İyi bir felaket filmi

Tüm hayatı boyunca fırtınaları ve hortumları araştırmış olan bilimkadını Allison korku dolu gözlerle bakarken, “Yaklaşan fırtına şu ana kadarkilerin en büyüğü olacak” diyor.
Felaket telallığı yapmadığını tahmin etmek güç değil.

BİZ DE ARTIK HORTUM NEDİR BİLİYORUZ

Hortum, fırtına kelimeleri bize eskiden uzak kalırdı.
Davulun sesi uzaktan hoş geliyordu tabii.
Ama artık Türkiye’de de çevreye ve doğaya verilen zararın geri dönüşü olan iklim değişikliklerinden fazlasıyla nasibimizi alıyoruz.
Artık sadece sağanak yağış ya da sel değil, hortum uyarıları da yapılıyor.
Üstelik yapılan araştırmalar 2040’larda durumun çok daha vahim olacağı yönünde.
Diyeceğim o ki, Fırtınanın İçinde adlı bu filmde görecekleriniz yakın gelecekteki hayatımıza o kadar da uzak ya da fantastik değil.
Koltuğunuza kurulup rahat rahat seyredemeyebilirsiniz yani.
Zaten pek çok sahne o kadar gerçekçi ve ürkütücü ki rahatsız olmamak, irkilmemek, gerilmemek çok zor.

ANI YAKALAMAK İSTEYENLER

Hikâye küçük bir kasaba olan Silverton’da geçiyor.
Kasaba beklenmedik bir şekilde başlayan hortumların etkisi altında kalmakta.
Hortumların verdiği zararlar git gide artarken, kasaba halkı bu hortumların daha da kuvvetleneceğini öğreniyor.
Bu durumda pek çok insan yaşadıkları yeri terk etmeye hazırlanırken, bir kısmı da gelecek büyük hortumu görerek hatta görüntüleyerek tarihi anı yakalamak istiyorlar.

FELAKET PORNOSU MU?

Filmin yönetmenliğini Steven Quale yapıyor.
Başrollerdeyse Sarah Wayne Callies, Richard Armitage ve Jeremy Sumpter var.
Fırtınanın İçinde filminin mottosu tabii ki doğal afeti ve sonuçlarını abartarak, gözümüze sokarak, etkiyi arttırmak.
Bazı eleştirilerde buna felaket pornosu olarak da yaklaşıldığını biliyoruz.
Bu yorumlara kısmen de olsa katılmıyor değilim, zira izleyicilerin doğal afetlerin korkunç sonuçlarını izlemekten keyif aldıkları yadsınamaz.
Film boyunca fırtına ve hortum eşliğinde uçan, uçuşan arabalar, insanlar, köklerinden sökülüp camlardan içeri ok gibi giren ağaçlar ve pek tabii havada rüzgârın darbesini yiyen uçaklar abartılı olsa da görsellik ve aksiyon açısından hedefi vuruyor.

TÜRÜN GEREKLERİNİ YERİNE GETİRİYOR

Fırtınanın İçinde, pek çok başarılı felaket filminde olduğu gibi senaryoyu basit, oyunculukları ortalama, ölümleri ile şekillerini ise üst seviyede ve çeşitli tutarak türünün gereklerini layığıyla yerine getiriyor.
Arşivlerden bulunan gerçek görüntüler, eski çekim teknikleri gerçeklik hissini arttırıyor.
Karşınızda iyi çekilmiş, 90 dakikada gayet iyi toparlanmış, sarkmayan, iyi yapılanmış başarılı bir felaket filmi var.
Soluksuz izleyebilirsiniz.