Nasıl geçti habersiz hafta sonu

◊ Karaköy’deki Naif adı gibi gerçekten naif, özellikle kahvaltısı pek nefis bir mekandır.
Lakin cumartesi gecesi mekanın hiç bilmediğim bir yüzüyle karşılaştım ve şaşırdım.
Meğer Naif’in üst katı cuma ve cumartesi geceleri gizli bir kulüp oluyormuş.
Bir aydır durum böyleymiş.
O gece müzik nefisti, kitle kıvamındaydı, avlunun duvarına yansıtılan video görüntüleri de öyle. Hafta sonları Naif’in gizli kulübüne uğrarım bundan sonra...
◊ Gümüşsuyu’ndaki Topaz makyaj tazeledi ve daha genç, daha sportif bir ruh haliyle gece hayatına geri döndü. Mekanın Dolmabahçe/Boğaz manzarası zaten hep göz alıcıydı. Şimdi mekanın kendisi de tam öyle...
Yenilenen menüden İskenderun karides, Gaziantep kuru patlıcan dolma, ciğer külbastı ve Bozcaada levreği tavsiye. Bardan ise mutlaka cin kokteyli menüsü istenmeli.
◊ Nişantaşı’ndaki Central büyük umutlarla açılmıştı ama bir türlü komşusu/rakibi Delicatessen gibi bir müdavim mekanına dönüşemedi.
Şimdi Central kapanıyor ve pek yakında yerine yeni bir mekan geliyormuş. Adı da Must olacakmış.
◊ Arnavutköy’deki Any artık klasikleşen çeşidi bol ve uzun, upuzun kahvaltılarının sonuna bir de canlı müzik performansları ekledi. Pazar akşamüstü tatlı tatlı takılmak isteyenler için bir alternatif yani.
◊ La Boucherie Dinner Theatre’ın cumartesi gecesi en dikkat çeken misafirleri bir köşede sessiz sedasız konuşup muhabbet eden Çağatay Ulusoy ve Oğuzhan Koç’tu.
Çağatay kafasına geçirdiği beresiyle gayet cool kendi halinde takılıyordu.

Ne zaman
TV karakteri oldu, bitti

Aylardır Anadolu’yu karış karış dolaşıp DJ’lik yapan, hatta Samsun’a daha önce de gitmiş olan sosyal medya fenomeni Kerimcan Durmaz’a neden şimdi saldırdılar?
Basit: Kerimcan televizyona daha sık çıkmaya başladı ve bir yarışmada jüri üyesi oldu da ondan...
Kerimcan’a verilen mesaj maalesef bu:
Snapchat aleminde istediğini yap, ama televizyonda görünme...
Nitekim Kerimcan’a saldıranların bağıra çağıra söylediği ilk şey neydi:
“RTÜK nerede?”
Ertesi gün mesaj yerine gitti ve jüri üyeliği yaptığı kanal Kerimcan’la yollarını ayırdı.
Yani aslında Kerimcan’a televizyonu yasaklamış oldular.
Tuhaf işler, organize işler...

Harun Kolçak’ın başarısı

Artık tüm albümler dijitalde.
Fiziki, yani CD olarak basılan albüm sayısı hayli azaldı.
Zaten herkes single çıkarıyor peş peşe.
Kısacası böyle bir dönemde bir albümün CD satışının yüksek olması bir başarı.
Önceki gün yapımcıların olduğu bir ortamda öğrendim:
Harun Kolçak’ın “Çeyrek Asır” albümünün satışı 100 bine doğru ilerliyormuş.
Sessiz sedasız, bağırıp çağırmadan...
Bu albümde en sevdiğim şarkı ise “Yanımda Kal”.
Harun Kolçak’ın Gökhan Türkmen’le beraber söylediği şarkı hâlâ çok çalanlardan biri.

Palyaço
Madonna

Miami Art Basel kapsamında Malawi yararına özel bir performans yapan Madonna, son turunda ufak ufak başladığı gösterisini bu kez daha da genişleterek yinelemiş.
“Tears Of a Clown” (Bir Palyaçonun Gözyaşları) adlı gösteride Madonna pembe, hantal palyaço kostümü ve peruğuyla sahneye çıkıyor ve daha önceki şovlarında yaptığı dansları karikatürize ediyor, tamamen uyduruk bir şekilde dans ediyor.
Yani yıllardır onun keskin koreografilerine alışmış olanlar için durum şaşırtıcı.
Yahut şöyle diyelim: Ne yapmaya çalışıyorsa vaziyet hayli hüzünlü...