Mevzular arası trekking

- ESKİŞEHİR’E YAKIŞMADI

Eskişehir’de nü resimlerin ağırlıkta olduğu bir sergi açılmış.
Gel gör ki, Belediye Başkanı’nın da katıldığı açılış sonrası tüm resimler duvardan indirilip ters çevrilerek yere konulmuş.
Sergiyi gezmeye gidenler bu ani sansür karşısında şaşkın tabii.
Olayın kimin direktifiyle gerçekleştiği de meçhul.
Radikal’deki habere göre bin türlü teori havada uçuşuyor.
Birinin ya da birilerinin işgüzarlık yaptığı ortada.
Ne olursa olsun, bu olay Eskişehir’e hiç yakışmadı, orası kesin.

- HAVADAR İNTERNET

THY sadece Los Angeles uçaklarında internet bağlantısı sağlıyor sanıyordum, yanılmışım.
Uzun uçuşlardaki çoğu 777 tipi uçakta meğer internet varmış.
Denk gelmenize bağlı yani...
Hafta sonu yaptığım New York uçuşunda internet vardı.
Ve havadayken tam iki saatimi internette geçirdim.
Elbette çok hızlı değil bağlantı, bazen çok yavaş.
Ama iş görüyor, önemli olan da bu.
Ve herkesin uyuduğu saatlerde bağlanılırsa daha hızlı internet.

- ÜNLÜ ÇOCUKLARININ İŞİ ZOR

Bir ünlünün çocuğu olmak herhalde dünyanın en zor şeyi.
Çünkü ne yaparsan yap, hep bilmem kimin oğlu/kızı diye anılman kaçınılmaz.
Bir yandan da hemen tanınıyorsun, o yanı da şahane bir hafiflik sağlıyor.
Şu sıra İbrahim Tatlıses’in oğlu İdo DJ’liğiyle, Sezen Aksu’nun oğlu Mithat Can ise Pis’Ton adlı yeni müzik grubundaki müzisyenliğiyle ön planda.
Sadece kendi isimleriyle anılmaları için elbette zaman gerekiyor.
Ve tabii yaptıkları iş konusunda istikrarlı olmaları.
Kalıcı olmaları sabırlarıyla doğru orantılı yani...

- İKİ YENİ MEKAN

Emre Ergani Ortaköy’deki kulübü Blackk’i kapatıp yeni bir şey yapmak istiyordu.
Sonunda dediğini yaptı.
Case adlı yeni kulübünün kapılarını ilk kez dün gece açtı Ergani.
Yakın zamanda bir yeni mekan daha geliyor.
O da Tepebaşı’ndaki Bird’ün Flamingo adlı projesi.
Taksim’deki Ceylan InterContinental Oteli’nin giriş katında açılacak mekan Papermoon ayarında bir yer olacakmış.
Merakla beklemedeyiz...

- ANKARA’NIN ‘EN’LERİ

Ankaralı yaşam tarzının ‘en’leri yazısına “tespitler şahane” diyen de oldu, “yeme-içme kısmı eksik kalmış” diyen de...
O zaman bir-iki tane ekleme daha yapayım.
En Adanalı: Adana Sofrası
En İngiliz pub’ı: Tunus Caddesi’ndeki Newcastle. Bir şubeleri de Tepe Prime’da var.
En Asmalı havası: İrili ufaklı yan yana barları nedeniyle Bestekar Sokak.
En iyi alternatif performans mekanı: IF Performance Hall.

- TWITTER FENOMENLERİ

Artık hayatta Twitter ünlüsü/fenomeni diye bir kategori var.
Takipçilerinin sayıca çokluğuyla orantılı olarak önce ünlü, sonra da fenomen oluyorlar kolayca.
Ama mümkünse gün yüzüne çıkmamaları gerekiyor.
Ya da çıkarlarsa daha dikkatli olmaları.
En son mesela, bir Twitter fenomeni/ünlüsü bir yarışmaya katılmış ve ilk soruda elenmiş.
Elenince de içinden çıktığı mecrada alay konusu olmuş.
Çünkü kendine fazla güvenli, fazla ukala bir profil çizmiş ekranda.
“Şu kadar takipçim var” filan diye böbürlenmiş...
Sosyal medya ünlülerinin düştüğü hata da bu işte:
Hem çok ciddiye alıyorlar bu durumu hem de takipçi sayısı eşittir etkin olmak diye algılıyorlar.
Oysa hiç de öyle değil.
Yüksek erişim her zaman etkin olma gücünü beraberinde getirmiyor ne yazık ki...