Herkül’ün gerçek savaşı

Zeus’ün ölümlüden olma efsanevi oğlu Herkül, aylar önce viyzona giren bir başka uzun metrajlı filmin (The Legend of Hercules) ardından bu kez Brett Ratner yönetmenliğinde, farklı bir hikayeyle vizyonda.
Bu yıl Herkül fırtınası yaşıyoruz diyebiliriz.

Kellan Lutz’ın başrolünde olduğu ilk filmin ardından bu kez kaslı, savaşçı, güçlü yarı tanrıyı Dwayne Johnson canlandırıyor.

PARALI ASKER

Johnson’ın Herkül’ünün şöhreti paralı askerliğe kadar düşmüş.
Hera’nın onu bağışlaması için bitirmesi gereken 12 görevinden parçalarla açılan filmin cazibesi daha ilk sahnelerde başlıyor.
Bu görevleri teker teker geçerken ağırlığı kadar altına başkaları için savaşma yolunu seçiyor.
Üstelik kendisi gibi paralı askerlik yapan savaşçılardan oluşan bir ekibi de var Herkül’ün.
Bu ekiple birlikte John Hurt’ün canlandırdığı Lord Cotys’un yanında savaşmak için para alıyor.

HAYATTA KALMAK DAHA ÖNEMLİ

Ama onlarla savaşmadan önce savaş sanatını öğretmeleri gerek.
Herkül, savaşta öldürmekten daha önemlisi hayatta kalmayı başarmak diye başlıyorlar ilk derse.
Ve ayakta dahi zor duran köylülerden, başarılı bir ordu yaratmaya çalışıyorlar.
Doğruyu yanlışı ayırt etmekte zorlandığı zamanlar bunlar.
Herkül zaman içinde insan formundaki düşmanın, doğaüstü düşmanlardan çok daha acımasız ve tehlikeli olabileceğini anlıyor.

DOĞAÜSTÜ DEĞİL GERÇEK BİR DÜNYA

Radical Studio’nun daha önce çizgi film ve televizyon dizisi olarak uyarlanan ‘Hercules: The Thracian Wars’ grafik romanı temel alan bu filmin yönetmenliğini Brett Ratner üstleniyor.
Oyuncu kadrosunda Dwayne Johnson, Ian McShane, Rufus Sewell, Joseph Fiennes, Rebecca Ferguson, Aksel Hennie ve John Hurt gibi birbirinden ünlü isimleri barındıran filmin senaryosunda ise Ryan Condal ve Evan Spiliotopoulos’un imzası var.

Filmde doğa üstü olaylardan çok gerçekçi bir dünya tasviri yapılmış.
Çoğu sahnede Herkül’ün bir yarı tanrı değil de güçlü bir savaşçı olarak resmedildiğini görüyoruz.
Bu da savaş sahnelerinin görkemli olduğu bir film izlememize olanak sağlıyor.
Dwayne Johnson, ilk bakışta Herkül rolünde kasları dışında alakasız gibi dursa da kısa sürede karizmasıyla izleyiciyi avucunun içine almayı başarıyor.
Brett Ratner efsanenin derinine inmektense yazlık bir eğlence yapmayı tercih etmiş ve bu amacına da ulaşmış.
Klişeleri bile öyle güzel ve yerinde kullanmış ki, rahatsızlık vermiyor.
Filmde düşen, yerlerde yuvarlanan atlara gelince.
Tüm düşmelerin dijital efektlerle gerçekleştirilmiş olması bu kadar çok atın kullanıldığı bu filmde içimizi rahatlattı.
At ölümlerinin yaşandığı savaş filmlerinin hepsinde bu tekniğin kullanılması dileğiyle.