Paylaş
◊ MasterChef neden bu kadar çok izlendi?
- Öncelikle programın arkasında çok iyi bir ekip var. İkincisi de herkesin kendini bulabileceği, ortak bir paydadır yemek. Elbette pandeminin de çok izlenmede etkisi var. Mesela geçen yıla göre bu yıl başvuran da çok fazlaydı. Düşünsene, 100 bine yakın başvuru vardı!
◊ Bu gece final var. Serhat ve Barbaros kapışacak. Favorini söyleyecek misin?
- Tabii ki hayır! (gülüyor). Ama ikisi de birbirine çok yakın, başa baş giriyorlar finale.
İkisi de yarışmayı domine eden karakterler. Serhat daha modern şef havasında. Teknikleri açısından. Yurtdışında eğitim görmüş. Barbaros ise iyi restoranlarda çalışmış, kendini geliştirmiş bir şef. Şöyle diyebilirim: Biri teknikte (Serhat) diğeri lezzette (Barbaros) üstün.
◊ O zaman ya teknik ya da lezzet kazanacak diyebilir miyiz?
- Bu geceki performanslarına, yapacakları tabaklara bağlı. Özellikle de son tabak. Çünkü kendilerini anlatan imza yemeklerini yapacaklar canlı yayında.
İMZA YEMEĞİM, KİLİS PIE
◊ İmza yemek demişken, seni anlatan imza yemek hangisi?
- Eskiden olsa kadayıflı karides derdim. 14 yıl önce yaptığım bir yemekti ve biraz da üzerime yapıştı. Şimdilerde beni anlatan imza yemek “Kilis Pie”.
Türk mutfağıyla yabancı mutfakların lezzetlerini birleştirdiğim tabakları seviyorum.
Kilis Pie da onlardan biri.
Klasik Kilis tavayla İngiliz mutfağındaki Shepherd’s Pie’ın bir karışımı.
◊ İki ülkede yaşıyor olmanın getirdiği bir sonuç galiba bu Kilis Pie. Ne dersin?
- Evet, bir bakıma öyle. Ama genel olarak mutfakları melezlemeyi seviyorum. Mesela Asya ülkelerinde çok fazla çalıştığım ve dolaştığım için Asya lezzetleriyle Türk mutfağını karıştırmak da hoşuma gidiyor.
DÖNERİ PAZARLAMAK İSTİYORUM
◊ Peki Türkiye’ye geldiğinde “Her zaman yerim” dediğin yemek hangisi?
- Döner! İyi bir döner için gitmeyeceğim lokanta yok. Sırf bu döner tutkum nedeniyle yurtdışında dönerin yeni nesil pazarlaması üzerine bir şey yapmak istiyorum.
◊ Şahaneymiş. Peki biz Türk mutfağını neden bir Peru ya da Tayland mutfağı gibi popüler kılamıyoruz dünyada?
- Çünkü ciddi pazarlama sorunlarımız var. Genel olarak Türk mutfağı bürokratik kanallardan pazarlanmaya çalışılıyor. Oysa yurtdışında çalışan çok iyi Türk şefler var. Tanıtım onlar üzerinden yapılmalı. Onlara destek olunmalı. İlla maddi destekten bahsetmiyorum, manevi destek de çok önemli.
HER AN SÜRPRİZ YAPABİLİRİM
◊ Türkiye’de restoran açacak mısın?
- Evet, teklifler var. Her an bir sürpriz yapabilirim.
◊ Finalden sonra Sidney’e mi dönüyorsun?
- Evet, hem restoranlarımdaki işler hem de çocuklarımı görmek için gideceğim. Ama mayıs gibi yeni MasterChef için geri döneceğim.
◊ Programdaki partnerlerini üç kelimeyle özetlesen. Önce Danilo...
- Enerjik, her daim pozitif düşünceli ve tabii eğlenceli.
◊ Mehmet Şef?
- Disiplinli, dürüst ve yardımsever.
◊ Kendinle ilgili en beğendiğin ve beğenmediğin özelliğin nedir?
- En beğenmediğim özelliğim çok sabırsız olmam! En beğendiğim özelliğim ise yaratıcı olmam.
◊ MasterChef Junior da başladı. Nasıl geçiyor çekimler? Çocuklar nasıl?
- Ortamımız hayli gürültülü (gülüyor). Özellikle Mehmet Şef’i çocukları disiplinli olmaya davet ederken görmek çok eğlenceli oluyor.
YANLIŞ BEKLENTİLERE KAPILMASINLAR
◊ Aşçılık son dönemin yükselen mesleklerinden oldu. MasterChef de bu ilgiyi daha çok parlattı. Aşçılar popstar gibi artık. Ne dersin?
- Doğru, ama bu işe girmek isteyen gençlerin yanlış beklentilere kapılmaması lazım.
Çünkü bu aynı zamanda çok zahmetli bir iş. İnsanlar eğlenirken sen mutfakta, çok sıcak bir ortamda, uzun saatler ayakta çalışmak zorunda kalıyorsun. Ünlü olmak ve sadece TV’ye çıkmak için şef olmayı düşünmek, iyi araba kullandığı için Formula 1’de yarışacağını düşünmek gibi anlamsız bir hayal. Yemek yapmanın içinde bitmeyen bir tutku olması lazım. Ben başka bir iş yapamam mesela.
Diğer taraftan da aşçılık dünyadaki en geçerli mesleklerden biri. Dilini dahi bilmeden bir ülkeye gidip oranın mutfağında çalışabilirsin.
◊ Sen hangi ülkeye gidip oranın restoranlarında çalışmak isterdin?
- Japonya! Eğer bir yıllık bir boş vaktim olsaydı, hiç düşünmeden Japonya’ya gidip sıfırdan oranın mutfağının inceliklerini öğrenirdim. Çünkü Japon mutfağında bir ahilik geleneği var. Ürüne, ustaya saygı çok güzel ve anlamlı.
Paylaş