Pek sevgili Sevgililer Günü’ndeyiz

Sevgililer Günü.

Sevgilisi olanın da olmayanın da bir şekilde etkilendiği o aşk bombardımanı günü.

Kaçış olmadığına göre zevk almaya çalışmak lazım.

Mesela...

SEVGİLİN VARSA

◊ Halihazırda sevgilin varsa, bugün onun için farklı bir şey yap.

Rutin dışına çık.

En çok rutin öldürür ya aşkın gidişatını...

“Eve kapalıyız, ne yapacağım ki?” deme, kafayı çalıştır.

İlla bir şey bulursun.

Ama şunu da unutma:

Bazı sevgililer de üzerinde düşünülmüş, fazla planlı sürprizleri    hiç sevmez.

SEVGİLİN YOKSA

◊ Sevgilin yoksa da farklı bir şey yapabilirsin!

Deli misal:

Eski sevgililerini ara, teker teker sevgililer günlerini kutla.

Al sana heyecan ve kaos!

Not: Bu önerinin getireceği olası kavgaların sorumluluğunu üstlenmiyorum tabii...

VAR AMA ARAN İYİ DEĞİLSE

◊ Sevgilin
var da aran iyi değilse, bitti bitiyor gibiysen, arada derede bir vaziyetteysen bu
durumu bir günlüğüne unut. Yeniden tanışıyormuş gibi yap.

Onu evine davet edip beraber yemek ye.

Gün bitince de ayrıl, orijinal olabilir hani...

UZUN SÜREDİR YALNIZSAN

◊ Hiçbir şey yapamadıysan, yetmedi bir de uzun süredir yalnızsan, en yakın arkadaşınla birbirinizin yalnızlığına kadeh kaldır.

Sonra oturup ağlama tabii.

Bu iş böyledir:

Sevgilisi olan yalnız olana özenir, olmayan da sevgilisi olana da...

Film izleyeceksen...

Sevgililer Günü’nde aşk filmi izleyeceksen eğer...
Ya vıcık vıcık bir aşk filmi izle. Mesela “Titanic” gibi. Ya da alternatif sularda yüz. Mesela “Eternal Sunshine of the Spotless Mind” gibi.
Mesela Gain’de yayınlanan “Aşk Her Şeyi Affeder mi?” başlığında toplanmış 15 kısa aşk filmi gibi.
Olmadı, aşırı tutkulu bir aşk filmine sar.
Gaspar Noe’nin Mubi’de bulabileceğin “Aşk” adlı filmi gibi...

Kendini fazla ciddiye alanlar kulübü

◊ ÜNLÜ OLMANIN YOLU İREM DERİCİ Mİ YANİ?

İrem Derici eşittir konuşma kulübü gibi bir şey oldu.

Her yere konuk oluyor ve illa ki cımbızlanıp manşet olacak birkaç cümle saçıyor etrafa.

Bu kez de, “Starlarla ilişki yaşamadım.

Genelde yarı ünlü ya da ünlü olma yolunda ilerleyenlerle birlikte oldum.

Onlar için İrem Derici ünlü olmak için iyi bir yoldu.

Ağzımın payını aldım.

Onlar yılansa ben kobrayım” demiş.

İlişki yaşadığı tüm erkekleri bir kalemde çöpe atmış yani.

Geri dönüşüm seçeneğini bile işaretlememiş.

Derici’nin konuşmaları normalde eğlencelidir aslında.

Ama kendini çok fazla ciddiye alan açıklamalar yapmaya başladı.

Konuşmalarının en sıkıntılı ve sıkıcı tarafı bu.

◊ UZAYDAKİ KARA DELİĞİN KENDİSİ O TÜRKÜCÜ MÜ?

Kendini fazla ciddiye alanlar kulübünün diğer kadim üyesi Mustafa Topaloğlu.

“Uzaylı türkücü” lakaplı şarkıcı, Türkiye’nin uzay programı açıklanınca coşmuş, şöyle diyor: “Türkiye beni konuşuyor.

İnsanların ufkunu genişletmek için yıllarca uzay hakkında konuştum.

Ben makine mühendisiyim. İnsanlar reklam için konuştuğumu zannetti.

Hayır, bu bir bakıştı. 40 yıl önce uzaya teşvik ettim”.

Ne desek, hangi kara deliğe fırlatsak kendisini, beyhude bir çaba nitekim.

◊ DÜNYA HALKLARI BUNA HAZIR OLMAYABİLİR

Aleyna Tilki’nin özgüvenle kendini aşırı ciddiye almak arasında gidip gelen hallerine alıştık.

Ama çıtayı her seferinde yükseltiyor tabii, ona alışamadık.

Yeni klibiyle ilgili demiş ki:

“Dünyaya açılan bir proje olduğu için tipik Aleyna Tilki hareketleri var ama bir tık kaliteli olanı.

Klipte benim bilim insanı yönüm de var”.

Dünya halkları Aleyna’nın bir tık kaliteli hareketlerine ve bilim insanı yönüne hazır olmayabilir, benden uyarması...