Aşılılar ve aşısızlar

Aşı karşıtları hep şu soruyla geliyor; “sen aşı olduysan ve korunduğunu düşünüyorsan neden beni aşı olmaya zorluyorsun?”

Haberin Devamı


Ben de kendi kafamdan değil, uzmanlara danışarak aldığım cevabı size iletiyorum.
Aşı olmayanlar hastalandıklarında vücutlarında daha fazla virüs yükü taşıyorlar, daha çok ve daha uzun süre bulaştırıcı oluyorlar.
İşte tam da bu nedenle aşılı kişilerin aşısızlarla aynı ortamlarda bulunmak istememesi çok normal.
Eski normalimize ve maskesiz hayatımıza dönmek istiyorsak herkesin aşılanması gerekiyor.
Aşısız kişiler nedeniyle virüs zayıflamıyor, aksine mutasyona uğrayarak salgının devam etmesine yol açan varyantlar ortaya çıkıyor.

In & Out

Daha güzel bir dünya için olması gereken yeni düzeni yazıyorum.
Başarılı out, empatik in.
Güçlü out, hassas in.
Zengin out, iyileştirici in.
Karizmatik out, şefkatli in.

Yukarı dönüşüm şart

Küresel ısınmanın doğayı, dünyayı ne hale getirdiğini görüyoruz, ne yazık ki görmeye de devam edeceğiz.
Önceki gün Hürriyet’te okudum, gelecekte risk altında olacak yerler arasında İstanbul da varmış, Küçükçekmece ve Haliç’ten başlamak üzere tehlike geliyormuş.
Ben kendi başıma çevre için ne kadar etkili olabilirim deyip hiç bir şey yapmayanlar için bir önerim var; azaltabilirsiniz.
Tüketimi azaltarak dünyaya yardımcı olabilirsiniz.
Çocuklarımızın geleceğini kurtarabilirsiniz.
Eğer çevre dostuyum diyorsanız tüketimi sınırlamak, hızlı tüketime son vermek zorundasınız.
Ucuz ve çoklu alışverişlerden vazgeçmelisiniz.
Daha az almalı, giydiğinizi belki ufak tefek değişikliklerle yenileyerek bir daha giymelisiniz.
Ve tabii et tüketimi.
Çevreye en fazla zarar verenlerin et yiyenler olduğunu unutmayın.
Ne kadar yeşil o kadar iyi.
Çevrecilikte ‘upcyling’ da kilit kelime.
Yukarı dönüşüm; yani kullanılmış, atık materyallerin daha kaliteli ve yüksek çevresel değerli ürünlere dönüştürülmesi.
Çöpe atmak yerine daha kaliteli bir şekilde yeniden kullanmak aslında anne babalarımızın çoğunun belki bilmeden de
olsa yaptığı en
çevre dostu alışkanlığıymış.
Ve tabii en örnek almamız gereken davranışı da.

Arıya ikram

Haberin Devamı

Arılar yok olursa, hayat yok olur.
Bunu herkes biliyor artık. Geçtiğimiz haftalardaki orman yangınlarında kül olan bölgelerden kaçmayı başaran arılara iyi davranmamız gerekiyor.
Aşırı sıcaklarda su ihtiyaçlarını gidermek isteyen arılar derin su kaplarında boğuluyorlar.
Onlara yardım etmek istiyorsanız çok derin olmayan kaplara elma, karpuz, armut gibi meyveleri küçük parçalar halinde koyup üzerlerine biraz su dökebilir, arıların ulaşacağı yerlere koyabilirsiniz.

Yazarın Tüm Yazıları