Paylaş
Çünkü Etiler’in şu anda en gizli popülerleri aslında etçi dükkanları.
Nusr-et malum, orası artık yabancıların gözdesi.
Etsever beyaz Türkler’in esas gözdeleri ise Elbet ve yeni açılan Scarlet.
Elbet’in kapısında resmen kuyruk oluşuyor.
Burası biraz daha mahalle köftecisi tadında.
Scarlet ise hayli lüks. Dünya mutfağı sunan restoranlar kıvamında.
Havalı barı, DJ’i, türlü türlü kokteyli ve bahçesiyle filan oldukça şık bir steakhouse.
Biraz da bu atmosfere uysun diye sanırım, dana havyar yapıyorlar mesela.
Dana havyar dedikleri aslında bildiğin dana ilik.
Ama iliği soslu küçük ekmeklere sürerek yiyorsun.
Bir de et suşileri var. Avokadolu, susamlı...
Buna gerek var mı, pek emin olamadım.
Scarlet’te benim en çok bayıldığım ise Brezilya usulü döner diye tanımlayacağım Churrascaria.
Mekanın sahibi Süleyman Dilek, müşterilerini sadece et yemeye değil cuma ve cumartesi barın etrafında eğlenmeye de bekliyor.
Zaten “yeni nesil steakhouse” olduklarının altını çizmesinin bir nedeni de bu.
Durum böyle... Etiler’de şu anda etçilerin saltanatı var, en çok onlar dolup taşıyor...
İki seçenek var
Fi dizisindeki sevişme sahnelerine dair bir şeyler okumak ya da görmekten biraz gına geldi.
Diziye konuk oyuncu olarak giren Özge Özpirinçci’nin de bu kategoriden bir sahnesi varmış, sosyal medya sallanmalara doyamamış.
İki seçenek var:
◊ Ya seyirci (ve aynı zamanda yazılı/sosyal medya) yerli dizilerde böyle sahneler görmeye çok aç kalmış.
◊ Ya da daha fazla ilgi çekme adına diziyi yapanlar bu sahnelere fazla abandı.
İkisinden biri...
Ayrıca bir şey daha var.
İzlediğimiz sevişme sahneleri doğallıktan uzak, hayli 80’ler video filmleri tadında.
The Affair dizisine bir bakın mesela.
Oyuncular gerçek hayattaki gibi sevişiyor, pata küte...
Manasız sevişme pozlarına girmiyorlar.
Alaçatı’ya hücum
Görünen o ki bu hafta sonu Alaçatı sokakları, o pek de sevmediğim tabirle yıkılacak.
Çünkü artık bir klasik haline gelen Ot Festivali’nin bu hafta sonu sekizincisi düzenleniyor. Ve herkes Alaçatı’ya hücum edecek, hayli kalabalık olacak.
Ot Festivali’nin ilk yıllarını anımsıyorum da, hiç bu kadar kalabalık olmazdı.
Daha sakin geçerdi.
Ama Ot Festivali artık sezonu erkenden açmanın ve baharı güneyde karşılamanın en iyi seçeneklerinden biri oldu.
Ot Festivali’nin bu yılki teması ise ısırgan otu üzerine kuruluymuş.
Bakalım neler göreceğiz, tadacağız sokaklarda...
Oralardan bildireceğim bu hafta sonu...
Paylaş