bir eksiklik yani. Ama o kadar zayıflamış ki, sanki detoksa girip çıkmış gibi bir hali vardı Teoman’ın. Tabii ki o klişe, "Aa çok zayıflamışsın" muhabbetini yapmadım, ama şimdi burada yazıyorum, o da ayrı bir çelişki. Öte ve beri yandan bu klişe muhabbeti yapmamaya gayret ediyorum.
Çünkü insanlar "Naber, nasılsın" cümlesinden sonra artık hep şunu söyler oldu: "Biraz kilo mu aldın?" ya da "Aa, zayıfladın mı?"
Zayıflanan kişiye şaşırılıyor aslında, nasıl becerdiğine akıl sır erdirilemiyor.
Neyse bu mevzu daha devamı gelebilecek türden bir şey, şimdi satır arasında kaybolup gitmesin.
Tekrar Teoman’a dönersek... Hani "Köye yerleşeceğim" diyordu son röportajlarında Teoman, İstanbul’dan çok bunaldığının altını çizip.