Paylaş
Deniz de sevgilisi Efe Önbilgin’den olan çocuğunu doğurmuş, ilişkilerinin bitmiş olmasını umursamamıştı.
Hatta hamileliği sırasında, “Karşı taraf çocuk istemediği halde doğurma kararı aldı, o bir sperm hırsızı” suçlamalarına maruz kalmış, tüm bunlar üzerine şöyle konuşmuştu Deniz:
“Sanki buzdolabında saklıydı o spermler ve ben de gidip çalmışım gibi! Bunu söyleyenler acaba yatakta yanımızda mı yatıyorlardı, merak ediyorum.”
Meryem Uzerli de tıpkı Deniz gibi bir karar aldı.
Sevgilisi Can Ateş’le ilişkisi bitti ama Meryem bebeğini doğuracağını açıkladı.
Aralarında ne olup bittiğini hiçbir zaman tam olarak bilemeyiz, ama burada ilgimi çeken esas durum şu:
Kadınların sevdiği adamdan çocuk doğurmak istemesi ve erkek istemeyip sırf bu yüzden ayrılınsa dahi o bebeğin dünyaya getirilmesi.
İşte bu noktada o meşhur tartışma başlıyor:
Bir tarafın rızası yoksa çocuk yapmak yine de doğru mudur?
Kadının istemesi yeterli midir?
Erkeğin istememesi önemli değil midir?
Sorular uzar gider...
Ama günün sonunda galiba yine kadın kazanıyor.
“Ben doğuracağım” diyor ve umursamıyor.
Tabii şunu da unutmamak lazım. Bazı kadınlar çocuğu bir silah olarak kullanıyor: Adamı tekrar kazanmak, hatta evliliğe ikna etmek için...
Meryem’in yeni dizisi başladı
Hayır, X ya da Z kanalında değil.
Hayır, X ya da Z oyuncusuyla hiç değil.
Yapım şirketi de yok.
Meryem’in dizisi şu an gayet kendisi.
Kendi hayatı. Bekar anneliği. Doğacak olan bebeği.
Ve tabii eski sevgilinin durumu...
Tamam gözlerden uzakta, Berlin’de yaşıyor.
Ama illa ki arada fotoğraf paylaşacak, onu özleyenlere hamileliği esnasında selam yollayacak sosyal medya vasıtasıyla.
Kısacası Meryem Uzerli’nin yeni sezonda bir dizide yer almasına gerek kalmadı.
Şu an onun hayatını/dizisini izliyoruz.
Çalışma şartlarını da kendisi belirliyor üstelik, daha ne olsun...
Bir mekan ayrılığı
Mekanlarda da ayrılık yaşanır.
İşte bunun en çarpıcı örneği, bugünlerde herkesin konuştuğu Flamingo’da yaşandı.
Flamingo’yu A’dan Z’ye yaratan ve ilk günden beri başarılı bir şekilde işleten (çünkü şehrin kaymak tabakası ilk günden itibaren masaları doldurmuştu) Aliye Turagay ve Joost Rooijman artık yok. Flamingo’dan ayrıldılar.
Çünkü yönetimle anlaşamadılar.
Sanırım otel yönetimi “Nasıl olsa tuttu, böyle de sürer gider” diye düşündü.
Ama Flamingo’nun eskisi gibi olmayacağı aşikar. Çünkü mekanlara esas ruhu veren insanlardır. Dekorasyon, yemek, şu bu bir yere kadar...
Aliye ve Joost’un bu sezon ne yapacağı ise bir diğer merak konusu.
Bence yakın zamanda yeni bir projeyle karşımıza çıkacaklardır...
Yenilenen ‘Kelebeğin Rüyası’nda neler var
Malum, kısaltılmış hali ve yenilenen kurgusuyla Kelebeğin Rüyası ekimde yeniden vizyona giriyor.
Ben ilk versiyonu izleyip beğenenlerdenim. Peki yeni versiyonda neler bekliyor seyirciyi?
Öğrendiğim kadarını söyleyeyim:
-İki şairin trajik hayat hikayesinden ziyade daha yoğun bir şekilde aşk hikayesine odaklanmış bir film...
-Kan tükürme sahnelerinin azaltıldığı bir film...
- Sezen Aksu’nun yapacağı yeni müziklerin duyulacağı bir film...
Paylaş