Şehrin kurtarıcısı güncel sanat

Tek hareket sanatta var.
Mamut Art ve Artweeks Akaretler organizasyonları daha yeni bitti.
Özellikle Mamut Art’ta keşfedilecek çok sanatçı vardı.
Randevulu bir şekilde tüm eserleri gördük, genç sanatçıların hepsiyle tanışamasak da en azından instagram’daki tanıtım videolarını izledik.
Bomontiada’nın ortamı da güzeldi.
Monochrome’un açık alanında kahve içtik, oradan çıkıp ‘Bomonti’nin Lucca’sı Isola’da kokteyl içtik.

STEP İSTANBUL YENİ YERİNDE
Haftaya yine sanat hareketliliği var.
Tarlabaşı’ndaki Taksim 360 içinde Step İstanbul başlıyor.
Step, 18-22 Kasım tarihleri arasında genel ziyarete açık olacak.
Taksim 360’da ilk kez bir organizasyon yapılıyor. Şehrin pek bilmediğimiz, ‘dönüştürülmüş’ bir alanını görmek de ilginç olacak.
Bu arada Step İstanbul’un derdi malum, “sanatın ulaşılabilir” olduğunu göstermek.
CI yönetim kurulu başkan yardımcısı Rabia Bakıcı Güreli şöyle diyor:
“Contemporary İstanbul ziyaretçileri arasında yaptığımız araştırmalarda izleyicilerin yüzde 64’ünün sanat iştahı olan 35 yaş altı gençler olduğunu görmüştük.
Bu gerçekten yola çıkarak genç kitleleri daha yoğun olarak çekmek, heyecanlandırmak için Step ortaya çıktı.”

BASE’DE 102 SANATÇI
Bitmiyor, Step’le aynı anda BASE başlıyor.
BASE, yeni mezun sanatçı adaylarını profesyonel hayata geçişlerinde destekleyen yeni nesil bir platform.
Dolayısıyla sıfır kilometre sanatçıları yolun başındayken keşfetme şansı sunuyor BASE her seferinde.
20-25 Kasım tarihleri arasında Tophane’i Amire’de yapılacak BASE’in sergisine bu yıl 22 şehir, 32 üniversiteden tam 102 sanatçı katılıyor.
Bu rakamlar bile her haliyle heyecan verici.
Unutmadan, tüm bu sanat etkinlikleri randevulu gezilebiliyor.
Yani internet üzerinden online randevu alınarak...
Yine tekrarlıyorum: Şu sıra tek hareket sanatta. O da olmasaydı ne yapardık?

2+1 ev buluşmaları

Önceki gün mahalle kafesinde kahve içiyorum.
Hemen benim masamın önündeki dört kişilik bir grup yüksek sesle plan yapıyor.
“Bu gece size mi gidelim” diyor biri.
Öteki, “Tamam” diyor, “Fazla kişi olmasın ama.”
“Yemekleri ben yaparım” diyor grubun en az konuşanı.
Aralarında tanıdıklarım var.
“Çağırmazsanız baskın yaparım” diye laf atıyor, balıklama araya giriyorum.
Bugünlerde böyle: Evlerde buluşuluyor.
Herkes 100 kişinin toplandığı, çok tepki gösterilen o yalı partilerinden yapmıyor tabii. Memleket onlardan ibaret değil.
Makul sayıda insanın bir arada geldiği, 2+1 ev buluşmaları da yaşanıyor.
Ve böyle giderse mekanların işi daha da zor olacak gibi.