Paylaş
Ama sonra serzeniş dozunu bir el daha artırdı: “Sitem değil gerçeklerdi. En çok çalışan sanatçıyım. Geçmişte Sıla ve Hande Yener’in hakkının yendiği zamanlar oldu ama Göksel’in değil, hiç kusura bakmayın. Doğruları söyleyince sevimsiz olunsa da ben doğruları söylemekten yanayım.”
Geçmişte kimin hakkı yenmiş, ne olmuş onları bir kenara bırakıp Göksel’in ödül almasını sağlayan Bende Bi Aşk Var albümüne bakalım.
Albümde 10 şarkı var. Ve 10 şarkının dokuzunun söz ve müziği Göksel’e ait.
Albümün en favori hiti Uzaktan.
Bu şarkıyı Acıyor ve Yalnız Kuş takip ediyor.
Kısacası Göksel yüzde 90’ını kendisi yazıp bestelediği bir albümden üç hit çıkarmayı başarmış.
Bu da bir çalışkanlık/başarı örneği değil mi?
Demet büyük olasılıkla “en çok ben çalışıyorum” derken konserlerini, ekstralarını akıllara düşürmek istiyor.
Ama Göksel’in koca albümü tek başına kotarmış olmasını, yani o emeği de görmezlikten geliyor.
Murat Boz’un ‘Vazgeçmem’i
Anladınız, bugün biraz Türkçe pop cuması... Oradan yol alıyoruz. Sırada Murat Boz’un Vazgeçmem adlı yeni şarkısı var.
Şarkı gayet yabancı hitler gibi, kulüp zıpkınlığında açılıyor.
“Haydi bir dön bak geriye” kısmına geçtiği vakit bildik Türkçe pop sularına/melodilerine geri dönüyor.
Nakaratta ise Yakar Geçerim’i anımsatan bir altyapı kulakları sarıp sarmalayıp aşinalık kategorisinden şarkının aklınızda kalmasını sağlıyor.
Sonuçta Murat Boz iyi formüle sahip, kapsama alanı geniş bir dans şarkısı bulmuş, fitleştirdiği bedenine ve popstar konumuna (nihayet) uygun olarak...
Tek takıldığım, Deniz Erten’in şarkıda “kalp” kelimesini bol keseden kullanması ve nakarattaki “gibi”nin fazlaca yayılarak bir sonraki kelimeyle birleşmiş gibi söylenmesi oldu. O kadar da olur diyelim...
PSY’ın ‘Gentleman’i
Bu yazıyı yazarken YouTube’da 142 milyon küsur tıklanması vardı Gentleman şarkısının.
Tamam, Gangnam Style’ın devamı gibi bir şarkı.
Yeni dans figürü de öyle...
Ama bu PSY’ın asıl sırrı videolarındaki anarşist tavrı.
Mesela bu klipte de kadın-erkek ilişkilerindeki kimi yerleşmiş kalıplarla gayet güzel dalgasını geçiyor.
Flört ettiği kadının altından sandalyesini çekiveriyor.
Onun karşısında hapur hupur yemeğini yiyor.
Kardiyo üzerinde koşusunu yaparken ‘stop’ düğmesine basıp kadının düşmesine neden oluyor.
Tüm bunları yaparken de PSY’a kızamıyorsunuz:
Çünkü smokin giymiş bir ergen gibi...
Mahallenin bebek, daha doğrusu yanak suratlı kötü çocuğu gibi...
Az sonra tüm yaptıklarından dolayı özür dileyecekmiş gibi...
Deli gibi seks yapmak istiyormuş da, aslında kimse onunla beraber olmadığı için herkesten intikam alıyormuş gibi...
Fit ve iyi dans eden tüm popçuların ciddiyetiyle şahane dalga geçiyormuş gibi...
Evet, PSY’ın asıl tık sırrı bunların toplamında galiba!
Paylaş