MiniMüzikhol olayının anatomisi

Dolayısıyla eski-taze tüm Godet tayfası yeni üslerinde toplandı çok geçmeden.
Her şey gayet cool gidiyordu. Ta ki mekanın esas, yani ruhsat sahibi, gecenin son deminde kadın müşterilerden birine tecavüz etmeye kalkışana dek...
Olayı ilk kez Milliyet Cadde’de Ali Tufan Koç’un köşesinde (nam-ı diğer Parti Ajanı) okudum.
Cidden irkiltici bir olay. Birçok açıdan:
Düşünsenize, orası bir müdavim mekanı. Yani arkadaşlarınızla ya da sima olarak tanıdıklarınızla takıldığınız/eğlendiğiniz bir yer. Emin ellerdesiniz kısacası. Ortaya karışık bir ortamda değilsiniz.
Dahası, işletmecilerin tarzını/tavrını da biliyorsunuz.
Yıllar önce açtıkları yerlere gitmişsiniz. Medeni bir ortamdasınız yani. Aklınızdan “kötü” hiçbir şey geçmiyor, geçmez de...
Ama ne oluyor? Gecenin sonunda önce tartaklanıyor, sonra tecavüzden kılpayı kurtuluyorsunuz!
Bu durumda hem olayın öznesi hem de geriye kalan sağlar paranoya olmaz da ne yapar? “Hangi mekan daha güvenli?” diye düşünür. Sonra da, “Nereye gidersem, gecenin sonu karakolda ya da adli tıpta bitmez? Ve psikolojim sonsuza kadar yara almaktan kurtulur?” diye...
İşletmecilerin bu berbat olaydan sonra mekanı kapatmaları yerinde bir davranış.
Ama yine de esas ev sahibi onlar. Kimse ruhsat sahibini filan tanımaz ki! Onları tanır.
Ne olursa olsun, daha tedbirli olmaları gerekiyordu.
Daha gözleri açık.
Bu çirkin olayda onların da sorumluluğu var.

Kadınların ‘riskli’ gece hayatı

Bu olay bir kez daha hatırlattı; gece hayatı BAZEN (genelleme yapmayalım, her zaman değil) kadınlar için bir tık daha riskli.
Tacize uğrayabilirsin, seninle tanışmak isteyen biri bu işi medeni yollardan yapmaz ve mafyatik yöntemlere başvurabilir ya da daha ekstrem, birden böyle incitici bir olayın içinde bulursun kendini...
Eski sevgili de tehlikedir! Meşhur bir mekanda (gözümle görmedim, ama anlatmışlardı) bir kadın eski sevgilisi tarafından saçlarından sürüklenerek dışarı çıkartılmıştı mesela...
Kadın için diğer kadın da tehlikedir!
Birden seni kendine rakip gören mekandaki diğer sarışın karakter üzerine çullanabilir, “saç başa” tabir edilen o dişi kıyamet kopabilir. Bu tasvirlediğim olayın bir benzerini ortaya karışık meşhur yazlık mekanlardan birinde bizzat görmüştüm, of of fenaydı!
Peki şimdi soruyorum; gece hayatında bu tarz olaylar yaşamış kadın okurlara... Anlatın, mail atın, paylaşın...
İsminiz geçmemek suretiyle yayınlayayım...

Defne’nin kocası

Defne’nin “son gecesi”ni analiz etmeyi bıraktık, şimdi geride kalan kocasının ölümden sonraki “ilk gecesi” sorgulanıyor.
Nasıl dışarı çıkabilir? Nasıl alkollü bir yere gider? Arkadaşlarıyla nasıl gezer? Hatta bu yanındaki sarışın kim?
Kafalardan böyle absürt sorular yükselince adam da açıklama yapmak zorunda kaldı haliyle.
“Aslında şöyle, aslında böyle” diye. Gayet yorucu...
Acı sadece eve kapanarak mı çekilir? Ya da acı çekmenin tek mekanı ev midir? Evden çıkıp sokaklara karıştığınızda acınız biter mi yani?
Tamam şekilciyiz de, bu kadar şekilci olmak da iç bunaltıcı yahu.
Acı çekmenin kuralı-kaidesi-ele güne karşısı yok.
O yüzden karışmayın, üstüne gitmeyin, deşmeyin...

Kelebek farkı

Lady Gaga’nın Grammy törenine Hüseyin Çağlayan kapsülü/yumurtasıyla gelmesi ve yıllar önce bunun içine Bennu Gerede’nin girmiş olması Kelebek’te şahane haber oldu.
En ince ayrıntısına kadar.
İri puntolarla...
Hep aynı “bizimkilere” teslim olduğumuz kısır magazinden sonra bu tür haberler kesinlikle çok ferah geliyor.