Sanal sarılmaya hazır mısınız?

Ağaçlara, kedilere, köpeklere sarılmaya alışık olanlardansanız şanslısınız.

Haberin Devamı


Siz de benim gibi insanlara uzaktan uzaktan “merhaba” dediğimiz bu dönemi nispeten rahat geçirmişsinizdir.
Bir ağaca sarılmanın keyfini yaşayan bilir, kedi köpek yoksa da hayatınızda en azından ağacı tavsiye ederim.
Zira aynı Covid-19 salgını sırasında olduğu gibi muhtemelen sonrasında da artık insanlar birbirlerine sarılamayacak.
Amerika’da büyük şehirlerde sokaklarda yalnız insanlara sarılarak para kazananlar bile işsiz artık.
Los Angeles’daki Kucaklaşma Merkezi, mart ayında korona salgını başladığı gün tüm üyelerine “Kendinizi hasta hissediyorsanız merkeze gelmeyin, iyi olsanız bile gelir gelmez hemen elinizi yüzünüzü yıkayın, kişisel hijyeninize dikkat edin” uyarılarında bulunmuştu.
Mart ayında yapılan bu ilk uyarılarım ardından radikal bir karar alındı ve merkez korona aşısı bulunana kadar kapılarını kapatma kararı aldı.
İnsanların birbirlerine sarıldığı bu tip merkezlerin amacı bağışıklığı da kuvvetlendirdiği ve mutluluk verdiği bilinen oksitosin hormonu.
Cinsel tacize uğrayanlar, travma geçirenler sarılmanın ve oksitosinin tedavi edici gücünden faydalanıyor.
Başta Amerika olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde hizmet veren sarılma ve kucaklaşma merkezleri korona döneminde kapılarını kapatmak zorunda kaldı.
Ama alternatifler ve çareler tükenmiyor.
Sarılma merkezleri kapattıkları kapıları sanalı ortamda yeniden açtılar.
Zoom üzerinden sarılma kursları verilmeye başladı.
Gerçekten sarılmadan, değmeden, dokunmadan, sanal ortamda, insanın kendi kendine sarılması, kucaklaşmasıyla mutlu olunabilir mi, oksitosin salgılanabilir mi?
Bu, iki şekilde dersi veren kişinin tecrübesi ve ekran başında bu kursu alanın yeni bir şey deneme ve bu deneyimden faydalanma isteği ile mümkün olabiliyor.
Ben insana sarılmaktansa ağaca, kediye, köpeğe sarılarak oksitosin salgılamayı tercih ettiğimden bu kurslar pek ilgimi çekmiyor.
Ama deneyeni de hiç az değilmiş duyduğuma göre.
Yeni normalimizde internet üzerinden sanal dokunma, sarılma, kucaklaşma da var yani.

Haberin Devamı

Sinemalar açılıyor ama...

Sinema salonlarının yeniden açılma haberleri bir yanda bir çabayı gösterirken üretim ve dağıtım tarafında iptal ve ertelemelerin ardı arkası kesilmiyor.
Warner Bros., merakla beklenen, Christopher Nolan imzalı büyük yapımı “Tenet”i vizyon takviminden çıkardığını açıkladı.
Şirketin 200 milyon dolarlık bu filmle ilgili kararı sinema salonlarına ciddi bir darbe olarak gündeme düştü, kurulan tüm hareketlenme planları da böylece rafa kalkmış oldu.
Geri dönüp bakıldığında bu tarz ertelemelerin üretimi de vurduğunu söylemek mümkün.
Vizyon takviminde yer bulamayan büyük yapımlar, yapımcıları yeni filmler üretme konusunda da korkutuyor.
Vizyon tarihi ilk başta 17 Temmuz olarak belirlenen ve sonrasında iki kere daha ertelenerek 12 Ağustos’a alındıktan sonra vizyon takviminden tamamen çıkarılan Tenet’in ardından bir haber daha geldi üstelik.
Warner Bros. vizyon tarihini 11 Eylül olarak açıkladığı korku filmi “The Conjuring 3”ü de 2021 Haziran’ına ertelediğini duyurdu.
Sony Pictures da, “The Broken Hearts Gallery”nin çıkışını süresiz olarak erteledi.
Selena Gomez’in yapımcıları arasında olduğu film ağustos başında vizyona girecekti ve takvimden çıkmadan önce de iki kez ertelenmişti.
Şu anda erteleme duyurusu yapmayan ve heyecan yaratan tek yapım Disney’in “Mulan”ı olarak görünüyor.
Bu arada Cinemaximum’un 7 Ağustos’ta kapılarını sinemaseverlere açacağını da dip not olarak yazmadan geçmeyeyim.

Yazarın Tüm Yazıları