Gülriz hayvan hakları savaşçısıydı

Engin Cezzar’ın ölümünden sonra “İnsanlar ölür dünya yaşar, ağaçlar ölür ormanlar yaşar” demişti Gülriz Sururi.

Haberin Devamı

Gülriz hayvan  hakları savaşçısıydı


Ölümü bu kadar olduğu gibi, sade karşılayan bir insan olmak ne kadar şahane diye düşünmüştüm.
Kendininkinde de öyle yaptı, şaşaalı törenler istemedi, sessiz sedasız uğurlanmayı tercih etti.
Ama en şatafatlı törenle gidenden çok daha fazla konuşuldu vedasının ardından.
En son İstanbul’da, adliye önünde yapılan hayvan hakları yasa tasarısı protestosunda buluşmuştuk kendisiyle.
Sapanca’da dört ayağı birden kesilen köpek için ağladığımız günlerin ardından oradaydık.
Gülriz de bizim gibi eyleme ilk gelenlerdendi, dimdik ve kararlı.
O gün kısırlaştırma ile ilgili söyledikleriyle de yeni bir pencere açmıştı kafamda.
İki erkek kedisini geleneksel yöntemle kısırlaştırdığı için pişmanlığını dile getirmiş, başka bir kısırlaştırma operasyonuyla seks hayatlarına devam edebilecek şekilde yaşamlarını sürdürmelerinin mümkün olduğunu söylemişti.
Hayvan hakları konusunda bu kadar ileri ve hassas görüşleri vardı.
Yaşsız bir kadın, hem sanatıyla hem de insanlığıyla özel bir insandı.
Güzel yaşadı, güzel hissettirdi, güzel veda etti.
Nurlar içinde yatsın.

Haberin Devamı

Seni atacağım poşete yazık

Yılbaşı sabahı Serdar Ortaç’ı TT’de görünce endişelendim, ne oldu acaba dedim.
Poşetmiş!
Yılbaşında poşetler parayla satılmaya başlayınca en çok Serdar Ortaç konuşuldu.
Şarkısındaki “Seni atacağım poşete yazık” sözü bir anda değer kazandı çünkü.
Poşete karşı yaratılan alternatiflerden güldürenler de oldu.
Aldıklarını montlarının cebinde dolduranların videolarını gülümseyerek izledik hepimiz.
Bir de evden büyük çantalar, fileler, bez torbalarla markete
gelenler vardı ki arzulanan bu tabii.
Poşete para ödenmesi bence yeni yılın en güzel uygulamalarından biri.
Artık naylon poşetlerden oluşan çöp dağlarını daha az göreceğiz diye düşünüyorum.
Keşke plastik poşetler hepten ortadan kalksa.

Köpekler de üşür

Eğer sizin için soğuksa, onlar için de soğuktur.
Her hayvan hakları savunucusunun kış aylarında sıkça tekrarlaması gereken bir cümle bu.
Okulları tatil edecek kadar sert kışın yaşandığı bölgelerde, köpekleri dışarıda zincire bağlayanları uyarmak çok önemli.
Bahçedeki köpekleri de dondurucu soğuklar geçene kadar kapalı bir yere ya da eve almak en doğrusu.
Özellikle de geceleri.
Köpeklerin tüyleri sayesinde üşümediği tamamen yanlış bir inanış çünkü.
Onlar da üşüyor
hatta hipotermi ve
devamında donma tehlikesi geçiriyor.
Köpeklerin vücut ısısı bizden fazla, 38 ile 39 derece arasında.
Ve bu ısının 38’in altına düşmesi, köpekler için öldürücü olabiliyor.
Soğuk iklime dayanıklı Husky, Saint Bernard, Samoyed haricindeki tüm köpekler için soğuk ciddi bir tehdit.
Tekrar ediyorum, eğer sizin için soğuksa, onlar için de öyle...

Yazarın Tüm Yazıları