Paylaş
Ama dolunca da tadından yenmez.
Siz deyin seçim stresinden kurtulan millet kendini konsere attı ben diyeyim bu yıldız kadro zaten kaçmazdı.
Atlantis Yapım tarafından gerçekleşen Ajda Pekkan, MFÖ, Birsen Tezer-Bülent Ortaçgil, Şebnem Ferah, Teoman, Kenan Doğulu’lu ilk etap Vodafone Smart 6 Harbiye konserlerinde sandalyeler tamamen satılınca iş merdivenlere kadar uzandı.
Kapanışı ben de Kenan Doğulu konseriyle yaptım, yaklaşık 5 bin kişi vardı içeride.
Bu konserlerle ilgili en büyük pişmanlığım Teoman konserini kaçırmış olmam.
Teo formundaymış, anlata anlata bitiremediler, zaten ben de konser gecesi Instagram’a koyulan bol aksiyonlu videolara bakıp “bu kaçmazmış” diye kendi kendime söyleniyordum.
“Serseri doğdum, serseri öleceğim” diye bağırmak bir sonraki konsere kaldı artık.
Kenan’dan Teo ve Şebnem’e: Önünüzde eğiliyorum
Kenan Doğulu konserinde pek çok izleyici gibi ben de çoğu kez sahneyi bırakıp izleyicilerden birini izledim; Teoman’ı.
Pop konserinin ortasına düşen rock’çı sudan çıkmış balık gibi bir şey oluyor.
Şaşkınlıkla bakıyor etrafına.
Çok tatlıydı Teoman, önce sahnede yerinde duramayan Kenan Doğulu’ya bakıyordu, sonra da arkasını dönüp Kenan’ın coşturduğu, yerinden duramayan izleyicilere.
Konser boyunca gülümsemesi gitmedi yüzünden.
Kenan Doğulu’nun “Aramızda iki önemli isim var, Teoman ve Şebnem Ferah, önünüzde eğiliyorum, iyi ki varsınız” selamı hoştu gerçekten.
Keşke diğer sanatçılar da şu egolardan kurtulup birbirlerinin konserlerine böyle gitseler, birbirlerini dinleseler, övgü dolu sözlerle onore etseler.
Güzel olmaz mı?
Not: Kenan Doğulu bis yaptığında attığı gitar soloyla Murat Çekem’den bahsetmeden olmaz. İyiydi, çok iyiydi.
Bağdat Caddesi’ne polis
Bağdat Caddesi’ne bolca trafik polisi yerleştirilmesini talep ediyorum.
Son bir haftadır akşamları caddedeyim.
Yarışan, makas atan, son sürat diğer arabaları sıkıştıran arabaların sayısını ben unuttum.
Cadde sonundaki BP benzincisine kadar yarışıp, oradan geri dönüyorlar, sonra yine aynı hızla devam.
Polisler mutlaka buna bir dur demeli, yoksa, tedbir alınmazsa işin sonu kötü, acı ve can yakıcı olacak.
Charlize Theron mu dediniz!
Dün, iki ayrı gazetede, iki ayrı yazar Charlize Theron’a olan benzerliğimden söz etti.
Saç durumundan tabii!
Aydınlık Gazetesi’nde Tunca Arslan, geçen hafta vizyona giren Karanlık Yerler’in (Dark Places) başrolündeki Theron’dan bahsederken “saç stilinden dolayı Ömür Gedik çağrışımları yapan” dedi.
Sabah’tan Hıncal Uluç da “Charlize bu filmdeki saç kesimi ve makyajıyla aynı Ömür Gedik” yazdı.
Ben şimdi bu yazılardan sonra Charlize benzeri kısa saçımı uzatmaya başladığıma pişman olmayayım da ne yapayım.
Charlize Theron çok güzel bir kadın, saçımdan dolayı da olsa ona benziyorsam oturup bunu bir düşünmem lazım.
Bir tarafı uzatıp, diğer yarısını yine kısa tutarak bu işe orta yollu bir çözüm bulsam olmaz mı?
Paylaş