Angelina Jolie Pitt

Geçen yılın ağustos ayında evlendiler ve o günden beri kocasının soyadını da kullanıyor: Angelina Jolie Pitt.
Ve kocasını yönetiyor.
Özelini bilemeyiz, sinemada tabii!
Bayan Pitt bunalımlı bir karı kocanın hikayesini senaryolaştırmış ve çekmiş.
Kocasını başrole alarak Brad Pitt’in de yönetmeni olmuş böylece.
Buraya kadar her şey güzel.
Daha doğrusu filmi izleyene kadar.
2 saat 15 dakikalık bir bunalım hali diye özetleyebilirim “Yaşamın Kıyısında” (By the Sea) filmini.
Sıkıcılıktan ölüyor.
Zaman böyle bir şey sanırım, “Bay ve Bayan Smith” filmindeki o heyecanlı, fit, enerjik çift gitmiş, yerine üzerlerine ölü toprağı serpilmiş birileri gelmiş.
Tüm bunlar film icabı tabii ama filmi yazıp yöneten de Angelina Jolie olunca, evlilik gerçekten de aşkı öldürüyor galiba diyesi geliyor insanın.
Film 14 yıllık evli bir Amerikalı çiftin Fransız sahil kasabasında geçirdiği günleri konu alıyor.
Çiftin sorunları olduğu aşikar ama tam olarak ne olduğu ilk başlarda gizli tutuluyor.
Orada tanıştıkları ve sık sık gözetledikleri yeni evli Fransız çift, hayatlarındaki sorunların su yüzüne çıkmasına yardımcı oluyor.
Jolie’nin ağır, az diyaloglu, uzun ama sinematografik karelerle süslü, sanat, Avrupa soslu filmi “Yaşamın Kıyısında” tam bir hayal kırıklığı, özellikle de hiç tatmin etmeyen finaliyle.
Satır arasına bir şey bırakmadan, saklıyor gibi yapıp izleyicinin gözüne sokan, dikte eden tavrıyla pek bir “olmamış”...
Manzaralar güzel ama filmin verdiği sıkıntı hali insanı yiyip bitiriyor.
Olan güzelim Brad Pitt’e olmuş!

5 bin kadınla yatmış!

“Hollywood’un çapkın aktörlerinden biri HIV taşıyor” haberlerini okuduğumuzda, hepimiz meraklanmıştık.
En son “Anger Management” dizisinde izlediğimiz Charlie Sheen çıktı o aktör.
Sheen bir sabah programında canlı yayına çıktı ve açıkladı bu virüsü taşıdığını.
HIV başka virüslere benzemiyor.
Cinsel yolla bulaşan en ölümcül hastalık olan AIDS’e yol açması, HIV’i tam bir saatli bombaya dönüştürüyor çünkü.
Bu hastalık nedeniyle davalık olursan, hüküm bile giyebiliyorsun.
Ki şu anda Charlie Sheen bu durumda.
Eğer biri çıkıp “Charlie Sheen virüsü taşıdığı dönemde, durumu söylemeden benimle korunmasız seks yaptı” derse, ünlü oyuncu hakkında soruşturma açılacak.
Sheen, 5 bin kadınla birlikte olmasıyla hava atıyordu; ki bunların arasında porno yıldızları, striptizciler ve hayranları da var.
Bunlardan biri suç duyurusunda bulunursa vay haline.
Kaliforniya yasalarına göre bir kişinin bilerek HIV bulaştırdığı kanıtlanırsa 3 ila 8 yıl arasında hapsi istenebiliyor.
Yani Sheen, her an hapse girebilir.

29 Ekim kedisi

Yavru kedileri bilirsiniz, çok oyuncudurlar, ama bazı durumlarda far yemiş tavşan gibi olurlar, çok çabuk kaçamazlar.
İşte bu yavrucak da 29 Ekim’de Bağdat Caddesi’ndeki yürüyüş sırasında kalabalığın arasında kalıp ezilmiş.
Ama hayatta kalmayı da başarmış.
Tedavisi yapıldı, iyileşti, kafesinde çok sıkılıyor ve artık ona yuva olacak ailesini bekliyor.İlgilenenler www.haciko.org.tr ya da derneğin Instagram hesabına yazabilirler.
Ya da 0546 626 46 01’den bize ulaşabilirler.
Bakalım bu kediciğe kim yuvasını açacak...