Yarıyıl tatilini dersle heba etmeyin

Yarıyıl tatilinin anlamı nedir?

Dr. Serap Duygulu (Psikolog): Yarıyıl tatili, yoğun geçen bir dönemin ardından ikinci döneme hazırlanmak amacıyla verilen bir ara tatildir. Ancak ne yazık ki, çocuk ve gençler açısından tatil olarak değil de çoğunlukla eksikliklerin tamamlanması ve sınavlara yönelik çalışmalar yapılması için bir ara dönem olarak görülüyor. Elbette çalışmalardan tamamen kopulmamalı, ancak tatilde ağırlık sosyal ilişkiler, dinlenme ve eğlenmeye ayrılmalı.

Yarıyıl tatilinde çok ödev veriliyor, bu doğru mu?

Dr. Serap Duygulu: Tüm tatili sadece derslerle, sınavlara hazırlık çalışmalarıyla ya da verilmiş ödevlerle doldurmak büyük haksızlık olur. Çocukları yoğun ödevlere boğmak tüm motivasyonlarını düşürecek ve ikinci döneme enerjisiz, mutsuz, yorgun ve isteksiz başlamalarına sebep olacaktır.

Çocuklar tatili nasıl geçirmeli, önerileriniz neler?

Dr. Serap Duygulu: Dinlenerek, eğlenerek, kitap okuyarak, sosyal hobiler edinerek ve arkadaşlarıyla beraber olarak geçirmeliler. Teknolojiye de ara vermeliler ki yeni döneme yüksek enerji ve heyecanla başlayabilsinler.

Dr. Gülden Dönmez (Eğitim Bilimci): Yarıyıl tatili uzun ve zorlu bir eğitim öğretim döneminin ardından öğrenciler, öğretmenler ve veliler için çok kıymetli bir mola. Fakat birçok öğrencinin bu zamanı bilgisayar başında sanal ortamda veya yoğun tempoda ödevlere maruz kalarak geçiriyor olması, velilerinse işlerine devam etme zorunluluğu çok da gerekli olan bu tatilin amacına ulaşmasına engel oluyor. Oysa bu dönem ailemizle ve sevdiklerimizle nitelikli zaman geçirebilmek için bir fırsat.

Anne baba ve öğretmenler nelere dikkat etmeli peki?

Dr. Serap Duygulu: Son yıllarda ne yazık ki akademik başarının sosyal başarıdan ve sosyal ilişkilerden daha fazla önemsendiğini gözlemliyoruz. Elbette ki ders başarısı, sınavlar ve kazanılacak okullar önemlidir ancak bunlar tek başına yeterli değildir. O gencecik bedenlere, çok fazla sorumluluk yüklüyoruz. Giderek artan bir rekabetçi ortam nedeniyle çocuklar çocukluklarını, gençler gençliklerini yaşayamadan sadece ders, sınav ve ödev üçgeni içinde evlere, sınıflara hapsolmuş durumdalar. Oysa çocukların hayatta kalabilmek için sosyal ilişkilere, sosyal ve duygusal zekaya, sosyal ipuçlarını anlayabilecek analiz becerisine, karşılaştıkları sorunları çözebilecek varoluşçu zekaya ihtiyaçları var. Üstelik hiçbir ders ya da sınav bu kazanımları öğretmez. Nitekim bu süreçte çocukların gelişen, büyüyen, değişen bireyler oldukları da unutulmamalı. Her çocuk mutlaka en az bir sanat ve spor dalıyla uğraşmalı. Sınavlara hazırlanırken de bu hobileri bırakmamalı. Aksine özellikle bu yoğun çalışmalar sırasında bu tip sosyal etkinliklere daha çok ihtiyaç duyulduğunu ısrarla vurgulamak isterim.

Dr. Gülden Dönmez: Çocukların özellikle arkadaşları, çekirdek ve geniş ailesiyle geçireceği zaman aradaki bağı güçlendirirken sosyalleşme ihtiyaçlarını da karşılayacaktır. Peki tatil boyunca öğrenciler hiç ders çalışmasın mı? Tabii ki, kastettiğim bu değil. Bu tatil aynı zamanda derslerdeki eksiklerin tamamlanması için de bir fırsat. Fakat sadece ders çalışarak ya da sanal ortamda harcanan bir tatil, verimli bir tatil olmayacaktır.

EKOLOJİK OKURYAZARLIK İÇİN EL ELE

Yalova’daki Yürüyen Köşk’ü görmüş müydünüz? Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, bir ağacın dalı kesilmesin diye altına tramvay rayları koydurarak yürütülmesini istediği o mütevazı köşk! İki gün içinde 4,5 metre yana kaydırılarak ağacın dalının kesilmesini önlemişti. Böylece insanlarımıza ve dünyaya çok önemli bir mesaj vermişti: Doğayı koruyun!

Üstelik Cumhuriyet daha yedi yaşındaydı. Yani yedi yıl önce savaştan çıkmış bir ülkenin insanları bir ağacın hayatını kurtarmak için el ele veriyor, yaşamak ve yaşatmak istiyor. Atatürk dünyaya çevrecilik mesajı veren ilk siyasi önder, Türkiye Cumhuriyeti de çevrecilik mesajı veren ilk ülkedir. Tarihimizden feyz almak bizi daima ileri götürecektir.
 

‘Hayata iyi bakarız’

Hayat Holding’in T.C. Millî Eğitim Bakanlığı ile el ele yürüttüğü çok güzel bir çevrecilik çalışması başladı dün. “Hayata iyi bakarız” söylemiyle yola çıkan Ekolojik Okuryazarlık Eğitim Projesi, Türkiye genelinde ilkokul 3. ve 4. sınıf öğrencileri ile öğretmen ve velilerin, ekolojik okuryazarlık düzeylerini artırmayı hedefleyen bir proje. Bunun için 10 pilot il seçilmiş ve çocuklarla ‘yaparak yaşayarak öğrenme’ konusunu oyunlarla hayata geçirmeyi hedeflemiş. Bunun için de çok değerli bilim insanlarıyla yola çıkılmış. Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Utku Perktaş, Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Pınar Bayhan ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Bengisu Koyuncu’nun rehberliğinde, oyun ve görsel aktivitelerle zenginleştirilmiş müfredata uygun içeriklerle çocukların ekolojik farkındalığının artırılması amaçlanıyor.

HADİ GİDELİM

Kusursuz dünya müzikali

‘Bir Hayal Bir Oyun’ yarışmasının kazananı Elif Sude Dobra’nın ‘Acayip Teknolojik Masallar’ adlı öyküsünden uyarlanan oyunda teknolojiyle masallar bir arada.

Yer: İstanbul-Zorlu PSM
Tarih: Pazar
Saat: 12.00
Yaş: 4+
İletişim: (0212) 912 37 76
Fiyatı: 55 lira