Nilüfer Göle’nin sosyolojik simidi

Hemen öğrenildi; meğer Rahmi Koç Müzesi’ndeki defile+partinin organizasyonunu Fırat Kasapoğlu yapmış. Sağlam iş çıkarmış. Ki kendisi için bu çıtır çerez. Rock’n Coke’lardan sonra...

Gecenin sonunda bir kitap dağıttılar. "İstanbul Stil Peşinde" adlı bu albüm kitapta fotoğrafçı Martin Parr şehrin ünlülerini karelemiş. Onlardan biri de sosyolog Nilüfer Göle.

Başının üzerinde tuttuğu simitle Boğaz kenarında poz vermiş Göle.

Simidi stil bulduğu için mi yoksa o sırada acıktığı için mi?

Yoruma açık... Dedim ve karnım acıktı, iyi mi?

Başka ünlüler de var tabii kitapta...

Mesela hiperaktif insan Arhan Kayar. Nedense somurtmuş fotoğrafında. Arhan’la karşılaşınca durum anlaşıldı: "Valla fotoğrafçı Parr, şu an bir cangıldasın, sert bakmalısın dedi. Ben de öyle baktım". Yoksa Arhan hep güleryüzlüdür yani...

Nil Karaibrahimgil var ayrıca. Bir manavın önünde eline bir karpuz alıp poz vermiş.

Ama kıyafeti manavdan karpuz alacak kız gibi değil tabii, çok stil: Daha çok piyano dersinden kaçmış şımarık konsolos kızı havasında.

Eda Taşpınar’ı da unutmayalım. Kendisi malum, şu şehirde en pahalı elbiseleri giyip çıkaran şanslı kadınlardan. O da 360’ın tepesinde poz vermiş.

Ama o da ne? Bildik Eda Taşpınar tarzına göre fazla sade bir kıyafet üzerindeki.

Bir de objektife "kibritçi kız" edasıyla üzgün bakmış.

Sanki, "bu elbiseyi ben istemedim, zorla giydirdiler" der gibi.

Yoksa Parr, ona da mı somurt dedi acep?

Bağıra çağıra 80’ler

Evet itiraf ediyorum: 80’ler gibisi yoktu. Kim ne derse desin.

Justin Timberlake filan beni ilgilendirmiyor ben Kim Wilde geri dönsün istiyorum ya da David-Maddie’li Mavi Ay (koro jenerik şarkısını tekrarla: Some walk by night, some fly by day).

Eğer şarkılarla dahi olsa 80’lere ışınlanmak isteyeniniz varsa bu gece Balans’ta sadece 80’lerin hitlerinin çalınacağı karaoke partisi var. Saat 22’de başlıyor.

Son olarak, bir 80’ler haberi daha: "Tainted Love"ı söyleyen Marc Almond 2 Aralık’ta konser vermek üzere İstanbul’a geliyor. Almond’ın konseri Studio Live’da cereyan edecek.

Daha fazla 80’ler yüklemesi arzu edene ise şu siteyi öneririm, çok eğlenceli: http://seksenler.blogspot.com.

Öyle ki, sitede ’86 yılına ait TRT yayın akışı bile mevcut.

Ebru Akel böyle mi şov kızı olacak

Yakın zaman röportajlarından birinde Ebru Akel, "Şov girl olabilirim" gibi bir laf etmişti.

Hakkıdır, olsun tabii. Ama insan ona göre program seçer değil mi?

Geçenlerde gazetede öğleden sonra programına rastgeldik.

Yine Semra Hanım yanında. Ekstra iki tane ünlümsü insan da: Ozan Orhon ve Yeşim Erçetin.

Sürekli tabii bir vıdı vıdı söz konusu. Evlendik, ayrıldık, yeniden denesek mi, bilmem ne... Bu kısırdöngüden kurtarmalı kendini Ebru Akel.

Naçizane söylüyorum işte. Paldır küldür...