Eylül Bodrum’undan notlar

Kimine göre öyle kimine göre değil. 

Eylülün ilk hafta sonu Bodrum’una bakınca ise durum şuydu: 
* Popüler simalar, iş dünyası ve onlarla görünmeyi sevenler, soluğu Yunan şarkıcı Antonis Remos’un Anjelique’teki konserlerinde aldı. 
Ayrıca Bella Sombra ve Maça Kızı’nda yapılan düğünlerde boy gösterdi. 
* Daha bohem takılanlar, gerçekten öyle yaşayanlar ve yine onlarla görünmeyi sevenler ise Yalıkavak Xuma Beach ve özellikle cuma akşamı Levent Özçelik’in DJ kabinine geçtiği Gündoğan’daki Sail Loft’taydı. 
İlk kategoriyi biraz daha açalım, ne olup ne bitti gözlemleri sıralayalım...
Remos ilk gecesinde daha çok eğlendi, eğlendirdi.
Hatta ön sıralardaki iş dünyası halay bile çekti.
Saat 00.30 sıralarında başlayan konser, sabaha karşı 05.00 dolaylarında sona erdi, midesi kazınan birer birer Nusr-et’e damladı.
Remos’un Yunanistan’daki performansını izlemiş olanlar bu uzun performans durumuna alışkın.
Keza Remos da öyle. 
Il Riccio’da konaklayan Remos, ertesi gece aynı saatte yeniden sahne aldı ve yine sabahlar olmasın...
İki gecelik konser maratonu boyunca, “Remos hiç para almadan sahneye çıkmış” diyen de oldu, “Sıra sıra localar yüzünden tam eğlenemedik” diye şikayet eden de...
Locaların 5 bin ila 10 bin arası rakamlardan satıldığını söyleyen de vardı...
Unutmadan, Remos’un hayat hikayesine dair anekdotları diline dolayanları es geçmeyeyim: 
“Remos bir futbol takımı satın alınca müziği bırakmış. Ama devlet, takımına yüklü bir vergi borcu çıkarınca yeniden müziğe dönmek zorunda kalmış!” 
Sonuçta bayram öncesi durgun olan Bodrum’a bir Remos bereketi gelmiş oldu, orası net.

Başka ne yapılır 

* Eylül Bodrum’unun şık şıkırdım gidilip eğlenilecek tek mekanı Fenix. Gece bir noktada orada eğlenmek hâlâ elzem.
* 5 Oda ve Sess, Türkçe müzik sevenlerin gözdesi olmaya devam ediyor.
Bu iki mekanın iki adım ötesinde bir de Galen var, orası da çıkışta. 
* Ayrıca: Gündüz X Beach’te otlu peynirli pide yenilir, Il Riccio plajında margarita içilir ve akşamüstü Barboom’da rakı-balık-meze üçlüsüne dadanılır.

Tuhaf şeyler 

* İki kişilik masaya yanaşıp sadece tanıdığın kişiye “Merhaba” demek ve onunla uzun uzun sohbet etmek. 
Tanımadığın diğer kişiyi resmen yok saymak...
* İletişim işinde uğraşanların bazen iletişim işinden hiç anlamıyor olması... 
Hiç o kadar samimiyetin yokken aniden gelip seni öpüp sarılmaları. Gerçekten tuhaf. 

Git ulan git

Nazan Öncel yeni şarkısı “Sakin Ol Şampiyon”un bir yerinde böyle diyor: 
Git ulan git!
Bu bölüm kulüplerde 
kısa sürede dile düşecektir, bir yere not edin. 
Şarkının kalan sözleri de eğlenceli, Demet Akalan atarlanmasının Nazan Öncel versiyonu gibi: 
“Arkandan konuşacak mıyım, sövecek mi sayacak mıyım
Kafayı seninle bozacak mıyım, hiç bilmiyorum
Peşine adam takacak mıyım, bir şeyler sallayacak mıyım?”
Tabii ben böyle düzgün düzgün yazdım ama Öncel şarkıyı böyle okumuyor tabii.
“Sallıycak mıyım” diyor ya da “Bozcak mıyım”.
Klasik Nazan Öncel okuması yani. 
Bu arada şarkının klibi de Snapchat çağına uygun. 
Eline cep telefonunu alıp kendini çekmiş Öncel.