Cami işçileri haklıymış

Haluk Bilginer, karavanından çıkıyor, sola doğru iki adım atıp, yandaki karavanın bir tabloyu andıran kapısını (kapıların üzerindeki resimleri, Beyazıt Öztürk, nam-ı diğer Beyaz yapmış) çalıyor:

‘Haci Cavcav, çık dışaru, bir tavla oynaruz!’

Kapı açılıyor, Beyazıt yeni uyanmış, gözlerini ovuşturarak cevap veriyor:

‘Gelirün Karagözüm, sen pullaru hazur et, benüm dövlette az işim vardur!’

Hacivat ve Karagöz, filmde kulağa hoş gelen ve daha önce yazılanların aksine, son derece kolay anlaşılan bir dil konuşuyorlar. Bu dile o kadar alışmışlar ki, set dışında da çoğu zaman birbirlerine bu şekilde hitap ediyorlar.

Ekibin öğleden sonra ancak uyanıyor olmasının nedeni şu sıralar gece sahnelerinin çekiliyor olması.

Film setinin kurulduğu Bursa Orhaneli, İstanbul’a yaklaşık 4 saat uzaklıkta. Mıcırdı, yol çalışmasıydı, trafikti derken bu süre 5-6 saati de bulabiliyor. İmkan olsa da her gün eve dönmek isteyen olur muydu?

Sanmıyorum.

Orhaneli’nin havası temiz, insanları misafirperver, doğası muhteşem. İnsan kuş gibi hafifliyor, huzurlu, mutlu oluyor orada. Ortamı güzelleştiren, tüm ekibi stresten uzak tutan bir başka unsur daha var:

Haluk Bilginer’in ‘pamuk gibi bir adam’ dediği Ezel Akay.

Ses tonu, bakışları, sakin tavırlarıyla çevresindekilere huzur veriyor.

Ezel, çoğu zaman bol figüranlı, kalabalık çekimler yapıyor.

İşi hiç de kolay değil... Buna rağmen, yanındakiler onun sinirlendiğini, sesinin yükseldiğini görmediklerini söylüyorlar.

Haluk Bilginer, Beyazıt ve Güven Kıraç çekimlerden sonra sohbete dalıyorlar. Bildiğimiz sohbetlere benzemiyor tabii onlarınki. Karavanın önü küçük bir sahneye dönüyor, taklitler, espriler, fıkralar birbirini kovalıyor.

Beyazıt ve Haluk Bilginer, rollerine o kadar adapte olmuşlar ki, Hacivat ve Karagöz’ün atışması, çekimler dışında da devam ediyor.

Efsaneye göre Hacivat ve Karagöz cami yapımı sırasında yaptıkları şovlarla işçileri adeta büyülemiş, çalışmalarını engellemiş, caminin tamamlanmasını geciktirmişler. Hacivat ve Karagöz’ü, yani Beyazıt ve Haluk Bilginer’i izleyince işçileri çok daha iyi anlıyorum. Yazıları, filmleri unutup, Orhaneli’de birkaç gün daha kalmak geçiyor içimden.

Sonuç ne mi oluyor? Tabii ki, gün ışığıyla birlikte basın gösterimine yetişmek üzere yola çıkıyorum.

Tesellim var ama! 17 Şubat’ta bu iki büyük mizah ustasıyla beyazperdede tekrar buluşacağım...

Not: Hacivat Karagöz Niçün Katledildü? filminin oyuncularıyla yaptığım söyleşiler yarın Kelebek’te.

Angelina Jolie değil, Jesse James

Brad Pitt’in Angelina Jolie ile büyük bir aşk yaşadığı ile ilgili haberleri okumaktan bıkmış olduğunuzu düşünüyorum. Bunu artık bir kenara bırakmak gerekiyor, çünkü Brad Pitt şu aralar asıl konuşulması gereken şeyi yapıyor, Jesse James olarak kamera karşısına geçiyor.

The Assasination of Jesse James by Coward Robert Ford adlı filmde Batı’nın en hızlı sliahşörü Jesse James rolünde saçlarını koyultmuş bir Brad Pitt izleyeceğiz. Onu öldüren arkadaşı Robert Ford rolünde ise Ben Affleck’in kardeşi Casey Affleck var.

Pitt’e kovboyluğun ne kadar yakıştığını, yıllar önce İhtiras Rüzgarları’nda (Legends of the Fall) görmüştük. Finali belli olan bu Jesse James filminin en büyük kozu da kuşkusuz yakışıklı oyuncunun kendisi olacak.

Aydın Doğan Vakfı ve Filmekimi

Çok sağlam bir programla izleyici karşısına çıkmaya hazırlanan Filmekimi, bu yıl Aydın Doğan Vakfı’nın desteğiyle gerçekleştiriliyor.

Kültürün pek çok dalına verdiği desteğin yanı sıra, eğitim odaklı projelere de imza atan Aydın Doğan Vakfı için sinema yeni bir alan. Vakfın, sinemaya verdiği desteğe Filmekimi’yle başlangıç yapmış olmasının izleyicilere yansımaları ise son derece sevindirici.

Sinemalarda bilet fiyatları uçmuş gitmişken, Filmekimi izleyicileri ödüllü filmleri hafta içi gündüz seanslarında 2,5 YTL’ye (bu fiyat daha önce hiç bir festivalde uygulanmadı) izleyebilecek.

30 Eylül-6 Ekim arasında düzenlecek festivalde, galaları yapılacak Paradise Now; Kiss, Kiss, Bang, Bang (filmde Robert Downey Jr. ve Val Kilmer oynuyor); Millions (Danny Boyle’ın son filmi); Cache; Manderlay (yönetmeni Lars von Trier); Dear Wendy ve Hwal dışında 12 film daha gösterilecek.

Beyaz perdeden inciler...

‘E.T. evi ara.’ (E.T, Yön: Steven Spielberg, 1982)

Bunu biliyor muydunuz?

UIP’nin ortakları Universal ve Paramount ayrılma kararı aldı. Ayrılık pazarları aralarında paylaşacakları 2007 yılında gerçekleşecek.