Paylaş
Dünyaya onların gözünden bakmayı denediniz mi?
Biz, hayvansever yazarlar olarak bunu yapmaya, hissetmeye ve hissettirmeye çalışıyoruz.
Sinema dünyasının en çok tıklanan sitelerinden olan sadibey.com’da yazan sinema yazarı arkadaşlarımdan Ali Ulvi Uyanık, Sadi Çilingir ve Nur Özenalp bir süredir köşelerinde kendi fotoğrafları yerine kedi ve köpeklerininkileri kullanıyor.
Ne kadar şanslıyım ki, hayvan haklarına duyarlılığıyla bilinen bir gazetede çalışıyorum.
Bir süreliğine köşe fotoğrafımı (üstte) bir hayvan fotoğrafıyla değiştirme izni aldım.
Fotoğraftaki Buddy, benim ilk köpeğim, hayvanları daha derinde hissetmemi, dünyaya onların gözünden bakmamı sağlayan can dostum. Veterinerde yarası temizlenirken gözlerimin içine “sana güveniyorum” der gibi bakan, ben ağladığımda gözyaşlarımı yalayan, başını omzuma dayayan, sıcak nefesini hissettiren, kendinden çok beni seven bir kahraman.
Bugün Buddy, haftaya bir başka hayvan benim yerime burada olacak, onlar benden çok daha duyarlılar, hiç merak etmeyin.
Ben sadece bu fotoğraflara layık olmaya çalışacağım.
Haçiko’yu unutmayın
Ahmet Hakan, Twitter’a “henüz beni ağlatan bir film çıkmadı” diye yazdı.
Hep bir ağızdan “Aaaaa, demek ki Haçiko’yu izlememiş!” dedik.
İzlese hayatta böyle diyemezdi çünkü.
Haçiko, beni bir kerede, o güne kadar ağladıklarımın toplamından daha fazla ağlatan filmdir.
Öyle böyle değil hem de hıçkıra hıçkıra.
Hikaye, ölen sahibini, onu her gün karşıladığı tren istasyonunun önünde son nefesini verene dek bekleyen köpeğin üzerine kuruludur.
İzleyenler “insanın insana duyduğu sevgi bunun yanında hikayeymiş” der hep.
Hayvan sevmeyenleri bile değiştirir bu film, metamorfoza uğratır, bir bakmışsınız en azılı hayvanseverlerden olmuşlar.
Ahmet Hakan, Haçiko’yu izlesin, hadi bırakın izlemeyi, DVD oynarken televizyonun önünden geçsin, hüngür hüngür ağlamazsa ben de Ömür değilim.
14 Şubat’ta eylem yapalım
14 Şubat’ı Sevgililer Günü olarak kutlamak istemeyenlere şahane bir alternatifim var.
14 Şubat Kürk Karşıtı Eylem Günü.
Hayvanseverler yıllardır o günü kürk karşıtı eylemlere ayırmış zaten.
Her yıl yaklaşık 50 ülkede, 70 kentte kürk karşıtı eylemler düzenleniyor.
Peki neden 14 Şubat?
Çünkü lüks hediye alımının arttığı ve hediye akışının genelde erkeklerden kadınlara doğru olduğu Sevgililer Günü dünyada kürk satışının en fazla olduğu gün.
Bu yıl biz Mevlit Kandili nedeniyle Sevgililer Günü’nü 12 Şubat’a almışız ama Kandil, 14 Şubat’ı Kürk Karşıtı Eylem Günü olarak kutlamamak için bir engel değil.
İki film, iki şampiyon
Yarın iki şampiyonun öyküsü iki ayrı filmle sinemalarda olacak.
Bunlardan biri, kalbi diğer atlara göre 2,5 kat daha ağır olan efsanevi yarış atı Secretariat’ın hikayesi. Secretariat, heykeli ve adına pulları olan gerçek bir şampiyon.
Bu Disney filmi... Keşke işin içinde duygusallık ve dram da olsun diye atın sahibinin mücadelesine o kadar girmeseymiş. Şampiyon attan çok erkeklerin dünyasında mücadele eden bir işkadınının öyküsü var filmde. Ve bu durum Secretariat’a duygusal olarak bağlanmamızı engelliyor. Yine de fena film değil Secretariat. En azından yarış atlarına iyi davranın, kamçılamayın mesajı vermesi açısından.
Dövüşçü (The Fighter) ise orta sıklet dünya boks şampiyonu Micky Ward’un hayatını, şampiyonluklarını ve ailesiyle (annesi ve üvey kardeşi) olan ilişkisini anlatıyor. Filmin yaratıcısı Ward’un sıkı bir hayranı olan, eski müzisyen, parlayan sinemacı Mark Wahlberg. Wahlberg yapımcılığını üstendiği ve Ward olarak kamera karşısına geçtiği bu filme 5 yılını harcamış.
Dövüşçü, bir boksörün hayatını anlatıyor olmasına rağmen boks filmi değil, bir aile dramı. Filmin tanıtım fotoğraflarında oyuncuları ringde görüyor olsak da filmi izlerken boks sahnelerinin yoğunluğunu pek hissetmiyoruz.
Dövüşçü, gerek dövüş sahneleri gerekse de sürükleyici hikayesiyle Milyon Dolarlık Bebek (Million Dollar Baby), Kızgın Boğa (Raging Bull), Rocky gibi filmlerle anılabilecek kalitede.
Paylaş