Paylaş
Hatta bazı yerlerde yer sofrası dahi var.
Sahnedeki DJ ise sanki bir akrabanın düğünündeymişiz gibi meşhur pop klasiğimiz Firuze’yi çalıyor.
Oysa Firuze’yi çalan bildiğimiz ünlü DJ Valeron, kilimli etkinliğin sahibi ise Mykonos’un ünlü mekanı Scorpios...
İki gece boyunca Soho House’da organizasyon yaparak bir Mykonos çıkarması yaptı Scorpios.
İlk gece otel kısmındaki balo salonunu etnik bohem çabalarla mini bir Scorpios’a çevirdi.
Aslında teras için planlanan bu etkinlik yağmur nedeniyle balo salonuna indirilmişti.
“Keşke her şeye rağmen terasta kalsaydı” dedirten türdendi...
İkinci gece ise şef Alexis Zopas ve ekibi Scorpios menüsünden pek şahane yemekler yaptı Cecconi’s’te. Ardından tabii yine eğlence...
Haliyle Scorpios’un bu çıkarması şu söylentiye de neden oldu:
Mykonos’un ünlü kulübü İstanbul’a mı geliyor?
Aslında öyle bir şey ufukta yok.
Malum, Scorpios yazın başında Soho House ailesine katılmıştı.
Bu işbirliğiyle birlikte hızla İngiltere ve Amerika’ya açılacak Scorpios.
Aynı zamanda Mykonos’taki otelleri de bir Soho oteline dönüşecek yakın zamanda.
İstanbul çıkarması ise şimdilik sadece buradaki müdavimlere yapılan bir hoşluk.
Nitekim özellikle ikinci gecenin çılgın kalabalığı bu hoşluğun gayet sevildiğine işaret ediyordu.
Unutmadan: Mykonos bronzlaşma valisi Eda Taşpınar da iki gece boyunca Scorpios törenlerindeydi.
Nişantaşı’ndan Beyoğlu’na enerjik olaylar
Hafta sonunun diğer enerjik olayları ise şunlardı:
◊ Cumartesi gecesi Nişantaşı’ndaki Must geleneksel sezon açılış partisini yaptı.
Gecenin bitiminde bir grup Binbir Direk Sarnıcı’ndaki partiye aktı, bir başka grup ise Must’ın arka bahçesi Müştemilat’a...
Binbir Direk’e gitmeye üşendiğimden soluğu Müştemilat’ta alanlardandım.
Sahnedeki Can Aydın’ın performansını Engin Öztürk’le beraber izledik.
◊ Cuma gecesi ise yeni keşfettiğim, Barselona’nın küçük barlarına benzeyen Markus Tavern’deydim.
Galatasaray’ın arka tarafındaki Markus Tavern, aslında Maslak’taki Markus Ribs’in şubesi.
Ama daha dinamik ve hareketli olanı...
O gece Markus Tavern’de özlenen Beyoğlu kalabalığı vardı mesela:
Bienal için İstanbul’a gelmiş yabancılar ve dışarı çıkınca hep aynı insanları görmekten bıkanlara “Oh be!” dedirtecek türden kibar, medeni, kendi halinde eğlenen genç İstanbullular...
Bu arada Markus Tavern cumartesi gecesi yan komşuları Müz, Noh Radio ve Citizen’le beraber sonbaharın gelişini kutlayan ortak bir parti de yaptı, Equinox adında.
Uzun lafın coşması şu: Beyoğlu’nu Çukurcuma’ya bağlayan tarafa hayat gelmiş, bir yerinden yakalayın derim...
O ne yürüyüştü öyle
Tabii ki Jennifer Lopez’den bahsediyorum. Tabii ki Jennifer Lopez’den bahsediyorum. Google’ın görseller kategorisinin kurulmasına ilham kaynağı olmuş ikonik yeşil Versace elbiseyle tam 20 yıl sonra markanın defilesine çıktı Lopez. Defiledeki yürüyüşüne Instagram’dan anbean tanık olduk. Ve kesin olan şuydu: Lopez 20 yıl öncesine göre daha fit ve daha keskin hatlara sahip. Özellikle de bacakları.
Paylaş