Kişiler arası trekking

MUSTAFA SANDAL
Mecmua Dergisi’ne Emina’yla birlikte verdikleri pozlar nefis. Emina’ya olan aşkını samimi bir şekilde anlatışı da...
Peki Gülben Ergen’e “Şıkır Şıkır” şarkısı yüzünden açtığı dava?
Eğer o şarkıyı sadece single için düşündüler ve aralarında bu şekilde bir konuşma geçtiyse Sandal sonuna kadar haklı.
Ama belli ki her iki tarafta da öyle bir düşünce yokmuş.
Sandal zaten kendi albümüne almak istiyormuş şarkıyı.
Gülben ise yeni çıkardığı albümüne çoktan şarkıyı koymuş.
Bu arada “yazılı izin” konusunda Mustafa Sandal’ın haklı çıkacağından emin değilim.
Çünkü zaten single çıkmadan önce hem şarkıcının bestecisinden hem de söz yazarı olarak Mustafa Sandal’dan muvafakatname alınmıştır.
İzinsiz girmesi imkansız yani Gülben’in albümüne.
Anlaşılan o ki, bu dava öyle bir anda “tıkır tıkır” çözülecek gibi bir şey değil.

TUBA ÜNSAL
Milliyet Ekler’den Pelin Çini’ye verdiği röportajda şöyle demiş:
“Birçok kadın ne yazık ki anne olduktan sonra kendini bırakıyor. Hatta yapılan bir araştırmada anne olduktan sonra kadınların zekalarında belli bir gerileme olduğu dahi tespit edilmiş. Ben buna izin vermeyeceğim.”
Birçok anne bu laflara köpürecektir.
“Bize gerizekalı mı demek istiyor” diye Tuba’ya karşı çıkacaktır.
Tuba’nın okuduğu o “bir araştırma”nın doğruluğunu bilemeyiz ama şu da bir gerçek:
Çocuğu olunca birçok anne kendini gerçekten bırakıyor. “Salıyor” yani, kendisiyle ilgilenmiyor.
Tuba’nın asıl kastettiği bu “salma” durumu bence.

SEDA-TUNA
Tuna Kiremitçi-İclal Aydın aşkına “gamze” lafı damga vurmuştu. Gamze aşağı gamze yukarı, gamzeli günlerdi yani. Tam gamzeleri unuttuk derken Seda Sayan yeniden hatırlattı işte, gamzelerin lanetini...
Tuna’nın gamzelerine vurulmuş çünkü Seda Sultan.
Artık sevgili Tuna’dan tez zamanda bir “Gamzelerim ve başıma gelenler” yazı dizisi bekliyoruz.

EYŞAN ÖZHİM
Hem medyanın güzellik takıntısını hem de hakkında çıkan “kilo aldı, hoş olmadı” tarzı haberleri protesto etmek için Cihangir’de köylü kadın kılığına girmiş.
Kendini çirkinleştirdiğini filan düşünmüş ama yanılmış işte. Çiçekli şalvar giyince çirkin mi olunuyor?
Gerçekten çirkinleşecekse Charlize Theron’un “Monster” filmindeki halini örnek alsaydı ve keşke böyle saçmalamasaydı...

Türkler’in Twitter’la imtihanı -2-

Sosyal medyada herkesin gerçekten bir fikri var mı?
Bence yok.
Her kafadan bir ses çıkıyor, herkes kendi fikrini söylüyor gibi görünüyor.
Oysa bir-iki tane genel geçer fikrin peşinden sürükleniyor çoğunluk.
Onlar retweet edilip duruluyor. Özgün fikir beyan eden yok.
Çünkü hem oturup düşünmeye vakit yok.
Hem de kimsenin buna ilgi gösterdiği yok.

Zeynep ve Uzay

Yıldız Tilbe sayesinde Uzay Heparı’lı günler yeniden gündeme geldi.
Yaşasaydı, hakkında söylenenlere yanıt verir miydi vermez miydi bilmiyorum. (Bence umurunda olmazdı.)
Ama Uzay’ı en iyi anlatacak kişilerden biri Zeynep Tunuslu.
Hem Uzay’ı hem de şimdiye kadar anlatmadığı kadar “kendisini” anlatsın istedim Zeynep.
Çok güzel bir bayram röportajı oldu.
Şimdiden söyleyeyim dedim, ısrarla bekleyin...