Paylaş
İlk kez yurtdışına çıkan bir ‘çocuk gazeteci’
Dostluk İçin Futbol (Football For Friendship) organizasyonunda Türkiye’yi temsil edecek gazeteci çocuğu bu yıl Hürriyet Çocuk Kulübü belirledi. Rusya’ya gitmek isteyen öğrencilerin yoğun başvurusu sonucunda Eda Çelik bizimle Moskova’ya gelmeye hak kazandı. Eda çok heyecanlı, özverili, duyarlı bir çocuk. Hem Türkiye’yi yurt dışında temsil edecek olması hem de ilk kez bu organizasyon sayesinde yurt dışına çıkacak olması onu çok heyecanlandırmıştı. Organizasyonda dünyanın farklı yerlerinden insanlarla tanıştı, İngilizcesini geliştirdi, gezdi, oynadı, haber yazdı, eğlendi. Onun için benzersiz deneyimdi.
‘Yavru kartal’ Semih ilgi odağı oldu
‘Yavru kartal’ lakaplı Semih Kılıçsoy ise sporcu disiplinine sahip bir çocuk. Hocası Mesut Kır ile birlikte müthiş bir iletişimi var. Çalışkan, özverili… Takımı kupayı alamadı, ama takımının gollerinin büyük çoğunluğunu Semih attı. Bu sebeple de ilgi odağı oldu. Hatta onda gelecek gören sporcular şimdiden gelecek için iletişimi güçlendirme çalışmalarına giriştiler. Bu, onun için de büyük bir deneyim. Hem dünyanın farklı yerlerinden arkadaşları oldu hem de bu organizasyon sayesinde futbolculuğunu daha geniş bir kitleye gösterme şansına erişti. Beşiktaş Spor Kulübü hem Mesut Kır ile hem de Semih ile ne kadar gurur duysa az. Çünkü her ikisi de sporcu nezaketiyle herkesin yakından ilgilendiği kişiler oldular. Sürekli onlara hediyeler verdiler. Mesut hoca da onlara Beşiktaş rozetleri armağan etmeyi ihmal etmedi.
Nesli tükenen hayvanlar
Organizasyonun en dikkat çekici yönlerinden biri dil, din, ırk ayırt etmeksizin tüm çocuklara hak ettikleri değerin verilmesiydi. Tüm çocuklara büyük özen gösterildi. Yemekler uzmanlar tarafından hazırlandı, büyük bir koruma ağı oluşturuldu, çocuklar organizasyon alanlarına üst düzey korumalarla götürüldü… Her şey dakika dakika planlanmıştı. Ancak benim en çok dikkatimi çeken şey, çocukların futbol takımlarına nesli tükenmekte olan hayvanların isimlerinin verilmesiydi. Semih, çita takımında yarıştı. Kazanamadılar, ama takım bilincine eriştiler. Nesli tükenen diğer hayvanları da tek tek öğrendiler.
Görme engelliler de unutulmamış
Organizasyonun en dikkat çeken yönlerinden biri de engellilerle ilgili hassasiyetiydi. Tekerlekli sandalyede gelen çocuklardan görme engellilere kadar pek çok çocuk da organizasyonda hak ettikleri şekilde temsil edildi. Moskova’da gerçekleşen ana etkinliklerden sonra dağıtılan kitapçıkta görme engelli çocuklar için hazırlanmış ‘görme engelliler alfabesi’ kısmı da vardı.
Maskotlar harikaydı
Organizasyonun en sevimlileri kesinlikle maskotlardı. Rusya, bu organizasyona karar verdiğinde tüm dünyadaki çocuklara bir çağrı yapmış ve "Hayalinizdeki kahramanı çizip bize gönderin" demişti. Bu ikisi oy birliğiyle 'Dostluk için futbol'un maskotu seçildi. Çok şirinler öyle değil mi?
Kız çocukları da futbol oynadı
Dünyanın pek çok ülkesinde her ne kadar futbol erkek sporuymuş gibi görünse de spor cinsiyet üstü bir disiplindir. Dostluk için futbol organizasyonunda bunun çok güzel bir örneğini gördük. Bu yıl da oğlan çocuklarıyla birlikte kız çocukları da aynı takımlarda futbol oynadılar. Öyle iyi futbol oynayan kız çocukları vardı ki, ‘futbolun erkek sporu olduğu’ yargısını kırıp geçtiler.
Büyük armağan: Dünya kupası açılış maçı
Organizasyonun büyük kapanışı ‘Dünya Kupası açılış maçı’ ile yapıldı. Tüm çocuklar Rusya ve Suudi Arabistan arasında gerçekleşen açılış maçını yaklaşık 80 bin kişiyle birlikte statta izledi. Bu, çocuklar için de benzersiz bir deneyimdi. Rusya, Arabistan’ı 5-0 yenince bayraklar havada uçuştu.
'Geleceği değiştireceğiz'
Günümüzde cinsiyetçilik, hayvan hakları sorunları, kadın ve çocuk hakları sorunları hızla artarken Rusya, ‘Dostluk için futbol’ organizasyonu sayesinde tüm çocukları rengine, diline, cinsiyetine, inancına bakmaksızın bir araya getirdi ve “Geleceği değiştireceğiz!” dedi. Bu yaklaşım son derece önemli! Çünkü insanca bir dünyada yaşamayı hepimiz hak ediyoruz. Bu organizasyon gelecek yıllarda da devam etsin ve bizlere umut olmayı sürdürsün. Uluslar kendi kimliklerini de kaybetmeden, saygı ve sevgi içinde bu güzel dünyada birlikte yaşanabileceğini görsün.
ÇOCUKLAR HANGİ MESLEĞİ SEÇMELİ?
Türkiye’de pek çok yetişkin mesleğinden memnun değil! Anne babalar ise “Ben mühendis olamadım çocuğum olsun, ben piyano çalamadım o çalsın” gibi isteklerle çocukları zorluyor. Peki, ne yapılmalı? Yazar Toprak Işık ile 'Çocuklarla Bir Ömür' programında konuştuk.
Paylaş