Hakan Yıldırım kayıp kıyafetleri anlatıyor

Öyle ki yine binbir türlü söylenti dolanıp duruyor ortalıkta.
“Aslında koleksiyon yetişmemiş. Kaybolma hikayesine inanmadım” diyen de çıkıyor.
“Hakan ANDAM Ödülü’ne layık görüldüğünde de torpille kazandığına dair isimsiz bir mail yollanmıştı tüm Fransız moda camiasına. Kesin yine öyle bir engelleme söz konusu” diyerek geçmişle bağlantılar kuran da olabiliyor...
Söylentilere, komplo teorilerine kulak vermeyi kesip bizzat Hakan Yıldırım’a sormak istedim her şeyi.
Kıyafetler nasıl kaybolmuştu?
Kıyafetleri teslim etmeyen kargo şirketinin adı neden açıklanmıyordu?
Hakan kıyafetler kaybolunca ne hissetti, ne yaptı? Ve daha bir sürü soru...
Şimdi söz, bu konu hakkında hiç konuşmayan Hakan Yıldırım’da.

“ENGİN CEHALET VE HAYAL GÜCÜ!”

“Hâlâ Paris’teyim ve söylentilerin ne olduğunu hiç bilmiyorum.Sen de biliyorsun ki Türk insanı kendi hayal gücünü mutlaka işin içine sokmak zorunda!
Biz bu sezon yeni koleksiyon için şöyle ilerledik: Daha önceki tüm sezonlarda koleksiyonlar hep defileden sonra satışa çıkmıştı.
Ama bu sezon 26 Eylül’de, yani Paris Moda Haftası’nın başlama tarihiyle beraber, koleksiyonum satış showroom’unda yerini aldı. Tabii ki ana şov parçalarımız orada değildi.
Bu parçaları defileden önce göstermek istemediğimiz için onlar benimle beraber eş zamanlı bir şekilde, yani 29 Eylül’de Paris’te olacaktı. Ama maalesef o tarihte elimizde değillerdi.
Araştırmalar, soruşturmalar başladı.
Nereye teslim edildiği bir türlü çıkmadı ortaya. Hâlâ da bilinmiyor...
Şirketin ismini vermiyorum. Çünkü hukuki işlem başlatıldı. Şu an Paris’teki avukatım konuyla ilgileniyor. Bizim bu konuda açıklama yapmamızı, isim vermemizi istemiyor.
Benim için elbette çok zor oldu.
Maddi olarak büyük para kaybettim. Çünkü şov için çalışacak herkesin parası önceden ödenmişti. Şov mekanından tut da aklına ne geliyorsa... Beni teselli eden, sevindiren tek şey ise Hakaan markasının bu sezon en yüksek siparişleri alması oldu.”

Daha önce de olmuştu: Paris laneti!

Hakan Yıldırım’ın Paris macerası 2010 yılında Fransız Kültür Bakanlığı’nın başarılı/genç tasarımcıları desteklemek amacıyla verdiği 220 bin Euro’luk ANDAM Ödülü’nü kazanmasıyla başladı.
Ödülü kazanmasıyla beraber türlü aksilikler arka arkaya geldi.
Önce ödülü torpille kazandığına dair bir mail yollandı Fransız moda camiasına.
Ardından Paris’teki ilk şovunun resmi takvimde açıklanan tarihi bir anda değiştirilip “off” bölümüne alınınca gözler yine ünlü modacıya çevrilmişti.
Yıldırım ise tarih değişikliğini bizzat kendisinin istediğini açıklamıştı:
“O gün defile yapsam bir işe yaramayacaktı. Çünkü davet edilen birçok iyi ismi ve alıcıları Milano Moda Haftası’nın hemen bitiminde toparlamak kolay bir şey değil. Sonuçta o insanların gelmesi de önemli. Altın günü yapmıyorum ki!” (İnternetten okuyanlar ışınlanınız: 29 Eylül 2010 tarihli yazı.)
Kısacası: Hakan Yıldırım’ın kayıp defile kıyafetleri, Paris’te başına gelen ilk olay değil. İnsan haliyle düşünmeden edemiyor,  “Lanet mi var Hakan Yıldırım’ın üzerinde?” diye...

Şehir Atlası

-TAM BAĞIMSIZLAR BU GECE SALON’DA
Bant Mag. ekibinin Jameson desteğiyle düzenlediği Demonation Festivali bu akşam İKSV Salon’da yapılıyor. Festivalin içeriğini takipçisi biliyor, ama bilmeyenlere ana ruhu özetlemem gerek elbette: Demonation’a herhangi bir plak şirketine bağlı olmayan, kayıtlarını kendi imkanlarıyla yayınlayarak müzik yapan gruplar katılıyor.
Yani geleceğin gruplarını tanımak için Demonation iyi bir fırsat...
-MAGIC MIKE STRİPTİZCİLERİ İÇİN
Dün gösterime giren Magic Mike/Striptiz Kulübü filmindeki dansçıların yerli versiyonlarını görmek istiyorsanız, bu akşam Tepebaşı’ndaki Xlarge’a uğrayın derim. Mekanda, tıpkı filmdeki gibi kışkırtıcı şovlar yapılıyor.
-URBAN LOUNGE GELİYOR
Cihangir’de sürpriz bir mekan açılıyor. Hem kafe hem restoran hem de kulüp olarak “üçü bir arada” hizmeti vermeye hazırlanan Urban Lounge. Haftaya cuma açılacak mekanın gece hayatına hareket getireceğine kuşku yok.