İstiklal’in hafızası çoktan silindi

 İstanbul benzeri eski şehirlerin merkezi noktalarına oradan bakmak bile yeterli.
O şehirlerde bin yıldır aynı taşlar sokaklarda.
Değiştirmemişler. Saygı duyup özen göstermişler.
Çünkü kent hafızası denen bir şey var. O taşların üzerinde yürüdüğünde ve tüm o eski binalara baktığında hem geçmişi hem de şu anı aynı anda yaşayıp mutlu oluyorsun.
Biz ise o noktayı çoktan geçtik.
Taşlar değil bir kez, onlarca kez değişti. Hafıza filan kalmadı.
İstiklal Caddesi’nin, yenilendiği halde şiddetli bir yağmur sonrası anında kaypaklaşıveren granit taşları üzerinden kaç kez seke seke yürüdüm sayamadım, sayamadım.
Şimdi bir kez daha: Gıcır sanal görüntüler eşliğinde sunulan yeni granitler...
Bari yeşil olsun, aralara ağaç dikilsin deniliyor da, sorun bu da değil.
Sorun galiba özde: Bitmek bilmeyen yenileme iştahında.
Yenileye yenileye cadde kötü bir şekilde eskidi, onu gören yok. 

Zekice

Booking’in “Açığız” ilanları.
İnsan önce yurtiçi rezervasyonları açıldı sanıyor.
Ama dikkatli bakınca anlıyorsun, meğer yurtdışı rezervasyonları için yapılan bir ilanmış bu. 

Buna karşıyım

Eğlenen insanları yanlış bir şey yapıyormuş gibi göstermeye...
Eser Yenenler ve Murat Boz ikilisinin başını çektiği villa partisinden bahsediyorum.
Tamam konu tatlı, konu çekici.
Ama Eser Yenenler’in evinin alt katına DJ seti, müzik tesisatı filan yapması, orayı bir gece kulübü gibi döşemesi sanki fena bir şeymiş gibi sunuluyor.
Yapabilir, tamamen kendi zevkidir.
Eğlenmek yahut eğlenmek için özen ve çaba göstermek asla kötü bir şey değildir.

Sosyal hayatın konuştuğu iki etkinlik

Aslında ikisi de çakışıyor.
Çünkü 19 Mayıs’a denk gelen hafta sonu düzenleniyorlar.
Biri, yıllardır farklı yerlerde yapılan ELLE Weekend.
Diğeri, bu yılki temasını “Dünyadan Çıkış Yolları” olarak belirleyen Cappadox.
Müzik, çağdaş sanat ve gastronominin bir arada olduğu Kapadokya’nın mini festivali Cappadox’un temasının açılımı gerçekten güzel.
Katılımcılarını şuna davet ediyor:
“Henüz var olmayan, görünür olmayan ama gelmekte olan dünyayı hayal edip dönüştürecek kadar cesur olmaya...”
Ben Cappadox’ta -bedenen- a ama Cappadox’un çağrısına uyup o hafta sonu ELLE Weekend’de gelmekte olan o dünyayı hayal edeceğim.
Ne de olsa ruhumuzu istersek her yerde gezdirebiliriz değil mi?