Paylaş
Hayko Cepkin ise yine aynı gün Çanakkale’de...
Ama her iki konser de belediyeler tarafından aynı gerekçelerle iptal edildi ve ileri bir tarihe ertelendi:
“Ülkenin içinde bulunduğu olumsuz koşullar, terör olayları ve artan şehit haberleri...”
Belki bu şekilde başka konserler de iptal edilmiştir.
Bunlar duyduklarımız.
Doğrusu belediyeleri anlamak mümkün değil.
Bu ülke insanı zaten bir yıldır giderek artan terör olaylarıyla yaşıyor.
Bombalamalar bir yandan şehit haberleri diğer yandan...
İnsanın bu yüzden sorası geliyor: Olumsuz koşul diyorsanız onlar hep vardı, madem öyle neden konser düzenlemeye kalkıp iki gün sonra iptal ediyorsunuz?
Keza bir yıldır şunu da tartışıyoruz.
Terör olayları nedeniyle eğlence hayatı durmalı mı durmamalı mı?
Gündelik hayatın durmadığı ortada.
“Hayat dursun” denince akla gelen de bir tek konserler oluyor!
Ama bu da çocuk oyuncağı değil ki...
Hem bir sektör bu. İnsanlar para kazanıyor. Hem de eğlence -beğenin ya da beğenmeyin- insanlar için bir ihtiyaç, bir deşarj hali.
Benim vardığım sonuç şu: Tüm bu konser iptalleri, duyarlılık gösterişinin en kolay yolu.
Ne olacak deniliyor, iptal et gitsin...
Yeter ki duyarlıyız imajı verelim diye düşünülüyor.
Böyle böyle hem bir sektör çökertiliyor hem de o konsere gidecek insanların morali...
Biri iptal oldu,diğeri 100 bini aşmayı bekliyor
Malum, iki önemli modern sanat fuarı var İstanbul’un.
Biri daha köklü, Contemporary İstanbul.
Diğeri ise daha yeni, ArtInternational.
Geçen ay ArtInt.’ın bu yıl yapılmayacağı açıklandı.
Neden olarak da katılımcı galerilerin güvenlik endişeleri öne sürüldü.
Kulislerde, ekonomik sebepler de olduğu konuşuldu ama varılan sonuç aynıydı işte: İstanbul için çok önemli, genç bir fuar bu yıl ‘ara’ vermişti.
Yani bu yıl elimizde bir tek ‘eski dost’ Contemporary var. Onlar da önceki gün bir basın toplantısı yaptılar.
Bu olumsuz atmosfer içinde Contemporary’cilerin verdiği şu bilgi neyse ki iç ferahlatıcı oldu: Bu yılki ziyaretçi sayısının 100 bini aşacağını düşünüyorlarmış.
Bunaldım diyorsanız...
Dün cruise’lar bugün bunlar, içimiz bunaldı iptal ya da erteleme mavzularından diyorsanız haklısınız.
Ama durum bu.
Dillendirmek, yazmak gerekiyor.
Ve çözüm bulmak, destek olmak.
İşe sadece “eğlence işi bunlar” diye bakmamak...
Bakış açılarını yukarıya çekmek...
Tek derdim bu.
İstanbul popüler mekan Top 10
(14-21 Mayıs tarihleri arasında)
1. Zuma / İstinye Park (Geçen hafta: 1)
2. Cecconi’s / Tepebaşı (Geçen hafta: 2)
3. Efendi / Nişantaşı (Geçen hafta: 4)
4. Mitte / Karaköy (Geçen hafta: 3)
5. Hudson / Arnavutköy (Geçen hafta: 7)
6. Any / Arnavutköy (Geçen hafta: 10)
7. Alexandra / Arnavutköy YENİ
8. Teras Emirgan / Emirgan (Geçen hafta: 5)
9. Lucca / Bebek (Geçen hafta: 8)
10. Kilimanjaro / Bomonti (Geçen hafta: 6)
Bizdeki mekan gerçekleri
◊ İşletmeci her zaman, “Çok yatırım yaptık, çok harcadık” demeyi sever.
◊ Ama mekanın kimliği, atmosferi illa ki bir şeye, bir yerlere benzer.
◊ Menüler üç aşağı beş yukarı aynıdır. Et-tavuk-balık-makarna-pizza... Kimseler de bir Peru mutfağı yapayım demez, riske girmek istemez. Bahane de hazırdır: “Türk müşteri anlamaz.”
◊ Servis elemanları ya aşırı ilgilidir ya da aşırı ilgisiz...
◊ Müşteri de kıldır, “Salatamda şunlar şunlar olmasın lütfen” der ya da var olan yemeği baştan aşağı değiştirebilir...
◊ Barlarda hep aynı müzik çalar.
Paylaş